eTr Orduları Yazı Dizisi : Lazokrasi

Day 1,912, 16:40 Published in Turkey Bulgaria by 4MaeLReoSTa.ftw

Saygıdeğer eTr halkı bu yazıdizisinin son makalesi son olmasının makalelerin beklenen ilgiyi bulamaması kaynak eksikliği gibi sıralanabilir.
Son olarak Lazokrasi...


Lazokrasi Savaş Grubu
Lazokrasi, şuanda mevcut 117 üyeye ve tek kill q7 vuruş gücü 3244355 full ff 400 milyon civarı vuruş gücüne sahip bir Türk askeri grubudur. Grubun amacı eRepublik'in en zevkli yanını yani toplu vuruşun getirdiği hazzı yaşamaktır. Grubun kuruluşu, 23 Mayıs 2009 seçimlerinde fake oylara tepki gösteren Ertuğrul HAN'ın demokrasi buysa yaşasın Lazokrasi demesiyle ortaya çıktı ve Ertuğrul Han, Mamado ve Zappa önderliğinde 20 günlük periyod içinde askeri ve ekonomik düzenini kurduktan sonra iletişim düzenini de geliştirerek dünyanın tanıdığı uluslararası bir organizasyon haline geldi. Bugün geldiğimiz noktada kuruluşundan 3 sene geçmiş olan bu birlik bir takım kayıplar ve eklenenlerle hala eRepublik'in en önemli askeri birliklerinden biridir ve böyle de kalacaktır...

Ertugrul Han'ın İstifası ve Lazokrasi isminin ilk defa telaffuzu...

Mevcut gelişmelerden sonra, yapılmış ve yapılacak olanların anlamsız olacağından hareketle Çağdaş Türkiye Partisi'nde ki görevimden, İç İşleri Bakanlığı ve hükümetteki görevimden istifa ediyorum.

Artık Türkiye ile hiç bir bağım kalmamıştır.

Yaşasın Lazokrasi


Lazokrasi Tarihi

To foreign readers, It's history of 'legendary' Lazokrasi(also known Lazocracy) military force and economical, social group. Thanks for your understanding and voting.

1. Bölüm Lazokrasinin Kuruluşundan Önce Türkiye


Lazokrasinin isim olarak kuruluşu daha yakın tarihe de dayansa ilk olarak Lazokrasiyi kuran kişilerin bir araya geldiği gün Lazokrasinin kuruluşu olarak çeşitli tarih ekolleri tarafından kabul edilmektedir. Bu görüşe katılmasak bile Lazokrasi tarihini anlatırken kuruluştan öncesini de anlatmayı Halkımızın neden kuruldu sorusuna yanıt vermesi için uygun bulduk.


1.a- Lazokrasi Kurulmadan Önce e-Türkiyenin İçinde Bulunduğu Sosyo-Politik Ortam


Ülkemizin duraklama günlerine başladığı ve ilk kez toprak verdiği günü yad etmeden Lazokrasinin neden ortaya çıkma ihtiyacı duyduğunu açıklamamız olanaklı değildir. Bu nedenle o günlere dönüp gece saat 04 dolaylarına gitmemiz yerinde olacaktır.

Ülkemiz o sırada şu anda Yunanistana ait olan toprakların tamamında ve İsrailin tamamında hakimiyeti olan, bir ülkeydi, çeşitli azınlık milliyetçisi eylemler görülüyor ve azınlıklara mensup halklar dönem dönem isyan ediyorlardı. Yine bu isyanlardan biri olarak baktığımız bir isyandan yaklaşık 2 saat sonra başka bir bölgede yine isyan başladı,bunu takip eden günlerde bu isyanlar sürecekti.

Daha düzenli orduya geçme çalışmaları sonuçlanmamış ve lojistik ikmal hatları da düzene sokulmamıştır. Bu durumda o dönem Adalet Bakanlığı yapan Eldarion Sionnodel dönemin Başkanı İnverusdan devlet cephaneliklerinin şifrelerini almış ve yaklaşık 3 gün süren bu savaşlar boyunca cephaneliklerden silah dağıtımını çoğunlukla tek başına yapmıştır. Bu nedenle silah dağıtmak için uyanık olduğu bir gece saat 4 de yunan cephesinde Thrace bölgesinde (yanılmıyorsam) yaşanan konuşmalara şahit olmuştur. O gece e-Türkiyenin 2 mareşalinden birisi ablası nişanlanacağı için, gündüz erkenden, pek de stratejik olmayan bir saatte savaşmak zorunda kalmış ve cephenin stratejik yükü diğer mareşalimizin sırtına yüklenmiştir. Buna mütsavaşın akiben diğer mareşalimiz de savaşın son saatlerinde vurabilmek için uyumuş ve malesef o gece bitiminden yaklaşık 15 dakika sonra uyanabilmiştir. O gece ülkemiz yaklaşık 1200 damage ile bir savaş kaybetmiş ve Yunanistan bağımsızlığını kazanmıştır. O savaşda halkımızın yardımlarıyla alınan yüksek kalite silahları ve bağışlarla gelen goldları, msn grubundaki en yüksek damage vuracak kişi olan Teknik562 vurmuş ve bu damagelerin her biri 190ın altında duvarı etkilemiştir. O gecenin bir diğer unutulmaz şahsiyeti de son saniyelerde sinirinden duvara çıplak elle vuran ibrahimerol dur.

Bu savaşın halkımızda çeşitli sorulara neden olduğu ve bu sorulardan birinin neden sadece 2 adet meraşalimiz var olduğu o günlerde İsrail cephesinden de gelen haberler üzüntülüdür. North District savaşını kazanan isyancılar da bağımsızlıklarını ilan etmiş ve İsrail yeniden kurulmuştur.


1.b- Muhalefetin Bir Araya Gelmesi


İsyanların bitimine mütakip. Ülkede hatalı yönetim olduğunu düşünen kişileri bir araya getirmek için Çağdaş Türkiye Partisi Başkanı Eldarion, Turkuaz Hareketin başkanı Tarudan bir randevu talebinde bulunmuş ve bu talebi olumlu karşılanmıştır. Bu buluşmanın ardından Eldarion Sionnodel ülke başkanlığına aday gösterilmiştir.

Seçim çalışmalarına yön vermek amacıyla muhalefeti bir araya toplayacak bir Msn kanalı kurulmuş ve bu kanala Muhalif Ses adı verilmiştir. Muhalif Ses kanalında bir araya gelen ÇTP ve TH yetkilileri seçim faaliyetlerini birlikte götürmüşler ve büyük yolsuzluk iddialarıyla gündemi bir anda değiştirmişlerdir. Bu yolsuzluk iddiaları çeşitli kanıtlarla desteklenmiş ve halkın bir kısmı bu iddiaların doğru olduğuna inanmıştır, fakat küçük de olsa bir kısmında delillerin yetersiz olduğu ve iddiaların ispatlanamadığı, gerçek dışı olduğu yönünde görüşler belirtilmiştir. Bu iddiaların kamuoyuyla paylaşılmasından sonra gerçekleştirilen Milletvekili seçimlerinde ÇTPve TH nin toplam vekilleri bütün meclisin %75ini oluşturmaktadır.

Milletvekili seçimlerinden sonra gerilim sürekli artmış ve son derece gergin girilen başkanlık seçimlerde, ölülerin dirilmesi, çeşitli fake hesapların oy kullanması ve yurt dışından oy gelmesi gibi, anti demokratik yöntemler kullanılmıştır. İki tarafda karşı tarafın bunları yaptığı ve kendisinin yapmadığını iddia etmiştir. Bu seçimlerin kazananı Battalgazi olmuştur. Battalgazini başkanlıktan düşürülmesi yönünde muhalif ses msn grubunda tartışılmış ve bunun ülkeyi kaosa sürükleyeceği yönündeki görüşün ağır basması sonucu ülke başkanı İmpech edilmesi yönünde bir teklif Muhaliflerden meclise sunulmamıştır.

Bu süreç de çok sakin geçmemiş hatta gerilim azalacağına daha da artmıştır. Genelde Battalgazinin sunduğu yasalar meclis tarafından kabul edilmemiş ve ülke içindeki kutuplaşma uç boyutlara varmıştır.


1.c- Muhalifler İktidara Geliyor


Bütün bu gerginlikten sonra ülke yine son derece gergin bir başkanlık seçimi yaşandı, lakin bu seçim bir ay önceki seçimle kıyaslanamayacak kadar demokratik geçti, yine münferit fake ve ölü dirilmeleri yaşandıysa da sistematik kullanıma yönelik emareler görülmemiştir. Bu seçimin kazananı Muhalif Sesin adayı olan TH başkanı İmhotep1907 dir. Muhalif Ses içinde yer alan iki partiden bu defa geçen dönem aday göstermeyerek ÇTP adayını destekleyen TH başkan adayı göstermiş ve ÇTP, TH nin başkan adayını desteklemiştir. Bu da iki parti için de ender rastlanan bir siyaset etiğine uyma olarak tarihe geçmiştir. Bu seçim döneminde Muhalif Ses grubu, MHC yönetimini şeffaf bir şekilde ülkeyi yönetmemekle ve halka bilgi vermemekle suçlamış ve propaganda sürecinde halka sadece şeffaflık vaadetmiştir.


1.d- Türkiye İçin En Şeffaf Dönem


İmhotep1907 büyük çoğunluğu Muhalif Ses üyelerinden oluşan bir hükümet kurmuş ve hızla göreve başlamak istemiştir, fakat, devlet şirketlerinin ve Merkez Bankasının teslimi geçikmiş ve hedeflenen hızda çalışmalara başlanılamamıştır. Bu dönemde ülke adına alınacak bütün kararlar halka danışılarak, makalelerle düzenli olarak şirket dökümleri halkla paylaşılarak geçmiştir. Sık sık halk oylamasına gidilmesi de bu dönemin akılda kalan özelliklerinden birisidir.



2- Lazokrasi Kurulurken


2.a- Unutulmaz Nisan Seçimleri


Bu dönem yaşanan bütün bu devrim niteliğindeki gelişmeler ülkede bir karşı devrim hareketi başlatmış ve bu karşı devrim hareketi Milletvekili Seçimlerinden pek de demokratik olmayan, ölü diriltmesi, yurtdışından seçmen getirilmesi ve multi hesap kullanımı yöntemleriyle %37.5 çoğunlukla 1. parti konumuna yerleşmiştir.

Bütün yapılanlara rağmen kişilerin göz göre göre bu kadar anti-demokratik yöntemlerle seçim kazanılması Muhalif Ses grubunu rahatsız etmiş ve bu rahatsızlığını ilk kez Ertugrul Han halihazırda yürütmekte olduğu İç işleri bakanlığından istifa ederek ve ülkeyi terk ederek belirtmiştir. O sırada kendisinin de bilmediği tek şey ise e-Türkiyenin kaderini değiştirecek bir kelime kullanmakta olduğudur. "Yaşasın Lazokrasi" Ertugrul Han'ın istifa makalesinin son cümlesidir. Ve ardından istifalar çığ gibi gelecek ve bütün bakan istifalarında son cümle "Yaşasın Lazokrasi" olacaktır. Bakanların istifa etmesinin üzerine bir de ülke başkanı İmhotep1907 aleyhine karşi devrimcilerin impech teklifinde bulunması bardağı taşıran son damla olmuştur.


2.b- Viva Lazocracy Msn Grubu


Ertugrul Han'ın istifa makalesinde Ertugrul Han'a destek çığ gibi büyümüş ve herkes Yaşasın Lazokrasi diyerek bu desteği ifade eder hale gelmiştir. Bu kişilerin katılımı, TH ve ÇTP yöneticilerine ve mevcut hükümete de eklenince sayı o tarihlerdeki e-Türkiye için inanılmaz boyutlara ulaşmıştır. Bu kişilerle iletişimi kolaylaştırmak ve anlık bilgi paylaşımı sağlayabilmek için QaNaS tarafından Viva Lazocracy adıyla anılacak olan Lazokrasi Msn Grubu kurulmuştur. Ve artık grubun bir adı vardır. "LAZOKRASİ"


2.c- Çine Hicret


Bütün bu kişiler ülkenin terkedilmesi gerektiği konusunda hemfikirdir. Bütün Lazokratlar en ideal ülke olarak Çin'i seçerler ve Çinde ilk Lazokratik Şirketler kurulur. Bütün Lazokratlar birer ikişer Çine gitmeye başlarlar fakat ilk yerleşmeden sonra Lazokratlar Çine alışamamış ve çeşitli ülkelere dağılmışlardır. Bu dönemde uzun vadede haberleşmenin önemi artmış ve QaNaS ve Teknik562'nin uğraşları sonucunda Lazokrasi Forumu kurulmuştur. Ve bütün kararlar, oy çokluğuyla Lazokrasi Forumunda alınır olmuştur.


2.d- Lazokratik Edebiyatın Doğuşu ve Merkez Came

Daha sonra Lazokratlar anavatanlarından gönüllü sürgünleri sürecinde kültürlerini ve dinlerini unutmamak için çeşitli faaliyetlere giriştiler.

Bu dönem Lazokratik Merkez Camesinin kurulduğu ve Ertugrul Han'ın, İmam Ertugrul Han Gazi olarak adlandırıldığı dönemdir.

Aynı dönem içerisinde Lazokratik Şairler ortaya çıkmış ve Lazokratik Şiirler kaleme almaya başlamışlardır, bu şiirler makaleler halinde gazetelerden yayınlanmıştır. Steoks isimli TC başbakanı bu durumdan epey muzdaripdir, çünkü Lazokratik şiirler genelde politik niteliktedir ve mevcut yönetim lehine bir politika yapmamaktadır.

Lazokratik Şairlerin en bilinenleri Lapsekos, Imhıtep1907 ve Eldarion Sionnodeldir. Ki Atisun hakkında Eldarion Sionnodel tarafından yazılan güzelleme sonrasında, Atisun bir daha kamuya açık yerlerde Lazokratlar aleyhinde konuşurken görülmemiştir.


2.e- İsyanlar Dönemi


Bu döneme mütakip TC için ayaklanmalar çağı olarak adlandırabileceğimiz bir dönem yaşanmıştır.

Bu ayaklanmalar sürecinde ülkenin en üyük düzenli gücü olan Lazokratlar bütün kudretleriyle sürgün edildikleri ülkelerini savunmaya akın akın dönmüşler. Ve goldlarının son damlasına kadar ülkelerini bu süreç içerisinde olabildiğince muzaffer çkarmaya çalışmışlardır.

Bütün tarih ekolleri o dönemde Lazokratik müdahale olmasaydı ülkenin çok daha büyük zararlar göreceği ve belki de yıkılacağında hem fikirdir.

Bu savaşlardan en çok akılda kalanı Büyük Makedonya Savunmasıdır, bu savunma savaşın bitimine yaklaşık 30 dakika varken ve duvar -120 k civarında sabitlenmişken yapılan bir karşı saldırı sonrası, önce savaşı kaybetmemek ve ardından, nefesi kesilen ve bu tarz bir karşı saldırı karşısında şaşkın düşmanı sınırlarımızdan atma şeklinde özetlenebilecek bir taktikle yapılmış ve Tarihin şanlı sayfalarında yerini almıştır. Bu savunma Lazokrasinin askeri gücünün ne kadar koordineli olduğunu ve bu koordinasyon sayesinde son dakikalarda savaş kazanabilecek kudrete haiz olduğunu da ispatlamıştır.

Bu isyanlar dönemi atlatıldıktan sonra Lazokratlar ülkeden tekrar ayrıldılar ve gönüllü sürgünlerine çeşitli ülkelerde devam ettiler. Came faaliyetleri ve Şiirler bu dönemde de devam etmiştir.


2.f- Sürgünde Siyaset


Ülkelerindeki seçimlerde bu dönem içinde hiç bir partiyi desteklemeyen Lazokratların içinden bireysel olarak oy vermeye TC ye gelenler olmuştur.

Fakat Teokratlarla gelişen ilişkiler çerçevesinde Lazokratlarn toplu halde İtalyada oy kullandıkları görülmüştür.

Bu dönem DHC ile Lazokrasinin yani ülke içindeki iki muhalif unsurun da birbirlerine en yakın olduğu dönemdir. Lazokrasinin ezilen ülkelere yardım etmesi, işgal edilen ülkelerin yanında savaşlara katılması DHC tarafından kendisine karşı bir yakınlık doğmasına neden olmuştur.


Yine aynı dönem içerisinde Lazokrasi uluslararası faaliyet gösteren bir grup haline gelmeye de başlamıştır.

International Lazocratic Comunity isimli msn grubu kurulmuş ve bir çok ülkenin başkanı, dış işleri bakanı, savunma bakanı ve milletvekilleri bu grubun üyesi halini almıştır. Hatta ileride bu gruptaki kişilerin TC yanında savaşırken görüldüğü de sıklıkla rastlanan bir durum haline gelmiştir.


2.g- Lazokrasiye Katılım Artıyor


Lazokrasinin ayrıldığı dönemde ülke içinde var olan kaos ortamı bütün bu süreç boyunca devam etmiştir. Ülkedeki kısır döngüden kurtulmak isteyen vatandaşlarımızın bir kısmıda özellikle isyanlarda Lazokratların vatan müdafası için yapmış oldukları çalışmalardan sonra Lazokrasiye katılmak için Lazokrasinin önde gelen simalarına pmlerle başvurular da bulunmuştur.

Bu başvuruların sayısının artması sonucunda bir Lazokrasiye hazırlık şeklinde kurulan, Lazokratik Yeni Üyeleri Hazırlama Kampı ki Boot Camp olarak da anılmıştır, hizmete girmiş ve bu grubun üyelerinin çoğu ilerleyen günlerde Lazokrat olmuştur.


Lazokrasi Üye Alımı
Grup yönetiminin, gruba başvurucak üyelerden beklentileri ise ;


✪ Grubun uygun gördüğü avatarı kullanmak
✪ Grubun belirlediği şirketler altında çalışmak
✪ Her akşam belirlenen operasyonlara katılmak
✪ Grup üyeleriyle sorunsuz iletişim sağlamak

|| About of Lazocracy ; http://tinyurl.com/lazocracy || http://tinyurl.com/lazocracygroup



Zappa Ve Sbhttn 'e teşekkür ederim