Join the new world

Uzun süredir oyunda pasif kaldım. Tekrar geri geldiğim dönem zarfında bazı izlenimlerim oldu ve daha önceden de eTürkiye siyasetinde aktif olmamdan dolayı bilgi sahibi olduğum bazı konularda makaleler yazmaya karar verdim. Bunlardan ilki önümüzdeki başkanlık seçimi hakkında olacak. Bu yazımda başkan adayları ve onların sunduğu projeler hakkında bazı eleştirilerim olacak. Sadece iki başkan adayı hakkında yazacağım. Bunun en önemli sebebi en çok desteklenen iki başkan olmasından dolayıdır. Bunlar oddyZR ve Maredux. Kişisel olarak ikisini de tanımam sadece yazdıkları adaylık makalelerinin üzerinden eleştiri yapacağım.



oddyZR

oddyZR'ın makalesinde ilk bakışta ilgimi çeken nokta attığı başlık ve hemen akabinde yazdığı ilk paragraflar olmuştur. Kaossuz bir Türkiye vaadini ön plana çıkarmış. Bu vaat pek de gerçekçi gibi gelmedi bana, çünkü ülkenin tarihine baktığımızda her zaman sürekli bir kaos ortamı sürekli bir karmaşa var. Ülkenin iyi gittiği dönemlerde de kötü gittiği dönemlerde de sürekli hararetli kavgalar olmuştur bu sebeple eTürkiye ne kadar kaossuz olabilir bilemiyorum. Ama yine de hiçbir grubun dışlanmayacağı vaadi de biraz olsun umut veriyor. Kutuplaşma yaratılmazsa en azından gruplar birbirlerine saygılı olurlar diye düşünüyorum. Kabinesi hakkında pek yorum yapma gereksinimi duymuyorum. İki adayın da kabinesinde daha önceden pek çok görev yapmış ve başarılı olmuş kişiler görmek mümkün.



Kabinenin sağlam olmasını bir yana bırakırsak, projeler pek iç açıcı gözükmüyor zira cümlelerin ucu açık bırakılmış ve tam olarak bu projeler nasıl gerçekleştirilecek, nasıl bir politika izlenerek uygulanacak tam bir belirsizlik içerisindedir. Dış işleri konusunda diplomasi kullanılacağını söylemeleri çok iyi bir durum fakat Türkiye'yi itibar sahibi yapmak için ne gibi bir yol izleneceği konusunda en ufak bir ayrıntıya dahi girilmemiş. Aynı şekilde bir ülke saygı ve sevgiyi makalelerden kazanabilir mi bu tartışmaya açık bir konu. Oyun tarihinde gördüklerime dayanarak söyleyebilirim ki ülkeler saygınlıklarını daha çok ittifakına ve yapılan antlaşmalara bağlılıkla kazanırlar. Dış ilişkiler konusunda projeler bence vasat kalmış, hatta bunlara proje demek bile yanlış olur çünkü ortada sunulmuş bir proje yok sadece vaat var.



Ülke içindeki vaatlerine gelince yine aynı şekilde ayrıntıya girmeden yüzeysel vaatler sunulmuş. Bu şekilde sunmasında hata yapmış diyebilirim çünkü rakibine baktığımızda çok ayrıntılı bir şekilde yazdığını görüyoruz ve bu oddyZR'a eksi puan getirebilir. İçlerinde göze çarpan vaatler var tabi ama ayrıntıya inilmesi durumunda daha etkili bir geri dönüş alınabilirdi. Mesela vergi komisyonu, yeni str destek sistemi konusu daha ayrıntılı bir şekilde açıklanmalıydı. Tabi yine projeler diye yazılanlara baktığımızda çok farklı bir şey göremiyorum. Zaten her başkanın yapması gereken sorumlulukları yazılmış gibi. Harcamaların listelenmesi, mecliste hükümet temsilcisinin bulunması, bilgilendirilmelerin yapılmasını proje saymak ne kadar mantıklıdır? Sizce de bunlar her başkanın sorumluluğu değil midir? Cevabını zaten çok rahat verebiliriz. Açıkça söylemem gerekirse oddyZR'ın makalesini ve projelerini pek iç açıcı bulmadım. Düşünülmüş ortaya atılmış fikirler var ama nasıl bir yol izlenerek bunların uygulamaya konulacağı yazılmamış. Daha açıklayıcı bir makale yazılsaydı başkan seçilme şansı bir o kadar artardı. Ama yine de destekçileri sayesinde en güçlü adaylardan biri.



Maredux

Makaleyi okuduğumda en dikkat çekici nokta birçok değişiklik ve yeni projeyi vaat etmiş olması olduğunu görüyorum. Ülkenin değişikliğe ihtiyacı var ve bu durumu çok iyi analiz edip projeler hazırlanmış. Meclis konusunda görüşlerine katılıyorum, sürekli yeni oyuncular meclise sokuluyor ve oyundaki siyaset modülünü ne kavramış olabiliyorlar ne de bu konuda tecrübeleri oluyor. Savaş vaatleri bir klasik olan bonus kazanma yönünde olmuş zaten hiçbir adaydan daha farklı bir şey beklediğimi söyleyemem, oyun bunun üzerine kurulmuş.



EDEN konusunda görüşleri mantıklı, İsrail ile Kıbrıs keyiflerince istediği bonusu alırlarken Avrupa'daki müttefiklerimiz ülkelerini savunmaya çalışıyor. EDEN'e bu şekilde öneri sunarak, dış politika konusunda boş olmadığımızı kanıtlayabiliriz fakat EDEN İsrail ve Kıbrıs konusunda çözüme yanaşacağını sanmıyorum. Bu şekilde bir tavır almamız durumunda da bu iki ülke de bize karşı durmaya başlayabilir ve EDEN içinde bir kriz çıkmasına neden olur. Bu da pusuda bekleyen, bizim kuyumuzu kazmaya niyetli bazı müttefikleri harekete geçirebilir. Riskli bir adım olur fakat işler istediğimiz gibi giderse EDEN içinde daha fazla söz sahibi olabiliriz.



Kabine konusuna gelince, işleyiş şekli klasik kabinelerden çok farklı olmuş. Öncelikle bakan yardımcılıklarını kaldırmış. Eğer seçilirse, bir bakan ve bakan yardımcıları olmayacak, 2-3 bakan olacak. Herkesin farklı görevi olacak ama birden fazla bakan olması koordinasyonu zorlayabilir özellikle Dışişlerine baktığımızda görev dağılımının nasıl olacağını merak ediyorum. Umarım bunlar düşünülmüştür, yoksa verimli çalışma olmaz. Kabinesi içinde hoşuma gitmeyen nokta, Merkez Bankası başkanının kabine içinde yer alıyor olması. Merkez Bankası başkanının siyasete bulaşmaması gerektiğini de daha önce bir makalenin altında belirtmiştim. Merkez Bankasının başındayken, Dışişleri bakanlığında nasıl görev alacak büyük merak konusu.



Değinmek istediğim noktalardan biri öneri-eleştiri makalesi. Bunun uygulanması durumunda gerçekten hükumete fayda sağlayacağını söyleyebilirim. Gerçi fayda sağlaması için yazılan eleştirilerin de dikkate alınması gerek, "sen benden daha iyi mi bileceksin" veya "bir bildiğimiz var ki böyle yapıyoruz" gibi bir düşünce oluşursa veya o makaleler kavga meydanına dönerse gereksiz bir şey olur çıkarlar. Tabi bir hükumetin eleştiri için makale açabilmesi bile takdir edilmelidir.



Maredux'un makalesinde son olarak, fake mahkemeleriyle ilgili birkaç cümle yazmak isterim. Öncelikle bu oyunda fake üzücü bir gerçek. Benim görüşüm Plato bunun önüne geçmezse, ülkeler nezdinde atılacak adımların faydasız olacağı yönündedir. Bence bu mahkemeler kurulursa ve uygulamaya başlarlarsa, ülke içinde kaos ve kavgadan başka bir sonuca ulaşılamaz. Ülke içinde kutuplaşma olur ve "sen fakecisin" tartışmalarının olacağı bir yer haline geliriz. Milleti ayrıştırmanın, kutuplaştırmanın, bizim faydamıza olacağını söylemek herhalde delilik olurdu. Bu mahkemelerin kurulması fake'in önüne geçemeyeceği gibi ülkede kaos durumunun ortaya çıkmasına sebep olacaktır. Fake'i savunduğumdan dolayı değil fakat böyle bir sonuçla karşı karşıya kalmak istemediğimden dolayı böyle bir düşünce beyan ettim.



Genel olarak baktığımızda ikisi de başkalık yolunda en güçlü adaylar. Aldıkları destekler de bunları kanıtlıyor. Seçim sonucunu tahmin etmek güç. Sonuçların ülkeye hayırlı olmasını temenni etmekten başka yapacak bir şeyimiz yok bu saatten sonra.



Bu kadar uzun yazdım herhalde bir oylamayı ve abone olmayı çok görmezsiniz. Shout geçmeyi de ihmal etmeyin.

SHOUT: Başkan Adayları ve Projeleri Eleştirileri http://www.erepublik.com/tr/article/-nc-ba-kan-adaylar-ve-projeleriyle-lgili-ele-tirilerim-2132239/1/20