keshme || Birşeyler Söylemenin Zamanı Geldi Sanırım...

Day 1,304, 03:07 Published in Turkey Turkey by keshme

Değerli Arkadaşlar,

Uzun bir yazıdır, üşenmeyip okuyacakları taktir ediyorum şimdiden...



Ulusal Demokrat Parti'ye ilk girdiğim zamanı hatırlıyorum. Gurkaan beni davet etmişti, anlata anlata bitiremiyordu. İsteği ve azminden etkilendim ne yalan söyleyeyim ve davet ettiği yer olan Ulusal Demokrat Parti'nin irctaki kanalına girdim. Bir de ne göreyim o övüp övüp bitiremediği partisinin kanalında GurkaaN'dan başkası yok 🙂



İşte böyle bir gariplik öyküsüdür aslında birazdan anlatacaklarım. Kimi zaman neşeli, kimi zaman hüzünlü ve sonucunda doğal olarak HAİN !! Siyaset bu ne de olsa değil mi dostlar...



Başlangıcımız pek kolay olmadı. Elimizde, yakın zamanda 5.Parti olmaktan bile düşecek, aktif üyesi 4-5'i geçmeyen, oyunda siyasi itibarı bulunmayan bir parti vardı. Neredeyse herşeyi baştan düzenlememiz, oyuncuların partiye olan güvenlerini tazelememiz gerekiyordu.

İşe partinin anlayışını değiştirmekle başladık. Zira önümüzdeki aşılması en zor görünen engel buydu.UDP siyasi arenada merkezde kendini konumlandıran, aşırı sol ve sağ görüşlere karşı mesafesini koruyan, oyunu ve siyasi modülü keyif içerisinde kullanmak isteyenlerin tercihi olmalıydı. Seçim çalışmalarında "UDP, RSP tarzı partilere oy vermiyorum" diyen onlarca cevap aldım. İlk başta şaşırdığımı itiraf edeyim. UDP'nin RSP ile ne alakası var diye sordum kendime. Zira partnin açıklamasında merkez parti olduğu açıkça yazıyordu.



Partimiz yavaş yavaş oyuncuların dikkatini çekmeye başlıyor, yaptığımız çalışmalar karşılık buluyordu. Değişimin başlamasıyla birlikte olayın aslını öğrenmem fazla zaman sürmedi. Radikal Sol Parti mensubu arkadaşların özellikle makale altlarında yoğun baskılarına maruz kaldık. "UDP'yi kuranların içi sızlıyor", "ne biçim insanlarsınız" "partiyi mi TO'luyorsunuz( bugün ne hikmetse aynı sey söyleniyor) vs onlarca yorum birbirini takip etti. Diğer taraftan da "UDP RSP'nin kuklası bilmiyor musunuz?", "UDP,RSP'siz karar mı alıyor, hayret!" vs yorumlar gelmeye başladı. Onlarca üye kaybettik. 80'lere düştüğümüzü hatırlıyorum. İnsanlar artık partinin ne zaman kaybolacağını konuşmaya başlamıştı bile...



Lanet olsun dediğim zamanlar oluyor, kanalda ellerinden gelen her çabayı gösteren, ifade edemeyeceğim bir istekle, var güçleriyle çalışan o gencecik arkadaşlarımın tarifsiz şevki, mücadeleyi bırakmama her seferinde engel oluyordu. Bir yola girmiştik artık, dönmek olmazdı, olamazdı.



İnsanların kafasına yerleşmiş eski parti imajını yıkmak adına çok güzel çalışmalar yaptık. UDP artık kendi ayakları üzerinde duran, üye sayısı 200'ü aşmış, gönülden çalışan aktif oyuncularının sayısı yükselmiş, insanların katılmak için istek duyduğu bir hale geldi. Hedefleri, vizyonu büyüdü. Ona bakan gözlerde haliyle...


İşte ne olduysa bu andan sonra oldu.


Partinin zor zamanlarında yüzlerine, sözlerine hasret kaldığımız, kanala dahi teşrif etmeyen dinazorlarımız bir anda ortalarda görünür oldu. Bizler bir şeyi bilmeyen, onlar bilen oldu. Gelip ahkamlar kesmeler, parti için gelecek planları yapmalar daha neler neler...



Dünden beri yazılanları görünce üzülüyorum. Doğrudur arkadaşlar, 7-8 kişiyi zar zor toplayarak yaptığımız kongre de başkan adayı olarak TomKranich belirlenmiştir. Geçen dönem başkanımız, ailevi önemli sorunları yüzünden çalışmaların içerisinde fazla bulunamamıştı. Elimizden geldiği kadar onun yokluğunu hissettirmemeye çalıştık. Mesaimizin çoğunu bu oyuna ayırdık. Onu sen bir dönem daha yapmalısın diye destekleyende bizdik, onun için çalışanda..!

Lakin seçim öncesi yaşanan olaylar bu güzel gidişata leke sürmüştür. Partinin dinazorlarından olan Linades, ne hikmetse zor zamanında burun ucuyla baktığı, üye olmaktan bile utandığı!!! Ulusal Demokrat Partiye üye olarak, kanalda partinin geleceğiyle ilgili emrivaki konuşmalar içerisine girmiştir. Gizli planı çerçevesinde önce TGO’yu karıştıran daha önce bir çok sabıkası olan bu arkadaş, UDP’yi de karıştırmak adına elinden gelen gayeti göstermiştir. Ne yazık ki mevcut başkanımız bu arkadaşın gizli emellerini! (caps var merak etmeyin) farkedememiş (öyle umuyorum hala temiz kalpliyim vesselam) olacak ki bu provakatörün elinde adeta bir oyuncak gibi hareket etmiştir. Linades şunu unutmasın; UDP artık Başkan Adayı olmak istediğinde üye olup kullanacağı, işi bittiğinde çıkıp gideceği basamak partisi değildir, bundan sonra olmayacaktır da !!!



Sonradan gelip ahkam kesmeye meraklı bu arkadaşın söylediklerine tepki koyarak bu ortamda daha fazla kalamayacağımızı belirttiğimizde, ne hikmetse değerli başkanımızın ilk yaptığı şey Gurkaan’dan kanal yetkilerini istemek olmuştur. Her zaman altını çizerek söylediğim bir söz vardır. Partiler onu kuranların, eski üyelerin vs değildir, partilerin gerçek sahibi ona emek veren, onun için çalışanlardır.

UDP başkalarının yönlendirmeleriyle yönetilecek, karanlığa doğru sürüklenecek ve oradan oraya itilecek bir parti ASLA değildir. Bir parti başkanının bunlara alet olduğunu görmek, parti için çalışan insanların emeklerinin umarsızca ve adice başkaları tarafından kullanılmasına göz yumduğunu hissetmek ne kadar acıdır.

İşte bu ortamda, partinin bu noktaya ulaşmasında belki de en büyük pay sahibi olan Gurkaan arkadaşımız bu gidişata daha fazla sessiz kalamamış, kongre kararına rağmen, seçim günü parti başkanlığı için adaylığını koymuştur. Onca hakarete maruz kalmak pahasına, taşın altına elini koymuştur. Zira, bu parti için çalışanların emekleri, bir kaç kişinin etkisinden kendini kurtaramayan bir başkanın elinde heba edilemeyecek kadar kıymetlidir.

Dün yaşanan karalama kampanyaları, umarsızca atılan shout’lar, iftiralar, TO safsataları, yakışıksız sözler, çaresizlik aslında Gurkaan’ın ne kadar doğru bir karar verdiğinin göstergesidir.

İNADINA BAĞIMSIZ UDP, İNADINA GURKAAN
Ben kim miyim?
TO’cu, hain keshme!!!
KARAR SİZİN