[Deli]Başkan Adaylığım ve Buna Dair Değerlendirmelerim

Day 2,265, 18:49 Published in Turkey Turkey by deli ormanli



Değerli eTr halkı,

2014 Şubat ayı başkanlık adaylığımı sizlerle paylaşmak isterim. Bu kararı almamda bana manevi destek veren arkadaşlarıma da teşekkürü borç bilirim.
Adayların kendinden bahsetmesi bir gelenek haline gelmiş olsa da başkanlık oylamasında çok önemli olduğunu hiç düşünmedim. Görüşüme göre oy sahipleri ya tanıdıkları kişilere oy atmakta ya da tanımıyorsa arkadaş çevresinden gelen tavsiyeleri değerlendirmektedir.

O yüzden hem geleneği bozmamak hem de kendi görüşümle harmanlayarak kendimi tanıtacağım.

Erepublik’in o kadar uzun süredir müdavimiyim ki oyuna başladığım tarihi dahi unutmuşum. Plato profile doğum tarihini yazdığı için şanslıyım 🙂 . Elbette bazı oyuncular için 3 yıl çok uzun süre olmasa da yaşı ilerlemiş insanların artık doğum günü tarihini önemsememesi durumundaki gibi kendimi yeni oyuncu olarak adlandıramayacağım.

Oyuna, sanıyorum sizin deyiminizle Milliyet babyboomunun olduğu tarihlerde başladım. pepelanka nickli arkadaşımın baskısı ile kayıt oldum ama hatırladığım kadarıyla kayıttan sonraki birkaç hafta oyun sarmadığından oyuna dahi girmedim. Daha sonra efesli de oyuna kayıt olunca ve ikisi de başımda oyunla ilgili dırdır yaparken bir heves ile aktif oyuncu olarak oyunda yerimi almış oldum.

O günden bu güne kadar oyunun savaş, ekonomi, siyasi modülünde çok fazla zevkli günler geçirdiğimi söyleyemem. Savaş modülünde ortak opların olduğu geceler ve ülke kanalında 300-400 kişi toplandığımız günler dışında savaş modülü zevksiz sayılırdı. Ekonomi modülü deseniz platonun her geliştirme girişimi tam bir fiyaskoydu. Siyasi modüle gelince oyuna başladığım günden bu güne üzerine bir nokta dahi konmadı.

Peki neden oyunda bu kadar zaman kaybettim?

Şu plato yok mu 🙂 arkadaş hatırına katlanıyoruz işte…

İnkar edemeyeceğim tek şey oyundaki arkadaşlıkların çok değerli olduğudur. Son zamanlarda oyuna aylık 30-40 lira reel para da yatırıyorum. Amacım arkadaşlarla keyifli vakit geçirmektir. Nasıl ki ayda bir oyun arkadaşlarımla dışarda yemeye içmeye gittiğimde 100 liraya acımıyorsam, ya da sinemaya verdiğim paraya acımıyorsam oyunda arkadaşlarımla iyi vakit geçirdiğim sürece platoya para yatırmaya da acımıyorum.




“Yapılacak İşler Listesi” konusundaki düşüncelerim


İlk belirtmek istediğim ve önem açısından ilk sıraya koyduğum hedef her bir oyuncunun oyundan keyif almasını sağlamaktır. Bu nasıl olacak tabi ki ben karar vermeyeceğim. Öyle sanıyorum ki kabine içinde yer alan arkadaşlarla birlikte yoğun bir bilgi toplama işine gireceğiz. Öncelikle çoğunluk ne istiyor ve bu istekler içinden mantık çerçevesinde neler gerçekleştirilebilir onları değerlendireceğiz…


Savaş Modülü İçinde

Kişisel olarak oraya dalalım buradan çıkalım düşüncem yok. Ancak örneğin halkın önemli bir çoğunluğu airstrike yapalım derse ve eTr halkı bundan zevk alacaksa kimsenin önünde engel olmayacağım. Örnek olarak vereyim, olur da ülke olarak AS kararı alındı ister polak olsun ister sırp olsun “bir gece ansızın gelebilirim” deriz. Böyle bir karar çıkacağını tabi ki düşünmüyorum ama demek istediğim ben merkezci davranmayacağım. Zaten karakterim de öyle değildir.

Ancak kendi fikrimi belirtmek açısından şunu söyleyebilirim. Savaşsız geçen dönemler uzadıkça, bir ülkeye karşı sürdürülen savaşlar uzadıkça oyuncular oyundan soğuyorlar. Bu oyuncuları oyunda tutmak ve oyundan zevk almasını sağlamak benim başlıca görevimdir.

Not: Bu ay artan Determination bonusu yüzünden İran’a bölge kaybetmek olası. Bunun için gerekli çalışmaları ve hazırlıkları yapacağız. Ayrıntıları MU liderleriyle konuşup değerlendirmeyi düşünüyoruz.


Ekonomi Modülü İçinde

Ekonomik açıdan çok zayıf bir ülkeyiz maalesef. Hem devlet geliri açısından hem de bireysel oyuncu açısından gelir durumumuz hiç de iç açıcı değil. Bu nedenle hem vatandaşımızdan hem de meclisimizden bu konuda büyük destek bekliyorum. Beni tanıyanlar cephelerden ziyade ekonomi alanındaki çıkışlarımdan dolayı tanırlar diye düşünüyorum.

Bu güne kadar ne devlet gelirini artırmaya yönelik girişmelerde bulunduk ne de devletin elde ettiği geliri halka dağıtmak yönünde başarılı olduk. Devlet elde ettiği geliri yükseltemediği gibi bu birikimlerini de rasyonel olmayan şekilde ya elinde tutmakta/harcamakta ya da bir şekilde bunları birine kaptırmaktadır.
Eğer eTR halkı hükümetimize yetkiyi ve sorumluluğu verirse “acil durumlar için MB’de durması gereken para miktarını”, “hazinede durması gereken para miktarını”, geriye kalan kullanılabilir fonları da “halka dağıtılacak para miktarını” optimal şekilde ayarlamaya çalışacağız.

Halka dağıtılacak para derken kastettiğim;
1- MU’ların düzenli olarak op yapmasını sağlayacak yardımlar
2- Oyuncuların gelişimi için yapılması gereken yardımlar
3- Müttefiklere yardım adı altında açılacak CO’larla halka gelir transferi
gibi ödemelerdir.

Devletin kasasında, olası ve doğal harcamalarını karşılayacak miktar dışında, para bulunmasını doğru bulmuyorum. Kullanılmayan her cc benim için bir oyuncunun gelişimine vurulan bir darbedir. Dahası platonun oyunda yapacağı bir değişikliğin o paranın değerini ne yönde etkileyebileceği meçhuldür. Örneğin devlet kasasında 10 milyon para biriktirdik diyelim. Bu gün 50.000 altın yapan bu paranın yarın 500 altına düşmeyeceği ne malum. Tabi ki bunun tersi de olabilir ama oyun yönetimi böyle bir garanti vermediği için bu yönde düşünmekteyim.


Siyasi Modül İçinde (ittifaklar-müttefik ve düşman ülkeler)

Bu oyunda hiçbir ülke vazgeçilmez ya da dışlanabilir değildir. Vuruş gücü yüksek diye güvendiğimiz ülkeler savaşınıza yardıma gelmeyebilir, vuruş gücü düşük diye önemsemediğiniz ülkeler savaşın gidişatını değiştirebilir.
İki başkanlık dönemini, ittifak konusunu konuşarak geçirdik. Halk kararını vermiş durumda ancak bu kararın hala uygulanabilir netlikte olduğunu düşünmüyorum.

Halk ezici bir çoğunlukla Polonya’yı Sırbistan’a tercih etmiş olsa da verilen karar Yunanistan-Arjantin-Romanya’nın kendi ittifaklarını kurmaya karar vermesi halinde geçerliliğini kaybedecektir. Çünkü verilen karar iki seçenek üzerinde yoğunlaşmıştır.

Az ya da çok biliyorum ki herkes Yun-Arj-Rom-Tur dörtlüsünün kuracağı bir birlikte yer almayı tercih edecektir. Bu dörtlü ayrı bir ittifak olmayıp yanına Polonya ya da Sırbistan’ı çekmek de isteyebilecektir.
Benim isteğim Yunanistan, Arjantin, Romanya ve Türkiye dörtlüsünün yan yana durduğu, ister yalnız ister başka ülkelerin de dahil olduğu bir ittifakta olsun. Önceliğim bu yönde olacaktır.

Eğer üç ülke Sırbistan ile ittifak kurmaya karar verir ve samimi şekilde sorunların çözümünde Sırbistan’a baskı yapacaklarına söz verirlerse, açık söyleyeyim böyle bir seçeneği dostlarımızın tamamı karşıdayken Türkiye’yi Polonya tarafına itmek hata olacaktır. Böyle bir durumda bizlerin de Sırbistan’la ilişkilerimizi iyileştirme gayretine girmemiz gerekecektir ve doğru olan da budur. Evet Polonya oyunu Sırbistan’a nazaran daha profesyonel oynamaktadır ama ikisi de şu an Turkiye için eşit uzaklıktadır. Yok eğer bütün dostlarımız karşımızda olsun biz yine Sırbistan ile yan yana gelmeyiz derseniz ona da eyvallah derim. Sonuçta kararı tek başıma verecek değilim.

Olur da beni ve kabinemi yönetmeye layık görürseniz ilk önce Yunanistan-Arjantin-Romanya’yı ortak hareket etmeye zorlamak ve bu yönde ne gerekirse yapmaya çalışacağız. (Gerekirse yıldırma bıktırma sindirme politikası uygularız, saç çekeriz, bel altı vururuz, üzerlerine gideriz, bütün işsizleri üstlerine salarız, derin ilişkilerimizi ve yüzeysel ilişkilerimizi kullanırız).


Sayın eTr halkı,

Kabinemi oluşturdum ancak netleştirmedim, en kısa sürede bir makale ile sizlere duyuracağım. Şunu açık yüreklilikle söylemek isterim ki kabinem mümkün mertebe nazımı çekecek, açığımı kapatacak ve sövdüğümde alınmayacak dostlarım tarafından oluşacaktır.

Ne zamandır yazıyorum bilmiyorum ama uzun yazı içinde kafanıza takılan ya da saçmaladığımı düşündüğünüz yerleri sorun ve uyarın. Tekrar değerlendirip yazım hatası ya da ifade eksikliği olup olmadığını kontrol edeyim.

Okuduğunuz ve değerlendirdiğiniz için teşekkür eder, yarışmacı arkadaşlara başarılar diler ve saygılarımı sunarım.