[FP] eTürkiye'ye Soru; Bundan Sonra Ne Olacak?

Day 3,468, 04:45 Published in Turkey Turkey by J211


Hello fellow citizens of the eWorld. This article is about the current situation in eTurkey. I will not be able to translate it so I want to apologize for that. But you can always translate it with Google Translate. 🙂 Cheers...



Sa as sa as. Uzun süredir şu oyunda WT bile yapmazken Lazokrasinin gelip bizim işgal altında olduğumuz ittifakın dağıldığı savaşlardan bunaldığımız ve en önemlisi uyuduğumuz bir dönemde gelip ülkeyi ele geçirmeleriyle eTürkiye'nin hareketlenmesi beni de oyunla tekrar ilgilenmeye itti. Herneyse konumuz şu an Lazokrasi değil benim için zira zerre kadar iplemedim. Ama harekete geçmiş olmamız beni heyecanlandırmadı desem yalan olur. Ama asıl soru şu; Bundan sonra ne olacak?



Madem ki biraz kıpırdanma oldu, godomanlardan kurulu bir hükümet var bu enerjimizi eTürkiye'yi düze çıkarmak, hizaya sokmak, yolunu belirlemek amacıyla kullanabiliriz. Fakat bugüne kadar sürekli tekrarladığımız bir hata var onu tekrarlamamak kaydıyla. Bir hükümet seçip tüm görev yükünü, sorumlulukları o hükümetin üzerine atmak. Sonuç ya yanlış kararlar verilir, ya da sorumluluk ağır gelip başkan "ben mi kurtaracam" bu ülkeyi moduna girer ki haklıdır. Arada birkaç tane başkan çıkıp biraz ayaklansak bile 1-2 ay sonra tekrar uyku moduna geçen bir ülke olmaktan çıkmak için herkesin biraz daha ilgili olması, elini taşın altına koyması, koymasa bile takip etmesi gerek yoksa yine aynı döngüde döner dururuz.



Şimdi şöyle bir gerçek var, eskisi kadar güçlü değiliz. O yüzden ayağımızı yorgandan fazla uzatmayalım ona göre hareket edelim. Uzun süredir bir ittifakımız da yok. Bir yıl boyunca olan ittifak da tam anlamıyla ittifaklık görevini de yerine getiremedi. Kendi başımıza da eDünyaya kafa tutacak gücümüz de olmadığına göre iki seçeneğimiz var. Ya mağaramıza çekilip o bölge Sırpın bu bölge Polak'ın beklemeye koyuluruz. Ya da uzun vadeli yol haritamızı çizerek buna göre hareket ederiz. İlk tercihi seçiyorsak geçmiş olsun siki tuttuk, herşeyi yakıp oyunu bırakalım daha iyi. En azından boşa zaman kaybetmemiş oluruz zira oyunun bir eğlencesi kalmaz. Eğer ikinciyi seçiyorsak o zaman yapılacak çok iş var ve herkesin elini taşın altına koyması gerekir.



Tekrar makalenin başında sorduğum soruyu sorayım; Bundan sonra ne olacak? Öncelikle askeri, ekonomik ve en önemlisi diplomatik olarak hangi yolun izleneceğinin yeniden belirlenmesi yol haritasının yeniden çizilmesi gerekir bu süreçte. Bunun için de hem kendi aramızdaki hem de diğer ülkelerle olan bazı düşmanlıkların unutulması, bazı yeni birlikteliklerin ortaya çıkması hatta bazı eski dost ülkelerin kendi çıkarımız uğruna geriden bırakılması gerekebilir. Tabi bunların hepsine birlikte karar vermemiz gerekir ki ileride, "kendi kafanıza göre iş yaptınız amk" deyip birilerine kızmayalım. Madem ki son yıllarda çuvalladık bundan ders alıp yukarıya çıkmayı da bilelim. Hatalar yapılır ama önemli olan bunlardan nasıl ders alacağımız gibi bir klişeyi de buraya yerleştireyim. Önümüzdeki süreçte de aklımızı kullanalım bi zahmet ki şu can sıkıcı durumdan bir an önce kurtulalım. Zaman içinde gördük ki kısa vadeli planlar sadece bir ülkenin işgalinden kurtulup diğer bir ülkenin bizi işgal etmesiyle sonuçlanıyor.



Dedim ya iki seçeneğimiz var oturup karar vermemiz gerekiyor. Sonra da bu karara göre de yapılması gerekenleri konuşmamız gerekiyor. Eğer oyunu bizim için tekrar eğlenceli hale getirmek istiyorsak o zaman uyuyan herkesi uyandırıp yol haritamızın belirlenmesi gerekiyor artık. Aksi halde topluca oyunu bırakalım, oyunu oynamanın bir amacı kalmayacaktır çünkü.

Son olarak da 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun!