Join the new world

Psikolojik rahatsızlıklar en az diğer sağlık problemleri kadar ciddidir ve kesinlikle aynı özeni gerektirir. Psikolojik rahatsızlıklara sahip olan hastalar bu hastalıklardan kurtulmak için her yolu denemektedirler. Tabi kendinde mücadele gücü bulamayıp hastalıklarına teslim olanların sayısı da oldukça fazladır. Mücadele edenler ise çok zorlu ve yıpratıcı süreçlerden geçmektedirler. Bu süreçte en çok uygulanan tedavilerin başında ilaç tedavisi gelmektedir.

Her ilaçta olduğu gibi psikotik ilaçlarında tedavi edici yönü olduğu kadar zarar veren yönleri de vardır. Zararları genellikle yan etki olarak adlandırılır. Benim kullandığım ilaçlar Obsesif kompulsif bozukluk ve yaygın anksiyete bozukluğunun tedavisine yönelik olduğu için yan etkileri de doğal olarak sinir sistemini ve ruh halini etkileyen etkilerden oluşmaktaydı. Örneğin el titremeleri veya sürekli uyuma isteği gibi.

Antidepresan grubundaki ilaçları yaklaşık 6 yıl kullandım. Yararını da gördüm zararını da, ve sonunda bıraktım ilaçları. İlaç kullandığım dönemlerde hiç tansiyon düşmesi sorunu yaşamadım. Ne zaman ki ilaçları bıraktım o zaman bu sorun hortladı. Geçenlerde bir kaç kez üst üste yerimden hızlı kalktığımdan olsa gerek baş dönmesi ve göz kararması sorunu yaşadım. Son 6 yılımda böyle şeyler yaşamadığım için bu durum bende biraz tedirginlik yarattı. Devam eden günlerde de aynı sorunu yaşayınca durumu babamla paylaştım. Babamın tespiti ise takdire şayandı. Kurduğu cümle aynen şöyleydi: Korkacak ne var, sonunda normale dönüyorsun. Bu tespiti ilk duyduğumda oldukça gülmüştüm ama sonra düşününce bu söylediğinin doğru olabileceğini farkettim.

Biz ilaçları normale dönmek, sağlığımıza kavuşmak için kullanırız. Bazen öyle etkileri oluyor ki bünyemize, vücudumuzun işleyişini rayından çıkarabiliyor. Belki de normale dönmek için kendimizi dinlendirmemiz gerekiyordur, kim bilir. Babam gerçekten haklı olabilir.