[BaB]Antuan ve sümük topu bölüm 1: Zalım Antuan

Day 2,694, 05:45 Published in Turkey Turkey by Blue and Black

Çok değerli eTr halkı ve kıymetli okurlarım yeni bir hikaye yazmaya karar verdim. Hikayemin ilk bölümü " Zalım Antuan" ile karşınızdayım



Hava hüzünlü bulutluydu o gün. Kar yağmakla yağmamak arasında asılı kalmıştı bulutlarda. Hava soğuk ve karmaşıktı. Statosferde birşeyler oluyordu, ve bizi çağırmıyorlardı. Nezle sarılmak istiyordu insanoğluna. Ama hapşurtuyordu yaklaştıkça. Sanırım platonikti nezlenin aşkı.


Antuan bulutların arasından sızan güneşe baktı ve gözlerini ovaladı. Darmadağınık odanın içerisinde telefonunu arıyordu. Annesinin tabiriyle her yer her yerdeydi. Bir şey oldu o an. Burnuna küçük çaplı bir toz saldırısı başlamıştı. Ve kaşınıyordu burnu. Sağ eline baktı, dikkatlice inceledi parmaklarını ve işaret parmağını seçti bu ulvi görev için.

-" Başarabilirsin" diyordu parmağına. " Kaşıntımı giderebilirsin."

Olaylardan habersiz işaret parmağı mutluydu. Seçilmişti çünkü. Uzun zamandır beklediği kendini kanıtlama fırsatı, Diğerlerinden daha iyi olduğunu, Daha kullanışlı olduğunu gösterme fırsatını yakalamıştı sonunda.


-" Hadi" Dedi işaret parmağı "Hadi bitirelim şu işi"

Heyecan doruktaydı. Burna doğru ilerlerken, görevinin ne olduğunu anlayabilmişti işaret parmağı . Ama geri dönüş yoktu artık. Yapacağım demişti. Yapmalıydı. Yapamam diyemezdi, Dememeliydi.

İlk kar tanesi ayrıldı o an buluttan. Özgürlüğüne düşüyordu. İlk yere ulaşan o olacaktı. Çocuklar ilk onunla oynayacaklardı.

İşaret parmağı iyice yaklaşmıştı burna. Son anda Antuan'ın yaptığı bir karar değişikliğiyle sağ deliğe girmek zorunda kaldı.Karanlıktı içerisi, yapış yapıştı. İşaret parmağı korkuyordu ama belli edemiyordu korktuğunu. Bu onun belkide ilk ve son şansıydı. İyice kaşıdıktan sonra sıyırdı deliğin duvarlarını. Ve bir şey yapıştı işaret parmağına.

-" Merhaba" dedi sümük" Ben sümük."
Dili tutulmuştu işaret parmağının . Karmaşık duygular içerisinde burundan çıktı.
Antuan memnundu sonuçtan kaşıntıdan kurtulmuştu.


İlk kar taneleri, özgürlük düşüşlerini yarılamışlardı. Arkalarından bir ordu geliyordu resmen. Görevleri heryeri beyaz yapmak, İnsanların onlarla oyun oynayabilmelerini ve onlarla birlikte fotoğraf çekinip internete koyabilmelerini sağlamaktı. Ve tabi kardan adamlar. İnsanoğlu ve Yağan karın muhteşem kombinasyonu.


İşaret parmağı ve baş parmağının en üst boğumlarının arasına sıkıştırdı sümüğü Antuan ve yuvarlamaya başladı. Adeta masaj yapıyordu sümüğe. Sümük mutluydu. 17 Dakikalık hayatının belkide en güzel anlarıydı bunlar. İşaret parmağının baş parmakla muhteşem dansı ve sümüğün kazandığı inanılmaz yuvarlaklık.


Kusursuz bir sümük topuydu o artık. Bir sümüğün isteyebileceği en iyi hayata sahibim diyordu. Ama birden parmakların pozisyonu değişti.İşaret parmağının tırnağıyla, baş parmağının üst boğumuna kıstırmıştı sümüğü antuan. Kaçma şansı vermemişti avına. Bütün gücünü işaret parmağında topladı. Son bir kez baktı, parmakları arasındaki kusursuz sümük topuna. Gururluydu, Bu benim eserim diyordu. Ve fırlattı.


Şılaps diye duvara yapıştı sümük topu. Canı yanıyordu. Kusursuz yuvarlaklığı oval bir hal almıştı. Ve daha kötüsü yavaş yavaş aşağıya kayıyordu. Hava sümüğün nemiyle birlikte yapışkanlığını da alıyordu. Yere düşecekti sümük. Son bir ümit etrafına bakındı ve duvarda bir çatlak gördü. Eğer son kalan yapışkanlığını çatlağa doğru ilerlemek için kullanırsa, kurtulabilirdi.



Ve yere değdi ilk kar tanesi. Ama hemen eridi ve su oldu. Beklentilerini karşılamamıştı yeryüzü. İlk andan özlemişti bulutları ve özgürlük düşüşünü. Ardından düşen kar taneleri de aynı kaderi ve aynı üzüntüyü paylaşıyordu.


Son yapışkanlığıyla kendini çatlağa doğru fırlattı sümük topu. Ama başaramadı, düşüyordu. Yere doğru ilerlerken rüzgarın dokunuşları sümüğü çok rahatlatmıştı. Giderek hızlandığını fark etmemişti bile. Az önce lanetler okuduğu, yapışkanlığını aldığı için nefret ettiği hava şu an dünyadan koparmış, farklı alemlerde gezintilere çıkarmıştı sümük topunu.





Selam ve Dua ile

Blue and Black

o7



[BaB]Antuan ve sümük topu bölüm 1

http://www.erepublik.com/en/article/2514007/1/20