II. Tarih Kongresi'nde Bir An

Day 2,500, 01:25 Published in Turkey Cyprus by zebah zebah jr

Atatürk, 1937 yazında bütün çiftliklerini Hazine'ye devretti. Ancak Eylül'de bu çiftliklerden birini gezip halini beğenmeyince sofrada Başbakan İnönü ve ilgili bakanları suçladı.

İkisinde de 17 yıldır omuz omuza süren bir mesainin yorgunluğu vardı. En yakın dostları terk ettiğinde bile İnönü, sağduyulu bir ses olarak hep onun yanında durmuş, öfkesi kabardığında bir dalgakıran gibi ilk imdada çağrılan isim olmuştu. Ama o da sabaha karşı alınan kararlarla işine karışılmasından şikayetçiydi. Tartışma sırasında "Sofradan emirler alıyoruz" deyiverdi; Atatürk sofrayı terk etti.
Atatürk, en eski dostlarından birini daha yitirmişti.

Artık yeni gözdesi Celal Bayar'dı:

Ertesi gün Atatürk ve İsmet İnönü İstanbul'a Tarih Kongresi'ne aynı trenle gittiler.

Trende Atatürk, "Bir süre ara verelim" dedi.
Başbakanlığa Bayar'ı düşündüğünü söyledi.

Kongre'nin yapılacağı Dolmabahçe Sarayı'na birlikte geldiler. İkisinin yüzünde de dargınlığın burukluğu vardı. Locada otururlarken İsmet Paşa bir kağıda "Akşama benimle gelebilecek misin?" diye yazıp uzattı.

Atatürk olumlu cevap verince bu kez aynı kağıda "Demek bana çok dargın değilsin" diye yazdı.

İsmet İnönü gelen notu ömür boyu saklamıştı:

"Hayır... her şeyi unuttum. Bildiğin gibi arkadaşım ve kardeşimsin. "

Onur Okur'dan alıntıdır.