Veda Makamı
klcahmet
Ben, hayatımda hiçbir şeyi adam gibi yapamadım. Ne yaptıysam ya noksan ya da fazla oldu. Bir şarkı beğensem yüzlerce kez dinler, bir rüya görsem peşinden koşardım. Ne iyi bir evlat, ne iyi bir abi ne de iyi bir kardeş olabildim. Sorsan babam gurur duyar, abim sever, kardeşlerimin de kahramanıyım. Oysa sadece babamın oğlu, abimin kardeşi, kardeşlerimin de abisiyim. Atsan atılmıyor, satsan satılmıyorum 🙂
.
Kimisini o kadar sevdim ki kendimden vazgeçtim, ondan vazgeçemedim. Kimini de o kadar az sevdim ki ilk gidişinde ilişkimi kestim.
Sorun temelde olunca düzeltmesi sancılı oluyor. Önce beğendiğim şarkıları az dinlemeye başladım. Zamanla gördüğüm rüyalar azaldı. Zaman zaman ziyaret eden kabusları saymazsak. Bi şekilde dersleri düzelterek babama karşı vicanım rahatlamaya başladı, yaş itibariyle bir olgunluğa erişince abime bakış açım değişti, aramızdaki saygı da sevgi de arttı. Kardeşlerimin hala kahramanıyım, ufak problemlerini hemen çözerek. Yine bi şekilde her şey yoluna girerken kendimle anlaşamadığım tek konu sevgi oldu. Evren birlik olmuşçasına 17 yaşımda tanımam gereken insanı 25 yaşımda, 25 yaşımda tanımam gereken insanı da 17 karşıma çıkardı.
Öyle bir köşeye sıkıştırdı ki ne kendimden vageçip ondan vazgeçmeme lüksüm var ne de arkamı dönüp sessizce gidecek gücüm.
Gün geldi hayatımda bir defteri kapatmam gerekti. Daha önce bahsettiğim ev sahibimle aramda geçen konuşmayla bi sarsılma yaşadım. Evden kovulmadım endişelenmeyin 🙂
. Sayısını hatırlamadığım kadar ev taşıdım, bir o kadar tarih verdim. Fakat bu son konuşma, burda geçirdiğim zaman içinde maruz kaldığım en boktan konuşmaydı. “Ayın 15inden sonra burdaki işim bitiyor.” dedim adama. Telefonu kapattıktan sonra 30-40 saniye bi durdum. Ne olduğunu anlamaya çalıştım. Sonra baktım olmuyor. Biraz uyudum. Uyumadan önce bi sigara içip biraz soğan doğradım.
Uyurken sıcağına hissetmedim ama çıkıktı kesin. Kırık olsa yerimde duramazdım. Canım da ondan yanıyordu zaten. Yoksa başka bir nedeni yok. Yutkunmamı engelleyen boğazımdaki yumruda uyumadan önce içtiğim sigaradan olsa gerek. Soğan çok acıydı galiba, yastıktaki hafif ıslaklık da ondan olabilir.
Vakit daraldıkça ben de daralıyordum. Çıkık etkisini göstermeye başlıyor, canımın yanması artıyordu. Sigarayı günde 2 pakete çıkartınca haliyle boğazımda bir düğüm. Gören de her an sinirlerim boşalıp ağlayacam zanneder. Saçma sapan konulara sinirlenirken buluyorum kendimi, tam olarak neresinde olduğumu bilmediğim bir hikayeye düştüğümden beri.
Bir hikaye ki her şey gün gibi aşikar ama telaffuzu yasakmış gibi bazı kelimeler kullanılmadan ilerliyor. Traji-komik bir hikaye. Trajedisine mi takılsam yoksa komikliğine mi gülsem ona bile karar veremiyorum. Yine bişeyleri yarım bırakıyorum.
Bu sefer uzatacam, tutmayın beni.
Bari bu sefer uzatayım. Kendimi tutmak zorunda kalmayayım. Benim için haddinden fazla yükle gidiyorum. Yarım olduğuna bakmayın, yeterince ağır bir hatıra. Bana, tercih ettiğimiz şeyin aslında her zaman diğer seçenekten daha değerli olmadığını öğreten bir hatıra. Öğrenmek için geç kalmış olabilirim ama büyük ihtimalle ömür boyu unutmam artık.
Ara ara gözümde canlanır artık; ritüele dönüşen pazar alışverileri, sıkılmasın diye cebimde taşıdığım saçma sapan ama bir muhabbet açıp birazcık da olsa gülmesini sağlayacak şeyleri. Sınav sabahı stresli hali, ilk fırsatta yolduğu ojeleri, kabı olmadığı için sürekli saçının üstüne yerleştirdiği gözlüğü...
Belki ara ara anımsarım ama gözlerini, her yaklaştığımda ellerimi titreten ellerini, zaman zaman çözemediğim nedenlerle ama genelde uykusuz kalınca pembeleşen yanaklarını, ses tonunu, mimiklerini. Kim bilir belki gülümsemeni ya da seni. Özlerim, anımsarım belki...
Bi süre alışveriş yapmam herhalde. Sabahları da kimse arayıp uyandıramasın diye telefonu kapatıp yatarım geceleri. Kimsenin önünde fazla sigara içmem, zaten dünden razı olan zihnimi harekete geçirip, “çok sigara içiyorsun” diyip de hatırlatamasın diye seni.
Ne güzel de kandırıyorum kendimi değil mi 🙂
. Sacağına hissetmiyorum ama kesin çıkık, bu kadar gülmemden belli 🙂
. Sanırım sinirim bozuldu.
Yaşamaktan gerçekten haz aldığım bir dönemdi. Bitmesi gerekiyormuş ki bitti. Paralel evrenlerden birisinde belki şu an birlikteyizdir ya da hayatın bir yerinde tekrar buluşmak bekliyor bizi. Sadece zamanı değildi.
Yoruldum, devam edemeyecem artık. Kapanışı başkası yapsın, esen kalın dostlar :
“Yağmura çok teşekkür ederim,
bu gece yalnızca bu şiire yağdı.
Sağol aşkım,
sağol kırık kolum, kesik bileğim, kırık yüzüm,
kesik geleceğim, kırık sonsuzluğum.
Her şeye rağmen
yağmura bulanmış güzel bir yazdı.”
Ve tabiki sen, bu makaleyi buraya kadar okuyan arkadaşım. Gel bu şiiri birlikte dinleyelim:
Gelişin gibi gidişin de zamansız oldu. Zaman kavramının olmadığı bu hikayede her şeye rağmen iyi ki geldin, “hoş” geldin. Yarım kalan hatıram, tamamlayamadığım cümlelerim, kaçırdığım bakışlarım, yanık takvimim, çırpınan umudum, en masum hikayem... Hoş kal, hoşçakal.
Comments
prinç
[removed]
ikinc
üçünççç
dodunç
ah istanbul zalım istanbul. yine attın gittin ölümlere bir kekeyi
keşke şu makaleyi senin o kıza okutabilseydim. mutlu olurdum biraz 🙂
Kafamda bütün senaryoları yazdım, oynattım, sonuca bağladım. Her kapı buraya çıkıyor, her yol burda bitiyor :/ 🙁
Çok sağol yine de.
sen istanbul dönmyi düşünmediğinden böyle bitiyor bence
İstanbul'a önümüzdeki 5 sene içinde dönme ihtimalim yok. 5 sene sonra da o ihtimal hala yüksek değil.
arkadaşım, zamanında biz de geçtik o yollardan... inan bi numerosu yok, inan ki değmiyor, inan ki zaman herşeyin ama herşeyin ilacı. Bardağın boş kısmını görmek ister canın ama bilesin ki o hatıraların sende bıraktığı bir güzellik bir kazanım illa var. Unutmamalısın ki seni sen yapan yaşadığın bu tecrübeler... Tıpkı çamurdan yoğrulmuş bir testinin fırında pişmesi gibi, acı tecrübeler insanı pişirir, olgunlaştırır. Kesinlikle ama kesinlikle vazgeçilmez sanma, kesinlikle alternatifi vardır. Unutma her kalp bir kilit ise, o kilidi açacak bir anahtar illa ki bir yerlerde vardır, arayacaksın, bıkmadan usanmadan sabırla.. Kendine saygını asla yitirmeden, insanlara sevgini asla yitirmeden.. Kadere küsmeden.. Bilesin ki bizim için şer gözükende hayır, bizim için hayır gözükende şer olabilir. Moral bozmak yok, yaşamaya devam. her güzel günü sana var eden Rabbinin hatırına...
iki kuruş katkım olursa ne mutlu bana!
hadi askerliği yaptın 5 ay sonrasında hadi evde durdun 6 ay evdekilerin yanında. eder sana 1 yıl. niye 5 yıl yani
Malesef öyle olmuyor. Bütün ailem orda. İş güç desen keza öyle. Şimdiye kadar onlar benim için bişeyler yaptılar. Artık benim onlar için bişeyler yapmam lazım
sende haklısın ahmet. Allah yukarda senle hiç görüşmedik çok konuşmadık ama ben seni çok sevdim. Rabbim önünü açık etsin herşeyi gönlünce versin
Çok teşekkür ederim Allah razı olsun 🙁 .
moralmen cökmüsün belli Allah yardimcin olsun
v s
Allah razı olsun, amin :/
Kanky birakma oyunu wt yaparsin
wt yap sadece, illa oyunu hayatının merkezine koymana gerek yok.
hayatın istediğin gibi değilse, hata sendedir, kendini değiştir.
Bir kere ertelemeye başladın mı ve başladıysan yarım bırakmaya bazı şeyleri :/ ...............................
sıcağı sıcağına hissetmediğin o acılar zamanla hissettiriyor kendini çok daha keskin ve dayanılmaz :/
://
asik misin olum nedir senin derdin? yuklenme kendine, kimse senden degerli degil. ha bir de.. seviyorsan git konus bence xd
https://www.facebook.com/photo.php?v=10152647495139554&fref=nf
Oyunu bırakma diyenlerin hepsine bu halde bile güldürdükleri için teşekkür ederim 🙂 .
Seviyorsan git konuş için ayrıca teşekkür ederim 😁) .
sorunun her ne boksa (anladigim kadari ile ciddi bir "kendiyle barisamamazlik " durumu soz konusu. O yuzden oyunu birakmakla felan cozulecek isler degil bunlar
https://fbcdn-sphotos-g-a.akamaihd.net/hphotos-ak-prn2/t1.0-9/524651_10151257155291331_1851529790_n.jpg
yasadigi seyin tip dilindeki adi asiri ozguven kaybi! yalniz kalma,muzik dinleme-slow-,onu sana hatirlatan seyleri gozonunden kaldir ,kendine ugrasacak birseyler bul ve bu da benim onerim, dua et...
damdan dusen yazdi...
dun gece uyumadin bunumu yazdin
Evet 🙁
yılmak yok yola devam pampa,
İstanbulda yaşanılmaz gezilir 🙂
yılda 2 hafta gelsen giderirsin özlemini,
Canın sağolsun yeter,
Oyunu da bırak bırakabiliosan,
ben bırakamadım şahsen,
herzaman da tetikteyim bırakabilmek için 😛
Aeo o7
Cansın Kubi o7
gönül işlerine bişey diyemiom yok ilacı merhemi 🙂
Bişey diyemeyince yazıyorsun işte. Sonuç bu oluyor. 🙂
🙁(......🙁(
diyecek söz bulamıyorum. Allah yardımcın olsun
bırak gitsin...
bitsin artık.. götürsün herşeyleri, leri leri..
klcahmet.... kendini de biryerlerde bırakabiliyorsan.. oyunu sigarayı özlemeyi hatırlamayı da bırakabilirsin..
yani bıraktığın hic birsey seni bırakmayacak.. o yuzden kal buralarda.. arada bir yaz böyle... hiç birşeye faydası olmasa sen yazdığın için rahatlarsın ben okuduğum için.. muhtemelen senden bi 7-8 yaş büyüğüm, ve inan bitmiyor bu bırakışlar..
bırakma.. üstüne git.. daha dün gece bir kaç kadeh rakı neler hatırlattı bana.. hiç birşeyi bırakamadığını en çokta..
kal be kardeşlerinin kahramanı olan cocuk..
bir kaç iyi adam için bir kaç iyi yazı yaz..
Unutmak mı yok öyle birşey hayatta.
Sadece bir an aklına düştüğünde ilk gün ki gibi canını acıtmaz bazı yaşananlar o kadar..
Bi brawehart degil
lan oğlum sabah sabah çok ağır geldi be
olm bu nedir melankoli moda mı oldu. batıda ne modaysa 20 yıl sonra türkiyede moda oluyor mk
Ahmet bitmiş
Bas evlenme teklifini keke annenler de mutlu olsun sorun da çözülsün 🙁
tamam kabul ediyorumm teklifinixdxdxd
pardon lan o ben degılımxdxd
Hayırlısı neyse o olsun,
Şu an bazı şeyler senin için bitmiş görünebilir ama şunu unutma:
Bir kapı kapanırken bir diğeri açılır her zaman,
iş olsun, aşk olsun ya da bu boktan oyun olsun.
Birşeylerin yeri er ya da geç dolar her zaman, inşallah istediğin gibi dolar kardeşim 🙂
o7
Ahmet 🙁
heh bunnar işte hep benim istediğim makaleler 🙁
(Allah benim belamı....) 🙁
yok kanka şaka ediyorum, fena mı oldu döktün içini biraz da olsa rahatlamışsındır,hem üzüntüler paylaşıldıkça azalmaz mı?
koy gotune rahvan gitsin panpa. dunyada hicbir insan o kadar kiymetli degil. sen kendi beynindeki ideale asiksin.
v
Yine ne oldu?
her aşk acısı çekeni gördüğümde , geçmiş gözümün önünden akar , çokça hüzünlenirim
ben mi çok duygusalım yoksa hayat mı çok acımasız bilemedim 🙂
şu da bir gerçektir ; insanlar senin onlara verdiğin değer kadar aklının, kalbinin içindeler
bu nedenle seni sevemeyeni sana değer vermeyeni çok fazla kafaya takmayacaksın
neyse biraz züğürt tesellisi gibi oldu ama 🙂