Cevat,depolardaki 26 mayını denize döşe....
malazgirt01
Çanakkale geçilmez... Cevat Paşanın rüyası
Yine böyle bir Mart ayı... Çanakkale Savaşı bütün şiddetiyle devam etmektedir... Müstahkem Mevki Komutanı Cevat (Çobanlı) Paşa bir gece çok enteresan bir rüya görür. Rüyasında kulağında yankılanan ses şöyle demektedir: “... Deniz üzerine bak! Denize doğru nazar eden Cevat Paşa dalgalar arasında çiçeklerle bezenmiş pırıl pırıl “Kef” ve “Vav” harflerini görür. Heyecanla uyanan Cevat Paşa, rüyaya bir anlam veremez...
ÖLEN KIZINI HATIRLAR...
Tenger, Soğanlıdere ve Baykuş bataryalarını takviye ettirmek için teftişe çıkan Cevat Paşa, Kilitbahir’den istimbota binerken yedi yıl önce veremden ölen kızı Bedile Hanım’ı hatırlar. Kabri büyük veli Ahmed Cahidi Sultan’ın türbesinin haziresindedir. Az sonra onun mezarı başına geldiğinde rüyasındaki sesi burada da duyar; şöyle demektedir lahuti ses: “... Cevat, depolardaki 26 mayını denize döşe!” Cevat Paşa, korku ve şaşkınlık içinde bocalarken karşısında yüzüne bakılmayacak kadar güzel, nurânî bir silüet belirir. Adam, Cevat Paşa’nın kolundan tutup sorar:
-Bir derdin mi var? Cevat Paşa, gördüğü rüyayı ve az önce duyduğu sesi bir solukta anlatır. Bu nur yüzlü adam, 1659 senesinde Kilitbahir’de vefat etmiş olan evliyadan Ahmed Cahidi Efendidir. Mübarek cevap verir:
- Nur, zafer işaretidir. Ebced hesabında “Kef” harfi 20, “Vav” da 6 rakamını bildirir ve 26 yapar... Bunları söyledikten sonra aniden kaybolur. Cevat Paşa, hemen Mayın Grubu Kumandanı Nazmi Bey’i çağırıp sorar:
- Depolarımızda kaç mayınımız var?:
- Bir Türk usta tarafından yapılan 26 mayın var.
NAZMİ VE HAKKI BEY’LE BULUŞMA
Cevat Paşa, daha sonra Nusret Mayın Gemisi Komutanı Yüzbaşı Hakkı Bey ile Yüzbaşı Hafız Nazmi Bey’i makamına çağırır ve mayınları nereye dökecekleri konusunda plan yaparlar. Ve plan gereği bu sırlı 26 mayın Kumbağı Burnu ile Soğanlıdere arasına iki sıra halinde Boğaz’a paralel olarak tekbir ve dualarla dökülür. Fakat Yüzbaşı Hakkı Beyin yüreği bu heyecana dayanamaz ve bu sırada kalp krizi geçirir, Kelime-i şehadeti söyleyerek ruhunu teslim eder. Ertesi gün 18 Mart 1915 sabahı İngilizlerin en büyük zırhlılarından Irresistible ve Ocean zırhlıları, Nusret’in sabaha karşı döktükleri mayınlara çarparak herkesin şaşkın bakışları arasında Boğaz’ın dibini boylarlar...
Comments
ellerine sağlık
Teşekkürler
V
Kaynağı var mı rüya vs meselesinin?
v s
v
v
emeğine sağlık güzel olmuş kanka
"Vay be kardeşim "Osmanlı" neymiş haberimiz yoktu. En mükemmel, en şahane şeymiş. Neden batmış : P"
yanlış ıslahatlar yapılmıştır. KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN HAN HAZRETLERİ otoriter bir padişahtı yani elinde güçlü bir ordu vardı ve aldığı kararlar yerinde , sağlamdı . son zamanlarda yeniçerilerin çok güçlenmesi sonucu sık sık isyan çıkarıyorlardı ama KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN HAN HAZRETLERİ kolayca bastırabiliyordu fakat KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN HAN HAZRETLERİ sonra 2.SELİM HAN HAZRETLERİ devlet işleri ile ilgilenmedi veziriazam Sokollu Mehmet Paşa ( kötümsediğimden değil çok iyi bir veziriazamdır. ) devleti idare etti. 2.SELİM HAN HAZRETLERİ yeniçerilere verilen maaşı düşürdü (altının ayarını düşürdü). sünnet düğününü dahi ablasından aldığı para ile yaptı. yeniçeriler özellikle yeniçeri ağaları o kadar güçlü oldular ki 2.SELİM HAN HAZRETLERİ nden sonra savaşlarda iyi çarpışmadılar padişahları tahttan indirir başka birini tahda çıkarır olmuşlardır.hatta kendilerini yani yeniçeri ocağını kaldırmak isteyen ve merkezi (başkenti) anadoluya taşımak isteyen GENÇ OSMAN HAN HAZRETLERİ kabe bahanesiyle yola çıkmıştır tehdidi anlayan yeniçeriler yolunu kesip GENÇ OSMAN HAN HAZRETLERİ ni yedikule zindanlarında 8 cellada karşı kahramanca dövüşmesine rağmen katletmişlerdir. vergileri toplayanların ceplerine para indirmeleri ve askerlere verilen maaşın askerin sayısından daha fazla olması (100 kişilik maaş veriliyor padişah isteğiyle sayım yapıldığında kışlada 75 asker olduğu ortaya çıkıyor bunun gibi ) ekonominin neden çöktüğünün gayet iyi ve açıkça göstergesidir.
bu olaylardan daha sonra topraklar kaybedilmeye başlayınca ıslahatlar çoğunluklu olarak askeri alanda yapıldı ( dengeli olması gerekir ) ama uygulama aşaması dahi sağlam olamadı. son padişahlar iyi olsa dahi bu ıslahatlar bazı şeyhülislamlar ve kubbe altı vezirleri tarafından bastırıldı misal matbaa ( teknolaji ve bilimde geri kalmamız devletin sadece ekonomi değil her yönden çöküşüne sebep olmuştur ) .