İnönü Stadı

Day 1,510, 02:39 Published in Turkey Turkey by zazahan

Stadpaşa Mitadyumu'na selam olsun
Beşiktaş kurucularının emekleriyle kazandığı Şeref Stadı'nı devletin turizm iştahına yitirmişti, şimdi İnönü'yü çağdaşlaştırma şansını kültür bakanlığına kaybediyor.


İyi haber Orman Bakanlığı sizinle ilgilenecek deniyor...!

Bir yandan üstad Hıfzı Topuz'un kaleme aldığı "Türk Basın Tarihi" kitabına göz gezdirirken bir yandan da evin kış bahçesinde oturmuş açılış için insanların harıl harıl çalıştıkları önümdeki devasa yapıya ve ışıldayan armasına bakıyorum. Her iki cephesine Fenerbahçe'nin ışıklı arması işlenen Ülker Sports Arena İstanbul'un Anadolu yakasında bir inci gibi parıldamaya hazır bekliyor.

En çok şehrin uzak bir tarafındaki Formula 1 pisti İstanbulpark'a gidip yarış seyretmenin yoruculuğundan şikayetçi olan kızlarım bekliyor evlerinin dibindeki bu salonda seyirci olmayı.. Derken telefona düşen SMS ilgimi çekiyor. Anıtlar Kurulu'nun Beşiktaş'ın İnönü Stadı projesine onay verdiği haberini mütebessim gözlerle okurken, telefonu çevirip işin aslını araştırıyorum. Daha kimseye ulaşamadan Kültür Bakanı ışık hızıyla ekranda belirip asla! diyor.

Galatasaray'ın efsane Ali Sami Yen'de 3-0'ın rövanşında 5-0 kazandığı Neuchatel Xamax maçını UEFA'nın hükmen mağlup saydığı haberini aldığım günün haksızlık duygusu çıkıp geliyor yıllar ötesinden..

İkinci kez devlet Beşiktaş kulübüne haksızlık ediyor.

Bir tarafta Dolmabahçe Sarayı hemen önünde Dolmabahçe Camii bulunan İnönü Stadı sit alanında bulunuyor ve ne yazık ki arkasına ve yanına kondurulan iki ucube otel binası kadar şanslı olamadı..

Yüksek makamlarda insanlar stadyumda tepindiği için sarayın kaydığı yolunda söylemler rivayet ediliyor. Yani İnönü Stadı her an sarayı denize itebilirmiş!

Dönelim ikinci kez devletin yaptığı faul meselesine..

Hani bir zamanlar bir otelin bir tarihi stadı denize döktüğü devlete ilk sarı kartın çıktığı mevzuya..!

Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nün kurucularından Şeref Bey 1900'lü yılların başında yanan Çırağan Sarayı'nın viran olmuş bahçesine bir stad yapmak için yıllarca devletin kapısını arşınlamıştır. Kanser hastası olan Şeref Bey Ankara'ya gidip gelerek Başbakan Recep Peker'den destek aramış ve nihayetinde açılışına şahit olamasa da futbola kazandırmayı başardığı kendi adıyla anılan Şeref Stadı futbolun hizmetine girmiştir.

Taksim ve Fenerbahçe stadlarıyla birlikte Şeref Stadı uzun yıllar milli lig ve amatör küme maçlarına evsahipliği yapar.

Sonrasında 1980'lerin ortasına kadar Beşiktaş kulübünün antrenman tesisidir.

1988'de boğazın ve Türk futbolunun en değerli tarihi eserlerinden biri yerini kültür koruması olmadığından turizm sektörünün obezliğine kaybeder.

Beşiktaş kulübü kendisini dünyanın sayılı kulüplerinden biri yapacak bir değeri yitirmiş, yitirtilmiştir.

Sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en özel ve tarihi değeri tartışılmaz futbol sahalarından biri olduğunu o gün kimse fark etmemiş olabilir ama bugün o toprak sahada maç ve antrenman izlemiş birkaç nesil için öyle..

Okuyucuya tarihten bilgiler aktaran yazar modunu açarak hitap etme yanlısı değiliz, ama cuma günü kopan İnönü Stadı'nın yenilenmesine ilişkin Anıtlar Kurulu'ndan izin çıktı haberini Kültür Bakanı ışık hızıyla yalanlayınca nedense hafıza oyununa gelip Şeref Stadı günlerine gittim. Bu tedaviden umudu kesmiş hastanın halüsinasyon hali olabilir!

Bu ülkenin futbol hafızasıdır İnönü Stadı. Üç büyükler bir yana Beykoz, Vefa, Beyoğlu gibi birçok takımı barındırmıştır bağrında, Milli maçların toplanma yeri, Cumhuriyet törenlerinin merkezidir yıllarca..

İnönü Stadı tabii ki yıkılamaz.! Yerini Şeref Stadı örneğinde olduğu gibi bir otelin alması mümkün değildir elbette.. Yani bir kez daha turizm kültüre çalım atıp ters köşe yapamaz ama bir Topkapı Sarayı da değildir İnönü..

Artık yılda 30 defa 25 bin seyirciyi ağırlayan yaşlı binanın ne ayakta duracak gücü ne misafirlerine göstereceği konfor kaldı. İnönü'yü tamir ederek ayakta tutun demek bir felakete davetiye çıkarmak değil midir?

Hele Beşiktaş kulübüne size arazi verelim stadınızı orada yapın demek ne demek!?

İnönü meselesi artık bir tarafta Saraçoğlu bir tarafta TT Arena modernizmin yapıları olarak yükselirken Beşiktaş'ı ötekileştiren bir meseleye dönüşüyor.

Spor kültürün bir parçasıdır. Bakanın tabiriyle futbolu stadyumda tepinen adamlar kıvamında kategorize edebilir misiniz?

Recep Peker, Şükrü Saraçoğlu, İnönü, Mithat Paşa vs. Aslında devlet ve siyaset hep içindedir topun döndüğü sahanın ve onun üzerindedir sorumluluk.

Futbol içine devlet kültürünü almış ona kültüründen vermiştir hep bu tarih boyunca..

Kültür derken?

Mesela stada ilk yapıldığında Cumhurbaşkanı İnönü'nün soyadı isim olarak verilmiş, İnönü doktrini karşıtı Demokrat Parti iktidarıyla birlikte 1973 yılında tekrar İnönü adını alana kadar Mithat Paşa stadyumu olarak bilinmiştir.

Aslında futbolun radyodan nakledildiği dönemin en büyük esprilerinden birisine konu olmuştur. Necati Karakaya üstad maç anlatmak için mikrofonun arkasındadır ve dilinden o meşhur cümle dökülür.." Stadpaşa Mitadyumu'ndan selamlar sevgiler..."

Mithat Paşa Osmanlı İmparatorluğu'nu çağdaşlaştırmak ve sağlamlaştırmak için çabalamış eski Osmanlı sadrazamlarından'dır.

Taif'te sürgünde öldü...

Bu haberi aldığımda Hıfzı Topuz'un 'Türk Basın Tarihi' kitabını okuyordum, yazının son bölümü üstadın "Taif'te Ölüm" romanını hatırlattı.

Türk spor basın tarihindeki fotoğrafların çoğunun çekildiği İnönü Stadı çağdaşlaştırılmazsa spor basın tarihimiz "İnönü'de ölüm" romanını yazacak.

Korkarız ki durum o kadar vahim!

Stadpaşa Mitadyumu'na selam olsun.

İyi pazarlar....

http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazarno=1177