Son Olaylara İlişkin Açıklamalarım [TR]

Day 1,485, 15:49 Published in Argentina Turkey by kloraq
First of all, I apologize from my beloved Argentinian hermanos for publishing an article in their country which is not written in their native tongue.

Saygıdeğer Türk halkı,

Öncelikle makaleyi Arjantin'de açtığım için kusra bakmayın. Bir Arabistan'dan, bir İran'dan, bir Arap Emirlikleri'nden vurup sonra da bu karışıklık ve hengame içerisinde yanlış taraftan vuruyor olduğumu, yanlış yönlendirildiğimi öğrenip yıkılacağıma, oyunun başından beri düşmanım olan İspanya'ya gönül rahatlığıyla vurmak için yaklaşık 15 gündür Arjantin vatandaşı olarak e-hayatımı sürdürmekteyim.

Bu makaleyi açma sebebim, hükümetin ortada olmayışı, Başkan'ın haksız bir ban ile eli kolu bağlanmış olsa dahi hükümetin diğer hiçbir kurumunun veyahut yöneticisinin halkı bilgilendirme konusunda efor sarfetmeyişi ve bu karışıklıktan dolayı hükümetle bağlantısı olmayan arkadaşlarımızın makaleler açarak halkı yanlış yollara sevkediyor oluşudur.

Buradan itibaren anlatacağım olaylar, Iran'ın ONE'a resmi üye olarak alınmasının akabinde, son 3 gündür gelişen olaylardır.

Iran'ın ONE'a alındığının Sırp Dışişleri Org'u tarafından açılan makale ile duyurulmasından yaklaşık 3-4 saat evvel ülke başkanımız telefon ile bana ulaşarak, ONE ile masaya oturmanın artık mümkün olmadığını söyledi ve gerekirse yeni bir ittifak oluşturmak, gerekirse de EDEN yahut Terra'ya girmek gibi opsiyonları değerlendirmek için görüşmeler yapmamı rica etti. Bunun için öncelikle, Başkan'ın olayları açıklayan makalesini Ingilizce'ye çevirip yayınlayadık ve tüm dünyaya olayları gerçek yüzü ile anlatarak haklılığımızı kanıtladık.

Ardından açtığım şu makaleden sonra, EDEN ve TERRA yöneticileri ile Romper ve Colin de dahil olmak üzere birçok kişiden mesajlar ve görüşme talepleri aldım. Eashoa Msheeka ile birlikte, Başkan'ın bilgisi ve isteği dahilinde; ancak gayrı resmi olarak yürüttüğümüz bu görüşmelerde, EDEN/TERRA üyeleri TERRA ittifakına resmi üye olarak hemen girebileceğimizi, tüm TERRA ülkelerinin buna onay verdiğini belirttiler. Ancak biz, gerek bir önceki Panam sürecini, gerek TERRA'nın bize uygun ve çıkarlarımıza yönelik bir ittifak olmayışı, gerekse de EDEN'in bizi daha arka plandaki bir ittifaka atarak hem günlük damage'ımızdan yararlanmayı hem de bize pek bir söz hakkı vermemeyi plandığını düşünerek TERRA seçeneğine kesinlikle hayır cevabı verip, EDEN'e full üyeliği düşünebileceğimizi söyledik.

Bunun üzerine aldığımız yanıt, Iran'a NE verip tüm ONE MPP'lerimizi düşürdükten sonra hem EDEN hem TERRA üyeleri ile MPP yapılacağı; ancak ittifaka girmemiz için 30 gün deneme süresi verileceği idi. Türk halkının bu bekleme süresi, garanti süresi, kapora süresi, iddet müddedi, zart zurtlardan bıktığını, bu ülkenin oyundaki 3. süper güç olduğunu ve halkın artık bunun farkında olduğunu, Türkiye'nin ittifak değiştirmesinin haritayı tamamen yeniden şekillendireceğini ve tam üyeliğin hemen sağlanması halinde düşüneceğini, diğer her türlü bekletme/oyalama taktiklerine kapalı olduğunu belirttik.

EDEN SG ve MC pozisyonundaki arkadaşlar, bunun için çabalayacaklarını ve yarın bizim "direk üyeliğimiz" için toplantı yapacaklarını belirttiler. Tüm EDEN ülkelerinin temsilcilerinin buna evet demesi gerektiğini söylediler ve toplantıyı orada sonlandırdık.

Bu toplantıdan sonra, aynı anda devam ediyor olan Türk Savaş Grupları Toplantısı kanalına geçerek, savaş grubu yetkililerini bu konuda bilgilendirdim ve görüşlerini istedim. Ayrıca, olaylar tam olarak netleşene kadar hiçbir ONE ülkesi için vurulmamasını, bir önceki makalemde yazmış olduğum gibi rica ettim. Toplantıda EDEN lehine, aleyhine ve yeni bir ittifak kurulması ihtimali üzerine görüş bildirenler oldu. Tam olarak bir karara varılamadan toplantı sona erdi. Başkan'ın, banının kalktığı gün İran'a NE vereceğini belirtmesi üzerine, artık ONE ile veyahut ONE-proONE MPP'si bulunan hiçbir ülke ile MPP imzalamamızın fiziken 8-9 gün mümkün olmayacağını, NE vermeden önce, bir sonraki hamlemizi düşünmemiz gerektiğini tekrar açıkladım.

Ertesi gün kişisel işlerim sebebiyle ancak gece 12 gibi oyuna girebildim. Mesaj kutumda Romper ve diğer EDEN üyelerinden onlarca mesaj ile karşılaştım. EDEN HQ toplantısı, dün saat 21.00'de yapılmış ve Türkiye'ye Bulgar başkanı dahil olmak üzere toplantıdaki tüm üyeler direk üyelik için onay vermişti. Taa ki, aynı anda Lazokrasi grubu Macaristan için, EDEN'deki en büyük destekçimiz Hırvatistan'a geniş çaplı bir operasyon yapana kadar. Toplantıda olumlu esen hava o anda birden negatife dönüşmüş ve haklı olarak bir güvensizliğe sebep olmuştu. Oyuna girer girmez Mamado ile bu konu hakkında görüştüm ve şaşırdığımı söyledim; zira kendisi EDEN lehine oy kullanmıştı bir önceki toplantıda. Mamado bu görüşmemizde, dünkü toplantıda söylediklerimi o anda GurkaaN ile hükümet üyeleri arasında süren 2'li tartışmalar sebebiyle okuyamadığını ve haberinin olmadığını söyledi. Ardından da öğrendiğim kadarı ile bir temsilci gönderip EDEN'den özür dilemişler ve durumu anlatmışlar.

Neyse aynı gece EDEN SG ve MC'si beni bir toplantıya daha çağırarak, Lazokratların temsilcisinin loglarını paylaştılar ve herşeyin yoluna girdiğini; ancak 30 gün bekleme süresinin artık bir şart haline geldiğini söylediler. Ben de bunu halkın kabul etmeyeceğini tekrar ettim.


Gelelim bu makaleyi neden açtığıma;
Hiçbir ittifak değişimi, halkın görüşünün karşısında duramaz. Eğer halk istemediği halde biz bu ülkeyi EDEN yahut TERRA'ya sokar isek, mutlaka çatlaklar oluşur. Bir sonraki hükümet gelir ben bunu tanımıyorum der vesaire. Şu anda herkes ONE'ı kafasında bitirmiş gözüküyor; ancak ONE ile bağları kimse kopartmaya cesaret edemiyor. Yeni bir ittifak naraları atılıyor; ancak kimse hiçbir ülkenin kendi ittifakını bırakıp bizimle yeni bir ittifaka girmeyi kafasından bile geçirmediği gerçeğini unutuyor.

Gerçekleri sıralamak gerekir ise; şu anda ONE içinde büyük bir bölünmüşlük var. Sırbistan ve Polonya arasındaki gerginlik herkes tarafından hissediliyor. Makedonya, tarihlerindeki (kendi tarihleri mi orası da şüpheli) "Makedonija do Indija (Makedonya'dan Hindistan'a) safsatasını oyunda hayata geçirebilmek için bir o tarafı bir diğer tarafı yalıyor.

Türkiye Iran'a NE verdiğinde dımdızlak ortada kalacaktır. "Kelebeği serbest bırakalım o bizi seviyorsa geri döner zaten yeaaa" romantizmi ile hareket ederek tüm MPP'ler düştüğünde bize kim sahip çıkacak görürüz mentalitesi saçmalığın daniskasıdır.

Eashoa'nın Polonya ve Macar başkanlarıyla görüşmesinden sonuç alınamaması üzerine Eashoa, Iran'in Türkiye'ye tercih edilmesi sebebiyle bu saatten sonra Türkiye'nin ONE tarafında yer almasının mümkün olmayacağını belirtmiştir. Bunun uzerine Polonya başkanı kurulması muhtemel yeni ittifaka Polonya'nın da alınmasını rica etmiştir.
Ancak; yapılan görüşmeler sonucunda, hem EDEN hem TERRA ülkeleri, ONE'a haddi bildirilmeden asla 3. bir ittifak kurulmayacağını, hele hele içinde Macar ve Polonya'nın olduğu bir ittifaka asla katılmayacaklarını belirttiler. İçinde bulundugumuz konjönktürde, esasında çok az sayıda kişi desteklese de, muhtemel Arjantin-Kıbrıs-Türkiye-Macaristan-ABC ülkeleri şeklinde bir ittifak sesleri yükselmektedir. Böyle bir ittifak Türkiye'nin bittiğinin resmidir. Kaldı ki Arjantin de Macar ve Polonya ile ittifak yapmayacağını kesin bir dille belirtmiştir. Ayrıca pro-ONE statüsünde olan ABC ülkeleriyle bir ittifaka girmenin şu anki durumdan hiçbir farkı olmayacaktır.

Türkiye şu anda 3 ittifakın da istediği bir ülkedir. Elindeki kozları, zamanında kullanmalıdır. Yoksa öyle görünüyor ki 2 hafta sonra yine ONE'a gıbınmaya, bizi geri alın yakarışlarına başlayacaktır.

Bu arada bazı kişilerce dile getirilen Hindistan'a, tekerleğe koşma fantezisi şu anda hayata geçmesi mümkün olmayan bir fantezidir. Makedonya da oraya gittiğinde patlayacaktır. Zira EDEN MU'larının %80'i Çin'de bulunmakta ve tekerleğe geçiş yolu olan Sindh bölgesi, oradaki tek fruit kaynağı olmaktadır. ONE desteği olmayan, MPP'siz Türkiye, Çin'i günde 2000 gold yaksa da yenemez.

Benim kişisel görüşüm EDEN'e girilmesi, Iran'ın tamamen işgal edilmesi ile tekerlek dışında kalan tüm bonusların tamamlanması, sonra da Sırbistan ve Ispanya ile hesaplaşılması yönündedir. Bunun dışındaki tüm denklemler, kanaatimce Türkiye'nin aleyhine olacaktır. Siz de burada görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Unutmadan, bir karar alındıktan sonra, o karar lehine de aleyhine de görüş bildirenler, birlik içerisinde o karara uymalıdır. Yoksa yarısı EDEN'ci yarısı ONE'cı olan Polonya'nın, iç karışıklıkların içerisine düşmemiz işten bile değil.

Saygılarımla,
kloraq