eTr Orduları Yazı Dizisi : Lazokrasi
4MaeLReoSTa.ftw
Saygıdeğer eTr halkı bu yazıdizisinin son makalesi son olmasının makalelerin beklenen ilgiyi bulamaması kaynak eksikliği gibi sıralanabilir.
Son olarak Lazokrasi...
Lazokrasi Savaş Grubu
Lazokrasi, şuanda mevcut 117 üyeye ve tek kill q7 vuruş gücü 3244355 full ff 400 milyon civarı vuruş gücüne sahip bir Türk askeri grubudur. Grubun amacı eRepublik'in en zevkli yanını yani toplu vuruşun getirdiği hazzı yaşamaktır. Grubun kuruluşu, 23 Mayıs 2009 seçimlerinde fake oylara tepki gösteren Ertuğrul HAN'ın demokrasi buysa yaşasın Lazokrasi demesiyle ortaya çıktı ve Ertuğrul Han, Mamado ve Zappa önderliğinde 20 günlük periyod içinde askeri ve ekonomik düzenini kurduktan sonra iletişim düzenini de geliştirerek dünyanın tanıdığı uluslararası bir organizasyon haline geldi. Bugün geldiğimiz noktada kuruluşundan 3 sene geçmiş olan bu birlik bir takım kayıplar ve eklenenlerle hala eRepublik'in en önemli askeri birliklerinden biridir ve böyle de kalacaktır...
Ertugrul Han'ın İstifası ve Lazokrasi isminin ilk defa telaffuzu...
Mevcut gelişmelerden sonra, yapılmış ve yapılacak olanların anlamsız olacağından hareketle Çağdaş Türkiye Partisi'nde ki görevimden, İç İşleri Bakanlığı ve hükümetteki görevimden istifa ediyorum.
Artık Türkiye ile hiç bir bağım kalmamıştır.
Yaşasın Lazokrasi
Lazokrasi Tarihi
To foreign readers, It's history of 'legendary' Lazokrasi(also known Lazocracy) military force and economical, social group. Thanks for your understanding and voting.
1. Bölüm Lazokrasinin Kuruluşundan Önce Türkiye
Lazokrasinin isim olarak kuruluşu daha yakın tarihe de dayansa ilk olarak Lazokrasiyi kuran kişilerin bir araya geldiği gün Lazokrasinin kuruluşu olarak çeşitli tarih ekolleri tarafından kabul edilmektedir. Bu görüşe katılmasak bile Lazokrasi tarihini anlatırken kuruluştan öncesini de anlatmayı Halkımızın neden kuruldu sorusuna yanıt vermesi için uygun bulduk.
1.a- Lazokrasi Kurulmadan Önce e-Türkiyenin İçinde Bulunduğu Sosyo-Politik Ortam
Ülkemizin duraklama günlerine başladığı ve ilk kez toprak verdiği günü yad etmeden Lazokrasinin neden ortaya çıkma ihtiyacı duyduğunu açıklamamız olanaklı değildir. Bu nedenle o günlere dönüp gece saat 04 dolaylarına gitmemiz yerinde olacaktır.
Ülkemiz o sırada şu anda Yunanistana ait olan toprakların tamamında ve İsrailin tamamında hakimiyeti olan, bir ülkeydi, çeşitli azınlık milliyetçisi eylemler görülüyor ve azınlıklara mensup halklar dönem dönem isyan ediyorlardı. Yine bu isyanlardan biri olarak baktığımız bir isyandan yaklaşık 2 saat sonra başka bir bölgede yine isyan başladı,bunu takip eden günlerde bu isyanlar sürecekti.
Daha düzenli orduya geçme çalışmaları sonuçlanmamış ve lojistik ikmal hatları da düzene sokulmamıştır. Bu durumda o dönem Adalet Bakanlığı yapan Eldarion Sionnodel dönemin Başkanı İnverusdan devlet cephaneliklerinin şifrelerini almış ve yaklaşık 3 gün süren bu savaşlar boyunca cephaneliklerden silah dağıtımını çoğunlukla tek başına yapmıştır. Bu nedenle silah dağıtmak için uyanık olduğu bir gece saat 4 de yunan cephesinde Thrace bölgesinde (yanılmıyorsam) yaşanan konuşmalara şahit olmuştur. O gece e-Türkiyenin 2 mareşalinden birisi ablası nişanlanacağı için, gündüz erkenden, pek de stratejik olmayan bir saatte savaşmak zorunda kalmış ve cephenin stratejik yükü diğer mareşalimizin sırtına yüklenmiştir. Buna mütsavaşın akiben diğer mareşalimiz de savaşın son saatlerinde vurabilmek için uyumuş ve malesef o gece bitiminden yaklaşık 15 dakika sonra uyanabilmiştir. O gece ülkemiz yaklaşık 1200 damage ile bir savaş kaybetmiş ve Yunanistan bağımsızlığını kazanmıştır. O savaşda halkımızın yardımlarıyla alınan yüksek kalite silahları ve bağışlarla gelen goldları, msn grubundaki en yüksek damage vuracak kişi olan Teknik562 vurmuş ve bu damagelerin her biri 190ın altında duvarı etkilemiştir. O gecenin bir diğer unutulmaz şahsiyeti de son saniyelerde sinirinden duvara çıplak elle vuran ibrahimerol dur.
Bu savaşın halkımızda çeşitli sorulara neden olduğu ve bu sorulardan birinin neden sadece 2 adet meraşalimiz var olduğu o günlerde İsrail cephesinden de gelen haberler üzüntülüdür. North District savaşını kazanan isyancılar da bağımsızlıklarını ilan etmiş ve İsrail yeniden kurulmuştur.
1.b- Muhalefetin Bir Araya Gelmesi
İsyanların bitimine mütakip. Ülkede hatalı yönetim olduğunu düşünen kişileri bir araya getirmek için Çağdaş Türkiye Partisi Başkanı Eldarion, Turkuaz Hareketin başkanı Tarudan bir randevu talebinde bulunmuş ve bu talebi olumlu karşılanmıştır. Bu buluşmanın ardından Eldarion Sionnodel ülke başkanlığına aday gösterilmiştir.
Seçim çalışmalarına yön vermek amacıyla muhalefeti bir araya toplayacak bir Msn kanalı kurulmuş ve bu kanala Muhalif Ses adı verilmiştir. Muhalif Ses kanalında bir araya gelen ÇTP ve TH yetkilileri seçim faaliyetlerini birlikte götürmüşler ve büyük yolsuzluk iddialarıyla gündemi bir anda değiştirmişlerdir. Bu yolsuzluk iddiaları çeşitli kanıtlarla desteklenmiş ve halkın bir kısmı bu iddiaların doğru olduğuna inanmıştır, fakat küçük de olsa bir kısmında delillerin yetersiz olduğu ve iddiaların ispatlanamadığı, gerçek dışı olduğu yönünde görüşler belirtilmiştir. Bu iddiaların kamuoyuyla paylaşılmasından sonra gerçekleştirilen Milletvekili seçimlerinde ÇTPve TH nin toplam vekilleri bütün meclisin %75ini oluşturmaktadır.
Milletvekili seçimlerinden sonra gerilim sürekli artmış ve son derece gergin girilen başkanlık seçimlerde, ölülerin dirilmesi, çeşitli fake hesapların oy kullanması ve yurt dışından oy gelmesi gibi, anti demokratik yöntemler kullanılmıştır. İki tarafda karşı tarafın bunları yaptığı ve kendisinin yapmadığını iddia etmiştir. Bu seçimlerin kazananı Battalgazi olmuştur. Battalgazini başkanlıktan düşürülmesi yönünde muhalif ses msn grubunda tartışılmış ve bunun ülkeyi kaosa sürükleyeceği yönündeki görüşün ağır basması sonucu ülke başkanı İmpech edilmesi yönünde bir teklif Muhaliflerden meclise sunulmamıştır.
Bu süreç de çok sakin geçmemiş hatta gerilim azalacağına daha da artmıştır. Genelde Battalgazinin sunduğu yasalar meclis tarafından kabul edilmemiş ve ülke içindeki kutuplaşma uç boyutlara varmıştır.
1.c- Muhalifler İktidara Geliyor
Bütün bu gerginlikten sonra ülke yine son derece gergin bir başkanlık seçimi yaşandı, lakin bu seçim bir ay önceki seçimle kıyaslanamayacak kadar demokratik geçti, yine münferit fake ve ölü dirilmeleri yaşandıysa da sistematik kullanıma yönelik emareler görülmemiştir. Bu seçimin kazananı Muhalif Sesin adayı olan TH başkanı İmhotep1907 dir. Muhalif Ses içinde yer alan iki partiden bu defa geçen dönem aday göstermeyerek ÇTP adayını destekleyen TH başkan adayı göstermiş ve ÇTP, TH nin başkan adayını desteklemiştir. Bu da iki parti için de ender rastlanan bir siyaset etiğine uyma olarak tarihe geçmiştir. Bu seçim döneminde Muhalif Ses grubu, MHC yönetimini şeffaf bir şekilde ülkeyi yönetmemekle ve halka bilgi vermemekle suçlamış ve propaganda sürecinde halka sadece şeffaflık vaadetmiştir.
1.d- Türkiye İçin En Şeffaf Dönem
İmhotep1907 büyük çoğunluğu Muhalif Ses üyelerinden oluşan bir hükümet kurmuş ve hızla göreve başlamak istemiştir, fakat, devlet şirketlerinin ve Merkez Bankasının teslimi geçikmiş ve hedeflenen hızda çalışmalara başlanılamamıştır. Bu dönemde ülke adına alınacak bütün kararlar halka danışılarak, makalelerle düzenli olarak şirket dökümleri halkla paylaşılarak geçmiştir. Sık sık halk oylamasına gidilmesi de bu dönemin akılda kalan özelliklerinden birisidir.
2- Lazokrasi Kurulurken
2.a- Unutulmaz Nisan Seçimleri
Bu dönem yaşanan bütün bu devrim niteliğindeki gelişmeler ülkede bir karşı devrim hareketi başlatmış ve bu karşı devrim hareketi Milletvekili Seçimlerinden pek de demokratik olmayan, ölü diriltmesi, yurtdışından seçmen getirilmesi ve multi hesap kullanımı yöntemleriyle %37.5 çoğunlukla 1. parti konumuna yerleşmiştir.
Bütün yapılanlara rağmen kişilerin göz göre göre bu kadar anti-demokratik yöntemlerle seçim kazanılması Muhalif Ses grubunu rahatsız etmiş ve bu rahatsızlığını ilk kez Ertugrul Han halihazırda yürütmekte olduğu İç işleri bakanlığından istifa ederek ve ülkeyi terk ederek belirtmiştir. O sırada kendisinin de bilmediği tek şey ise e-Türkiyenin kaderini değiştirecek bir kelime kullanmakta olduğudur. "Yaşasın Lazokrasi" Ertugrul Han'ın istifa makalesinin son cümlesidir. Ve ardından istifalar çığ gibi gelecek ve bütün bakan istifalarında son cümle "Yaşasın Lazokrasi" olacaktır. Bakanların istifa etmesinin üzerine bir de ülke başkanı İmhotep1907 aleyhine karşi devrimcilerin impech teklifinde bulunması bardağı taşıran son damla olmuştur.
2.b- Viva Lazocracy Msn Grubu
Ertugrul Han'ın istifa makalesinde Ertugrul Han'a destek çığ gibi büyümüş ve herkes Yaşasın Lazokrasi diyerek bu desteği ifade eder hale gelmiştir. Bu kişilerin katılımı, TH ve ÇTP yöneticilerine ve mevcut hükümete de eklenince sayı o tarihlerdeki e-Türkiye için inanılmaz boyutlara ulaşmıştır. Bu kişilerle iletişimi kolaylaştırmak ve anlık bilgi paylaşımı sağlayabilmek için QaNaS tarafından Viva Lazocracy adıyla anılacak olan Lazokrasi Msn Grubu kurulmuştur. Ve artık grubun bir adı vardır. "LAZOKRASİ"
2.c- Çine Hicret
Bütün bu kişiler ülkenin terkedilmesi gerektiği konusunda hemfikirdir. Bütün Lazokratlar en ideal ülke olarak Çin'i seçerler ve Çinde ilk Lazokratik Şirketler kurulur. Bütün Lazokratlar birer ikişer Çine gitmeye başlarlar fakat ilk yerleşmeden sonra Lazokratlar Çine alışamamış ve çeşitli ülkelere dağılmışlardır. Bu dönemde uzun vadede haberleşmenin önemi artmış ve QaNaS ve Teknik562'nin uğraşları sonucunda Lazokrasi Forumu kurulmuştur. Ve bütün kararlar, oy çokluğuyla Lazokrasi Forumunda alınır olmuştur.
2.d- Lazokratik Edebiyatın Doğuşu ve Merkez Came
Daha sonra Lazokratlar anavatanlarından gönüllü sürgünleri sürecinde kültürlerini ve dinlerini unutmamak için çeşitli faaliyetlere giriştiler.
Bu dönem Lazokratik Merkez Camesinin kurulduğu ve Ertugrul Han'ın, İmam Ertugrul Han Gazi olarak adlandırıldığı dönemdir.
Aynı dönem içerisinde Lazokratik Şairler ortaya çıkmış ve Lazokratik Şiirler kaleme almaya başlamışlardır, bu şiirler makaleler halinde gazetelerden yayınlanmıştır. Steoks isimli TC başbakanı bu durumdan epey muzdaripdir, çünkü Lazokratik şiirler genelde politik niteliktedir ve mevcut yönetim lehine bir politika yapmamaktadır.
Lazokratik Şairlerin en bilinenleri Lapsekos, Imhıtep1907 ve Eldarion Sionnodeldir. Ki Atisun hakkında Eldarion Sionnodel tarafından yazılan güzelleme sonrasında, Atisun bir daha kamuya açık yerlerde Lazokratlar aleyhinde konuşurken görülmemiştir.
2.e- İsyanlar Dönemi
Bu döneme mütakip TC için ayaklanmalar çağı olarak adlandırabileceğimiz bir dönem yaşanmıştır.
Bu ayaklanmalar sürecinde ülkenin en üyük düzenli gücü olan Lazokratlar bütün kudretleriyle sürgün edildikleri ülkelerini savunmaya akın akın dönmüşler. Ve goldlarının son damlasına kadar ülkelerini bu süreç içerisinde olabildiğince muzaffer çkarmaya çalışmışlardır.
Bütün tarih ekolleri o dönemde Lazokratik müdahale olmasaydı ülkenin çok daha büyük zararlar göreceği ve belki de yıkılacağında hem fikirdir.
Bu savaşlardan en çok akılda kalanı Büyük Makedonya Savunmasıdır, bu savunma savaşın bitimine yaklaşık 30 dakika varken ve duvar -120 k civarında sabitlenmişken yapılan bir karşı saldırı sonrası, önce savaşı kaybetmemek ve ardından, nefesi kesilen ve bu tarz bir karşı saldırı karşısında şaşkın düşmanı sınırlarımızdan atma şeklinde özetlenebilecek bir taktikle yapılmış ve Tarihin şanlı sayfalarında yerini almıştır. Bu savunma Lazokrasinin askeri gücünün ne kadar koordineli olduğunu ve bu koordinasyon sayesinde son dakikalarda savaş kazanabilecek kudrete haiz olduğunu da ispatlamıştır.
Bu isyanlar dönemi atlatıldıktan sonra Lazokratlar ülkeden tekrar ayrıldılar ve gönüllü sürgünlerine çeşitli ülkelerde devam ettiler. Came faaliyetleri ve Şiirler bu dönemde de devam etmiştir.
2.f- Sürgünde Siyaset
Ülkelerindeki seçimlerde bu dönem içinde hiç bir partiyi desteklemeyen Lazokratların içinden bireysel olarak oy vermeye TC ye gelenler olmuştur.
Fakat Teokratlarla gelişen ilişkiler çerçevesinde Lazokratlarn toplu halde İtalyada oy kullandıkları görülmüştür.
Bu dönem DHC ile Lazokrasinin yani ülke içindeki iki muhalif unsurun da birbirlerine en yakın olduğu dönemdir. Lazokrasinin ezilen ülkelere yardım etmesi, işgal edilen ülkelerin yanında savaşlara katılması DHC tarafından kendisine karşı bir yakınlık doğmasına neden olmuştur.
Yine aynı dönem içerisinde Lazokrasi uluslararası faaliyet gösteren bir grup haline gelmeye de başlamıştır.
International Lazocratic Comunity isimli msn grubu kurulmuş ve bir çok ülkenin başkanı, dış işleri bakanı, savunma bakanı ve milletvekilleri bu grubun üyesi halini almıştır. Hatta ileride bu gruptaki kişilerin TC yanında savaşırken görüldüğü de sıklıkla rastlanan bir durum haline gelmiştir.
2.g- Lazokrasiye Katılım Artıyor
Lazokrasinin ayrıldığı dönemde ülke içinde var olan kaos ortamı bütün bu süreç boyunca devam etmiştir. Ülkedeki kısır döngüden kurtulmak isteyen vatandaşlarımızın bir kısmıda özellikle isyanlarda Lazokratların vatan müdafası için yapmış oldukları çalışmalardan sonra Lazokrasiye katılmak için Lazokrasinin önde gelen simalarına pmlerle başvurular da bulunmuştur.
Bu başvuruların sayısının artması sonucunda bir Lazokrasiye hazırlık şeklinde kurulan, Lazokratik Yeni Üyeleri Hazırlama Kampı ki Boot Camp olarak da anılmıştır, hizmete girmiş ve bu grubun üyelerinin çoğu ilerleyen günlerde Lazokrat olmuştur.
Lazokrasi Üye Alımı
Grup yönetiminin, gruba başvurucak üyelerden beklentileri ise ;
✪ Grubun uygun gördüğü avatarı kullanmak
✪ Grubun belirlediği şirketler altında çalışmak
✪ Her akşam belirlenen operasyonlara katılmak
✪ Grup üyeleriyle sorunsuz iletişim sağlamak
|| About of Lazocracy ; http://tinyurl.com/lazocracy || http://tinyurl.com/lazocracygroup
Zappa Ve Sbhttn 'e teşekkür ederim
Comments
pirinç savar
PİRİNÇ
pirinç savar savar pirinç
emek kokuyor , tebrikler başarılar devamını bekliyoruz : )
çok güzel bir çalışma tebrik ederim.
bunu insan okuyacak, keşke 2-3 bölümde vereydin
daha kimse kufur yazmamis xdxd
reserved
reklam alinir
reserved
Belgesel tadında çok güzel olmuş fakat lazokrasinin bugünüde olsaydı güzel olurdu
+v
teşekkürler
Bazı sorulara cevap yazayım 🙂
Neden sadece 2 adet meraşalimiz var?
O dönemde bir Q5 Silah 1 Gold civarındaydı ve bir vatandaşın bu silahlar ile vurması imkansızdı. Mareşal olan arkadaşların devletin kaynakları ile savaştıgını düşünüyorduk. Devlet herkese eşit olmak zorundaydı ama olmuyordu...
"Turkuaz Hareketin başkanı Tarudan" diye bir ifade var. Birincisi o dönem Turkuaz hareket yoktu. ANTU CUMHURİYET PARTİSİ vardı. Tam emin degilim ama başkanında Imhotep1907 olması lazımdı.
"Bu buluşmanın ardından Eldarion Sionnodel ülke başkanlığına aday gösterilmiştir."
Bunamadıysam başkan adayı olarak Ertugrul_Han'ı aday gösterdik diye hatırlıyorum. Eldar'da olabilir ama sanki Ertugrul'du...
"ölülerin dirilmesi, çeşitli fake hesapların oy kullanması ve yurt dışından oy gelmesi gibi"
O dönem karşı ekip dedigimiz kişilerden bize yukarda yazılan gibi bir suçlama gelmemiştir. Bu suçlamaları biz karşı taraf için yaptık. Bize göre hem fake oylar kullanıldı hemde dışardan oy geldi. Battal ile sonrasında reelde defalarca buluştuk fakeleri hiçbir zaman kabul etmedi ama o dönemde Macarlarla olan ikili lişkilerinden dolayı macarlardan çok destek geldigini kabul etti ki bize göre buda etik degildi.
Bilmeyenlere; o dönemde seçimlerde hangi ülkede isterseniz oy kullanabiliyordunuz, vatandaşlık diye bir tanım yoktu...
V
Voted!
2 maraşal sevgili doktor eröl ve bakkal gaziden kimseye bişey düşmüyorduki .
lazokrasi kuruldu gelişti 13 . maraşalini yaptı ert 3 . maraşaline imza attı.
bence en önemli unsur lazokrasi için ekonomi ekonomisi sağlam olmayan her unsur göcer. biz her zaman ekonomik olarak oyuna adapte olmayı başardık
şu anda bize karşı gösterilen olumsuz tutumlar olumsuz gibi gözüksede bizim için yararlılığı gün geçtikçe ortaya daha net çıkıyor . şayet etürkiye ile senkron hareket etmiş olsak dg satmamız olanaksızlaşıp ekonomik bir buhrana girmemiz söz konusu olabilirdi.
ama artık ekonomik çökmenin hiç bir zaman olmayacağını görmek güzel
artık günde 1 milyar damage çıkarabiliyoruz ve bunun karşılığı ekonomik olarak 1000 goldu geçmekte
en son iransavaşında görüldüğü gibi
burdan bir kere daha bu bayrağı takmış olmanın onurunu yaşamış herkese bir kere daha teşekkür ediyorum
yav sen hala orada mısın...
benim ekonomi bakanlığı yapmadan önce bir sürü ülkede org. hesaplarımda, onlarca şirketim olduğunu bilen birisisin... doğru mudur?
4 aylık görevim sonunda param olmadığını bilen de sensin, doğru mudur?
---
bu görevim sırasında, halen kullanılmakta olan merkez bankasını kuran benim, doğru mudur?
(bir hatırlatma; o dönemde bir ülkeyle bir aylık askeri anlaşmanın maliyeti 100 altındı. savaş açmanın maliyetini hatırlamıyorum amao da baya vardı... arada yunanistan'a da savaş açıldı bir kaç yüz altın karşılığında)
yukarıdaki ve onların dışındaki masraflara rağmen, göreve başlarken sıfırdan aldığım kasayı, o dönemki komik nüfusa rağmen 4. ay sonunda;
800K'dan fazla TRY (0.01 kur vardı o dönemde, yaklaşık 8K altına denk bir para idi),
kurulum maliyeti 4K gold olan kamu şirketleri,
ve 1000 küsür gold ile size (totalde 13-14K'ya eşdeğer varlık ile) sizin bakanınız nomoi'ye devreden benim, doğru mudur?
bir aylık iktidarınızdan sonra, bankadaki altının çoğunu eriten,
bankadaki paranın 500K'sını kendi bankanıza aktarıp sonraki iktidara devretmeyen, o paraya çöken,
o para ile tank ve gold alıp, kurduğunuz askeri grubu besleyip büyüten siz değil misiniz?
anlattıklarım doğru mudur? değilse neresi eğridir buyur söz sende?
Doktor diğerlerrine cevap verirdim ama "bankadaki paranın 500K'sını kendi bankanıza aktarıp sonraki iktidara devretmeyen, o paraya çöken" bu sözünden sonra vazgeçtim. Bunun tamamen yalan oldugunu biliyorken yüzün kızarmadan nasıl yazıyorsun şaşırıyorum...
buyur düzelt o zaman reyiz... doğrusu nedir biz de bilelim...
eşçinsel doktor her zaman iyi olduğun konulari taktir ederim . ekonomi konusunda bu oyunda tek arkama bakmayacağım adamsın . ama o dönem ki hatalarıda kabul et bakkala sen müsade ettin oda cıvıttı .230k da o ilken sen maraşal oldun senden sonraki kişi 40 k da idi yanılmıyorsam .
doktor allahını seversen eritmek ne la ag siz demedinizmi silah paralarını bankadan alın 500k paraya 4000 bin q5 silah oluyordu .
bu silahlarla bizmi vurduk milletmi . kendi masrafımızı kaç kere millete yükledik
hatırlıyonda devletin şirketinden bastığım q5 silahları sizin dönemde . biz dost olmadığımızada yardım yapıyorduk . ki sana en son beybibomda da yaptık
la arkadaş 5 sene evvelde bu dava vardı hala kapatamadınız. alan aldıysa aldım evet demiyor aldı diyen ahada gördüm belgeside bu aldı demiyor her iki tarafta kazanı karıştırıp duruyor. kazan karıştırmayı bırakında biraz su durulsun.... artık emekli olun şu oyunda, hala sen mareşaldin ben devlet şirketi kurdum yok bilmemne falan filan.
yahu battal'a ben niye müsade etmeyeyim... posta mı koyayım seçilip başkan olmuş adama...
bankadan aldığı borç paraları da zaten ben duyurdum... ödedi mi ödemedi mi hatırlamıyorum...
onun dışında; seçimi sizin aday aldığında bankayı devretmeyelim diyince, evvelden davranıp bankanın, KİT'lerin şifrelerini ben verdim yine sizin bakana...
ondan sonra; o 500K'nın neden sonraki hükümete verilmediğini, neden el konulduğunu siz açıklamalısınız...
bir de silah muhabbetini tam bilmiyorum, muhtemelen oyunu bıraktığım döneme denk gelmiş olabilir... detaylı açıklarsanız şahsen memnun olurum...
amerikalıların geldiği zamanı hatırlamıyonmu . yunanı özgürleştirmek için 5 k gold bütçe hazırlayıp 15 k zarar ettikleri haftayı hatırlamadınmı . 500 k nın hiç bi kuruşunu hükümete sormadan harcamadık .. bakkalın getirdiği indolu piçlere q5 silah verdik q2 lerle savaştılar. senden devletin kit q5 ini alıp silah bastığımı hatırlamıyonmu senin öz ag bişey demiyorum
Doktor senin çalıştırdıgın devletin şirketlerinde, battalgaziye günlük 500 lira maaş veren yönetici kimdi. Ki o dönem 1 gold 30-40 lira arasındaydı. Bir gün mü çalıştı- Bir ay mı çalıştı orasını bilmiyorum.
El konulan par konusuna gelince o dönemde de düzenli açıklama yaptık daha sonrada el konulan paraların tamamı o dönemlerde bizden olan - olmayan tüm başkanların izniyle kullanıldı. Savaşlarda kaullanılan paralardan sonra (emin degilim) 350.000 lira kadar para anlaşma ile tekrar devlete teslim edilmiştir. o zamanki başkanı hatırlamıyorum, hatırlayan vardır mutlaka...
ben devrettiğimde bir gold 100-110 arasındaydı...
ondan sonra da 2 ay devam ettim zaten, hesabım fp nedeniyle banlanınca da oyunu bıraktıydım... o dönemde de gold 30-40 değildi...
ayrıca; ben kitleri inverusun döneminde yeni ekonomi bakanı burak_soz (alicesur'a devrettim), sadece MB'yi yönetiyordum... inverus'ta sonra bir dönem de battal yönetti ülkeyi yanlış hatırlamıyorsam, daha sonra siz kazanınca seçimi MB'yi de nomoi'ye devrettim zaten...
hülasa benim kitlerle ilgilendiğim dönemde kimse öyle uçuk maaşlarla çalışmadı. hatta house skillindekileri dünya piyasasına göre ucuza çalıştırdım...
bahsettiğiniz 500 try muhabbeti gibi bireşy vuku bulmuşşa dahi benim dönemimde olan bir olay olmasa gerek...
mamadonu aktardığı olaydan hatırlarsın 🙂 neler gördük neler şu garip dünyada
neler olmuş la burda.
ilk bölüm için iyi bir makale
evlatlarımı melayıke gıbı yansıtmısın
V
m kızıltoprak ve canavur diyecektin sanırım 😃
Doğru o zamanki hesaplarımız mkiziltoprak, canavur ve Ertugrul_Han'dı...
V
hail lazokrasi !
Eh işte çatpat genelde doğru bi makale olmuş
Oha böyle yazı dizisi vardı da ben nasıl kaçırdım : D devam et usta sen tarih konusunda da aklına takılanlar eksikler felan olursa ben de yardım ederim böyle bi ekaynak güzel olur.
Lazokrasi est imperare orbi universo!
Successfully transferred 35 item(s) to 4MaeLReoSTa.ftw. bayıs yapın adama emek var
Viva Lazokrasi!!
Çok güzel yazmışsın. O zamanlar gerçekten çok eğlenceliydi. Msn grubunda sohbet durmazdı.
ben anlatayım lazokrasi tarihini.
oyunun daha başlarıydı. v1 yeniydi öyle düşünün.
bunlar ta o zaman kurulmuşlardı oyunun başına. inanılmaz fazla feyk yapıyorlardı ve ne 10 altın limiti vardı ne bişey. level 6 olunca (şu an kadar hızlı olmuyodun ama iki üç gün mü ne sürüyordu) 5 altın kazanıyordu yeni feyk. hop al sana onlarca yüzlerce q5 şirket.
bir ara zappa dünya ekonomisinin çoğunu yönetiyordu. o kadar zengindiler.
bunun bitmesi gerekiyordu çünkü oyun artık serpilmişti. gerçek bir ekonomiye benzeyecek kadar çok oyuncu vardı artık. ve bu oyunculara yer kalmıyordu. bu kadar feyk yapan adamlara karşı bir şey yapmanın imkanı yoktu çünkü.
o zaman tam üretim 10 kişi ile oluyordu. 9 kişi ya da 11 kişi olduğunda %10 üretim kaybediyordun. bu da kar marjını çoğu demek. neyse, düşünün bu ortamda adamlar mesela teknik 50 60 son level şirket sahibi oluyordu. düşünün 5 tane ev şirketi, 10 tane taş, 10 silah, 20 demir, ekmek yarrak kürrek.
maaş vermiyorsun vs.
ha bu arada bunlar kendileri feyk falan yapmıyorlardı. bilmemkim erdoğan diye bir adam vardı tayyibin akrabası olduğunu iddia eden LOL. bu tarz lavuklar feyk yapar işçi çalıştırır bunlar da onların altınlarını aklarlar ve bedava iş gücü sahibi olurlardı.
oyunun bitmemesi için lazokrasi ve bunların polonyalı benzerlerinin bitmeleri gerekiyordu.
admin bitirdi.
şimdi aç köpek gibi damage satıyorlar.
murat rüyaların adamısın harbi 🙂 yukarda belirttiğin gibi 10 kişi ile üretim artıyordu şirketi 10 kişi tutabilmek için sürekli online olman gerekiyordu . dediğin gibi dünya ekonomisini yönet kal bide fake kas 🙂 ultra süper bir insan gerekir .ayrıca geri zekalı belli senin neden paran hiç olamayacağı bizim gibi adamlar 1 sikili adammı çalıştırır .
bilen bilir benim şirketlerde üst (sikil) adamdan başka birşey olmazdı . sen millete gereksiz gereksiz laf yetiştirirken biz onun yerine bug arıyorduk . avel
ag 5 altın ne la 5 altın için fakemi kasılır . şirket 50 gold kar ederken hesap riskemi atılır gerçe nerden bilsin garip hiç olmamışki
ama en doğru lafın dünya ekonomisinin çoğunu yönetiyordu .
dünyaki
demirin 100 de 55 i
buğdayın 100 de 60 i
elmasın 100 de 55 i
odunun 100 de 80 i
ekmek 100 de 30
silah 100 de 80
ev 100 de 90
bu yukardakiler bende olanlar dı 🙂
bi dönem stok furyası başlamıştı herkes stok yapıyordu
bi orgum vardı garanti bankasımı halkmı bişeydi perma ban yediğinde tek başına dünyadaki ekonominin 100 de 20 si idi
admin hala neden banladığını bilmiyor. orgu banladı beni banlamadı benide banla diyorum cevap yok
orgdan yazıyom araştırıyoruz diyor neden soruyorum illegal diyor . e kardeş bu org bana ait beni neden banlamadınız senle bağlantı yok ana hesabımla org arası günlük en az tranfer 250 gold
ama bulamadılar 🙂 ag piçleri
sonra nah size para
güzel abicim para birimlerinin ayrı olduğu, her skill in farklı maaş aldığı, işe aldığın adamı çıkarırken %10 kayıp riski olduğu, her orgun aynı cinsten bir şirket kurabildiği bir ortamda bana söyleyin teknik sen vs. gibi adamlar bu şirketleri nasıl yönetiyordunuz. bir ara 10 şirkete bakıyordum online sürem en az 6-7 saat oluyordu.
bunu yapabilmenizin tek nedeni var, emre erdoğan, stanko gibi adamların yaptığı feykleri sizin şirketlerde çalıştırması. oyunun şu anki haliyle sıfırdan başlasın herkes, günlük ekmek parasını zor çıkarırsınız.
o donem harbi 20 saat onlineydik zevkliydi ispanyadaki şirketler düzenliydi standart işçiler vardı girer çıkarlardı . kıvançı 2010 da tanıdım kıvançın bana zerre faydası olmamış aksine zararı olmuştur . kıvançdan zırnık alacan çoook zor . ama bi şekilde kandırıyordu milleti . emre erdogan sizin guruptandı yanılmıyorsam sonradan tövbe edenlerden oda zate fazlada oynamadı
üretimin önemli olduğu yerde 20 fakenin 1 q5silah üretemediği yerde fakemi çalıştırılır
q5 şirkette fakemi çalışır ürettiği maliyeti karşılamıyor
4 sikil bile çalıştırılmaz
benim şirketlerde +7 altı adam kim görebilmiş
fakeleri şirkete sok çıkar değermi
q5 ekmek şirketi 50 gold günlük kar ediyor kalk fake kas akıl mantık işimi
alipoyraz hanilçe tövbe etti bi sen etmedin
ama bug vazgecemediğimiz bişey
Murat bir ara skypa gelde o dönemi hakkaten sana anlatayım. Dünya piyasasına fake ile filan hakim olamazsın. Dogrudur fakelerde vardı şirketlerde çalışan ama onların çalışma amacı farklıydı. Ciddiyim adam gibi gel sor anlatayım.
+
Birde kişilerin şirketlerde ücretsiz çalıştırılarak köle gibi kullanıldıgını yazmışsın ya, Lazokrasi avatarı takan tanıdıgın tüm kişilere sor içlerinden biri "benim emegimi Lazokraside yediler, hakkımı vermediler" desin, hesabımı veririm, bu kadar da samimiyim...
var panpan hatice
ne kölesi feyk çalıştırdınız diyorum. vaktinde benim de çok sevdiğim bir "ortak" vardı. yüksek skill feykleri satıp para kazanıyodu siz de severdiniz hani ekonomi bakanlığında birlikte çalıştığım. bir gün oyunun çet kanalında özelden göndereceği şeyi açıktan göndermişti de öyle çözmüştüm. yüskek skill feykleri çalıştırıyodunuz. ayırca feykler ile to da yapıyodunuz. hatta sen daha mkızıltoprak ile niki ile son olarak banlandığında benimle kavga ediyorduuz "bu kadar modem mi açılır kapanır bu adam evli işi gücü" var diye. bi yemin etmediğiniz kalmıştı. dedim proxy diye bir şey var, bu sefer yalakalarınız millete feyk öğretiyorsun diye saldırmıştı. ahaha oyunun en boktan ama en eğlenceli dönemiydi. insanların bir oyunda size yanaşsın diye ne kadar orospu çocukluğu yapabileceğini gördüğümde epey şaşırmıştım. alenen hak yiyip sonra o haklarla ağalık taslayodunuz. şu an bu kanallarınız epey kapandı. admin sayesinde. bu yüzden artık damage satmaya mecbursunuz. çünkü siz ekonomi üzerine bir oyunda kurallar dahilinde oynayıp başarılı olabilecek kadar ne zeki ne de dürüstsünüz. klasik sağ cenah hak yiyen ağa modeli.
bug ile feykin ahlaki farkını da bi söylerseniz çok iyi olacak.