Günlük Napolyonumu karşıla, seninle birlikte olayım

Day 1,620, 02:09 Published in Turkey Turkey by sevisenturk

Herkese selam
Evet sevgili dostlar, uzunca bir süredir sizinle ibretlik anılarımı ne yazık ki paylaşamıyorum. İlk ve son makalem aylarca önceydi. http://www.erepublik.com/en/article/-irketimde-al-alaca-n-zevk-s-n-rs-z-olsun-1643699/1/20 Arada ibretlik paylaşımlar yaptımsa da modlar tarafından anında silindi. Lakin yine karşınızdayım ve sevişgen hikayelerime devam etmek istiyorum.

Olay bundan 1.5 ay önce başladı. Sıkıcı bir okul günü dersten çıkmıştım ve sonraki dersime yaklaşık 2 saat vardı. Ne yapsam nasıl zaman geçirsem diye düşünürken en iyisi kampüsteki internet cafeye gidip zaman öldüreyim dedim. Gittim ve boş bir masaya oturdum. Facebook, haberler biraz sözlükler dedikten sonra bir de erepublik'te neler oluyor diye burayı açtım. Henüz yeni bakınmaya başlamıştım ki, arkamda adeta sekse davet çıkartan göğüsleri, al dudakları ve kusursuz vücuduyla fakültenin en taş hatunlarından biri olan Emine'yi gördüm.

Aramızda geçen diyalogu buraya yazıyorum. sevisenturk = +, emine = -

+Aaa emine naber?
-İyilik ya napıyorsun burada?
+Derse daha vardı takılayım dedim biraz. Sen napıyorsun?
-Sunum için çıktı alıcaktım bende. (bu sırada gözü ekranıma takıldı) erepublik değil mi o?
+Öyle. Yoksa sen de mi oynuyorsun?
-Arada bakıyorum öyle ya, 2-3 ay önce girdim sardı biraz.
+Hadi ya nickin ne?
-************(nickini size verecek değilim heralde amk)senin ne?
+(sırıtarak) sevisenturk.
-(gülerek) çok sevişiyorsun galiba?
+Fırsat buldukça.


(Fazla uzatmamak adına direk konuya geliyorum)

-Ya ben oynuyorum da bu oyunu bir türlü gelişemedim. senin hesap iyimiş yine. nasıl para kazanıyorsun ki?
+Şirketler falan var ya, fortum falan bide bilirsin işte.
-Uff yha şirket kurmak için de para lazım. hiç anlamam zaten ekonomiden 😒 neyse ben kaçıyorum geç kalıcam yoksa.
+ha, tamam. görüşürüz o zaman.
-görüşürüz.

Emine gitti ve ben de düşüncelere dalmış şekilde bekledim.
O gün zaman çabuk geçti ve akşam ders bitince eve geldim. Birşeyler atıştırdıktan sonra bilgisayarın başına geçtim ve bir süre sonra tekrar erepublik'i açtım. Sol tarafta yeni bir mesajımın olduğunu gördüm. Heralde yine oy isteyecekler diye küfür ederken birden şu mesajı gördüm,



Bu noktada, herhangi birşey yapmadan önce bu mesaja kilitlenmiş şekilde üst üste 3 tane patlattığımı sizlere belirtmek istiyorum. bknz: yanlız ve ayı

İşte sevgili dostlar, benim için yeni bir kapı açılmıştı. Ne yazık ki kendi napolyon masrafını bile zar zor karşılayan ben, başka birinin napolyon masrafını karşılamak zorunda kalmıştım. Zorunda diyorum zira kabul etmemek aptallık olurdu. Emine ile yaşayacağım bir "birliktelik" benim için bütün erep hesaplarına bedeldir.

O akşam hesaptaki 17 goldun 1.79unu kendisine gönderdim ve bunun sürekliliğini nasıl sağlarım diye kafa yormaya başladım. hesaplarıma göre ayın 23 günü napolyon masrafını karşılıyordum lakin 7 gün boşta kalıyordu. İçimden eh ulan bununla mı uğraşacam bir de dedim ve her ay plato kardeşimizden 50 gold satın almaya karar verdim. sonuçta geneleve de gidecek olsanız belli bir miktar parayı mutlaka gözden çıkarmanız gerek. Emine ise buna fazlasıyla değiyordu. ve dostlar, sayılı gün yine çabuk geçti. Emine'ye 1 ay boyunca her gün napolyon parasını gönderdim. Ve bundan 2 hafta önce kendisi ile okulun girişinde karşılaştım.

+Emine naber?
-İdare işte, sende ne var ne yok?
+Ay başında paçası tutuşan esnaf gibiyim emine.
-Haa, o mesele. Ben bi ara görücem ya seni.
+Eh tamam o zaman, görüşürüz.

Konuşmamız böyle bitmiş beni pek de memnun etmemişti. Yoksa borç mu takacak tarzında düşüncelere kapılmıştım. Lakin 2 gün sonra Emine'den bir mesaj aldım. Mesajda şunlar yazıyordu;
"Seni bu akşam 10da tahsilat büroma (: (evime) bekliyorum"

Hayır dostlar beklediğiniz gibi bu mesajdan sonra patlatmadım. zira asıl patlamayı akşam Emine ile yaşamam gerekti.

O günün akşamına kadar dünyada neler oldu neler bitti pek hatırlamıyorum. saçımın havada uçuşuna bakılırsa duş almıştım. Eh bir de en güzel boxerımı giymiştim. Yola çıktım ve Emine'nin evine doğru yaklaşırken durup bir tekel bayiden ne olur ne olmaz diye 2 tane 6 pack bira, biraz da cips vs aldım. 10 dakika sonra evindeydim. İçeri geçtim, klasik bir öğrenci evi manzarası vardı. tabiri caiz ise ortalığı bok götürüyordu desem yeridir. Emine o uğruna ölünecek gülümsemesiyle karşıladı beni zaten bu ereksiyona geçmem için fazlasıyla yeterli olmuştu. Önce ortamın yumuşaması için aldığım biralardan biraz yudumlandık. Emine içtikçe daha çakırkeyf bir hal alıyordu. Alkol adeta yüzüne vurmuştu ve yanakları al al kızarmıştı. Anlamsız ama güzel gülümsemesi insanın içini ısıtıyordu. Bir süre sonra Emine’nin iyice moda girdiğini görünce kendisine yaklaşmaya başladım. O da bana doğru hamle etmişti. Gözlerimiz adeta birleşmişti. Gördüğüm sadece onun yeşil gözleriydi. (bu arada şu genel kültür bilgisini de vermek istiyorum, bir kişinin gözünün içine 4 saniyeden uzun bakmak cinsellik isteğinin bir kanıtıdır) Bakışmamız ani bir öpüşmenin başlamasıyla kesildi. Yağmur altında çılgınlar gibi öpüşen çiftler gibiydik. Bir süre sonra hem öpüşüyor hem de birbirimizi soyuyorduk. Soyunma da bitince kendisini yatağa doğru iteledim ve yalaşmalar falan derken şükürler olsun ki olayın ana kısmına gelebildik. Tabi burada neler olduğunu yazmak anlamsız olur ve ben bunca emekle yazılmış bu ibretlik hikayenin silinmesini istemem. Söylemek gerekirse, sevişmemiz gecenin ilerleyen vakitlerine kadar yoğun bir tempoda sürdü.

İşte dostlar benim hikayem buydu. Belli bir miktar para harcamıştım ama sonunda helali hoş olsun ulan demiştim. Şimdilerde Emine ne yapıyor bilmiyorum. Bana son attığı mesajda artık napolyonun kafi gelmediğini diğer train boosterları da kullanmak istediğini söylemişti. Son duyduklarıma bakılırsa kendisine yeni bir sponsor bulmuş. Hatta bu zengin züppesi kızın altına 0 q6 şirket çekmiş. Lakin bunlar beni artık ilgilendirmiyor. Ben yaşayacağımı yaşamıştım.