Plevne Destanını Hatırlayalım...

Day 1,820, 10:14 Published in Turkey Turkey by malazgirt01
PLEVNE DESTANI



Plevne Savaşları, Osmanlı tarihinde ''Doksanüç Harbi'' denilen 1877-78 büyük Osmanlı-Rus savaşında Rumeli cephesinde geçen en önemli çarpışmalardır. Kuzey Bulgaristan'da, Plevne Kalesi'nde kuşatılan Müşir Gazi Osman Paşa, bu çarpışmalarda Ruslar üzerinde büyük zaferler kazanmış, savunma savaşına yeni ilkeler getirerek modern tarihin en büyük askerleri arasında yer almıştır.



1. Plevne Savaşı:

20 temmuz 1877'de Schilder Schuldner adında, aslında Alman bir orgeneralin idaresindeki Rus orduları, Plevne'yi Osman Paşa'dan almak istediler, pek şiddetli topçu ve süngü çarpışmasından sonra 2.847 ölü vererek geri çekildiler.




2. Plevne Savaşı:

Bu sefer Orgenerel Krüdner, daha büyük kuvvetlerle 30 temmuzda Plevne'ye saldırdı. Sabahtan akşama kadar cehennemi bir topçu ve piyasde ateşi içinde geçen bu çarpışmada Osman Paşa, Ruslar'ı bozguna uğratarak püskürttü. Ruslar 7.305 ölü verdiler, birçok esir, malzeme bırakarak kaçtılar. Osmanlı ordusunun zayiatı, 100 şehit, 400 yaralıdan ibaret kalmıştır.

Bunun üzerine Çar II. Aleksander, Osman Paşa'ya karşı, harekâtın komutasını kendisi aldıysa da, Plevane önlerine yığılan Rus orduları hiçbir iş göremedi, yüzlerce Rus topu, 58 Türk topunu susturamadı. Yeniden 6 tümeni Plevne önlerine yığan Çar, böylece son yedeklerini de cepheye sürmüş oluyordu. Bu 6 tümen, en seçkin Rus hassa ve kazak birlikleriydi. Plevne'nin gene düşmediğini gören Çar, Osmanlı Devleti'ne karşı isyan etmiş olan Romanya Prensi Karol'dan pek yalvarır yakarır bir telgrafla imdat istedi. Prens, 3 piyade, 1 süvari tümeniyle Ruslar'ı desteklemeye geldi. Öte yandan, Büyük Rus ordularının Plevne önlerine mıhlanmaları, savaşın Ruslar tarafından kazanılamıyacağı düşüncesini doğurmuştu. Bütün dünya savaş muhabirleri Plevne'ye dolmuştu. Osmanlı kuvvetleri bu durumdan faydalanılabilirdi. Yanız, bu sıralarda öteki Osmanlı komutanları Osman Paşa'ya yardım etmeyi düşünmedikten başka, aralarında mütiş bir post kavgasına, rekabete girişmişlerdi; birbirlerini çirkin şekilde suçlandırıp düşürmek istiyorlardı.

3. Plevne Savaşı:

11 eylülde. O zamana kadarki kuşatmada dehşetli zayiat veren Ruslar, 432 topla geceli gündüzlü Plevne Kalesi'ni dövüyorlardı. Osmanlı tabyalarının çoğu yerle bir olmuştu. Osman Paşa, bataryalarının yerlerini boyuna değiştiriyordu. Bu sonuncu çarpışmada Ruslar, 3'ü general olmak üzere, 15.553 ölü verdiler. Çarpışmanın son safhalarında Osmanlı tabyalarında Ruslar'la Türkler göğüs göğüse vuruştular, Pleevne gene düşürülemedi. Bundan sonra atık Osman Paşa, bütün askeri yazarlarca dünya çapında bir asker olarak selamlandı, uyguladığı savunma ilkeleri incelendi, Avrupa harb akademilerinde öğretilmeye başlandı.



Eylülün ikinci haftasında savaş en zorlu noktasına erişmişti. Süleyman Paşa, Osman Paşa derecesinde bir kurmay olup da Şıpka'yı geçebilseydi, Rusya için savaşı kazanmak imkanı kalmazdı.



Eylülün son iki haftasında Osman Paşa'nın durumu çok nazikleşmişti. Cephane azalmış, yiyecek tükenmişti. Plevne'ye gelen dört yoldan üçünü Ruslar tutmuştu. Osman Paşa, ancak Sofya yolundan az bir erzak ve cephane takviyesi alabiliyordu; bunların çoğunu Ruslar daha yolda ele geçiriyorlardı.

28 ekimde Orgeneral Gurge, 35.000 kişilik bir kolordu ile, Osmanlı kuvvetlerini Plevne-Sofya şosesinden uzaklaştırdı. Ondan sonra da, çok yüksek ateş kudreti istiyen bu savaşta Osman Paşa için artık ümit kalmadı.

Rus başkomutanı ve Çar'ın kardeşi Grandük Nikola'nın 2 kasım tarihli çok nazik teslim teklifini Osman Paşa, 13 kasımda, aynı nazik dille kesin şekilde reddetmekle beraber, durumdan ümitli de görünmüyordu. 10 aralıkta ancak birkaç gün daha savaşabilecek malzemesi kaldı. Bunun üzerine Osman Paşa, Rus hatlarını zorla yarıp Sofya'ya çekilmeye karar verdi. Ölçülemiyecek kadar sayı üstünlüğü olan Ruslar'ı yarma ümidi de son derece zayıftı ama, başka çare de kalmamıştı.

Çok kanlı geçen bu yarma hareketinde Osmanlı Kuvvetleri 5000 şehit verdiler, Ruslar'a da 2000 zaiyat verdiler. Yalnız, başarı kazanamadılar. Osman Paşa'nın bile atı vurulmuş, kendisi de sol dizinden yaralanmıştı.

Bunun üzerine Osman Paşa, birliklerinden elinde kalanları hiçbir işe yaramıyacak şekilde harcamaya lüzum görmedi. Kurmay başkanı Tümgeneral Tevfik Paşa'yı Rus öncü komutanı General Strukov'a gönderip teslim anlaşmasını imzaladı. Strukov, Osman Paşa'nın dulunduğu, dizinin sarıldığı yere geldi, Paşa'nın oturma teklifini, saygı göstererek kabul etmeyip ayakta Fransızca olarak konuştu. 12 aralıkta Osman Paşa, Çar'la görüştü, Çar'ın hayranlık dolu, içten gelen tebriklerini kabul etti.