Join the new world

Çok yorgundum, doğrudan odaya çıktım. Bilgisayarı açıp fotoğraflara filan baktım. O sırada odadaki diğer iki yataktan birinin sahibi geldi odaya. 18 yaşlarında, yeni atanmış bir sağlık memuru. Vermişler bir köye, “Abi bu köy nerede, ilçede mi ev tutayım?” diye soru sorup duruyor. Dedim onu birlikte çalıştığın memurlara sor, ama köyüne internetten bakarız.

Hiç canım yemek yemek istemese de, akşam yemeğine indik bu genç memurla. İlçeyi gezelim diye tutturduğu için, akşamın o soğuğunda çarşıya indik. İki üç cadde var zaten, oraları gezip; çerez-kola filan aldık. Arkadaş kolayı alırken, “Dolaptan olsun” dedi. Beraberce güldük buna, “Hocam arkadaş yeni mi?” dedi adam da. Yeni, dedim; o da alışır…

Odaya döndüğümüzde, yürüyüş için Samsun’dan gelen başka bir misafirle karşılaştık. Dağcıymış kendisi, tırmanış filan yapacaklarmış daha. Yani anlayacağınız, uzak olduğum konuların uzmanlarıyla muhabbet ettik bol bol…

Ertesi gün öğlene doğru, minibüsü aradım. Hocam köyde iki metre kar var, çıkamıyoruz. Biz köyde kalalım, sen orada; dedi. Bir gün daha ilçedeydik. Başkalarıyla da tanıştık, öğretmenevinin oyun bölümünde oynadık ne varsa artık. Ben bir yandan da e-Rep’i oynuyorum tabii…

Öğretmenevine çıkan yokuş, Eylül'deki fotoğrafla karşılaştırabilirsiniz...


Sonraki gün; minibüs yine gelmedi. Çarşamba günü de tatil edildi okullar. Perşembe günü ise okullar açıldı, fakat ben ilçedeydim. MEM’e gittim, bir dilekçe yazdım; yollardan dolayı gidemediğime dair. Minibüs gelmişti, ama senin köyün yolunu açmadılar dedi. Bizim öğretmenlerle kalırsın, bizim köyden ileri götüremem seni; dedi. Tekrar MEM’e gittim, şube müdürüyle görüştüm. Orada da okul vardı ve açmak zorundaydılar yolları. Şube müdürü Özel İdare’yi aradı, ben de oraya gittim. Oradaki müdür de yol açan ekibin başını aradı, benim köye de gitmeleri için biraz fırça attı. Tamam Hocam, gidebilirsin köyüne dedi.

Aynı yokuşun üstten çekilmiş hâli, soldaki bina Hükümet Konağı


Perşembe akşamına doğru, kar yağışı hâlâ sürerken çıktık Sarıkamış’tan. Bir gün için gelip, tam beş gün kalmıştım ilçede. Yolda minibüs defalarca karda kaldı, yoldan çıktı. Minibüsün içi kalabalık; kadınlar, çocuklar, bebekler… Ağlayanlar, zırlayanlar; zaten yüksek olan tansiyonu daha da yükseltiyordu. Yaklaşık üç saatte köye ulaştık. Hocam kusura bakma senin köye gidemeyiz dedi. Çünkü yol açan ekip, greyder ile açmak yerine kepçeyle açmış yolları. O da karı daha berbat bir şekilde dağıttığı için, yollar tamamen mahvolmuş.

Köyden birini aradım, gelip beni alsınlar diye. Girdik şoförün evine, çay içip biraz ısındık. Biz muhabbet ederken bizim köylüler de geldi traktörle. Biraz daha oturup, çıktık yola. Dört çeker traktör bile zorlandı bizim köyün yolunda. 5-6 km’lik yolu bir saate yakın bir sürede geldik. Yarın okul var mı hocam dediler, geldik yapalım dedim.

O gece, geç olduğu için sobayı yakamadım. Yatana kadar ufo tarzı sobayı yaktım, hiçbir şey fark etmedi. Beş gündür soba yanmadığı için, lojman fena hâlde soğuktu ve soba yanmadan ısınmayacağı kesindi. Yine sıcak olmayan gecelerden birini geçirdik. Cuma günü; açarken de kapatırken de İstiklâl Marşı’nı söyledik ve tatil ettik okulu… Hemen sobayı doldurdum sağlam bir şekilde ve duvarlar ısınana kadar doldurdum sürekli kömürü. Sonrasında da öğretmenevinde sahip olmadığım tüm konforun keyfini sürmeye başladım. Bir odacık da olsa, evim evim güzel evim’di orası…

Köye döndüğümde okulumun yolu böyleydi...


Destek Verenler
okaldey'den 1.00 Gold kabul ettiniz.
Vote Alert'den 150.00 TRY kabul ettiniz.
Koftehor'den 1.00 Gold kabul ettiniz.
CooLMasTR size 55 Q7 Weapons gönderdi.
CooLMasTR'den 55.00 TRY kabul ettiniz.
GOGURYEO size 640 Q1 Food gönderdi.
DOMDOM71'den 1.00 Gold kabul ettiniz.
kursunkalem61'den 1.00 Gold kabul ettiniz.
Rammstein1907 size 500 Q1 Food gönderdi.

Shout Metni:
18. Bölüm Yayında!
V-S hatta shout'larınızı esirgemeyiniz... 🙂
http://www.erepublik.com/tr/article/2293358/1/20