Basurlular (Tarih Dersi)

Day 4,497, 03:51 Published in Turkey Russia by Remove The Token amk


Basurlular tarihin görüp görebileceği en pis, en çile dolu, en acılı yaşama maruz kalmış olduğu, oturma problemleri yaşamalarından ötürü yerleşik hayata geçememiş, meme yapan her şeyle aralarının çok kötü olduğu bir topluluktur.

Tarihte sahneye çıkışları tam olarak saptanamamıştır. Tarihte neden var oldukları da tam olarak anlaşılamamıştır. Bokuyla kavga eden insanlar bunlar. Bir millet düşününki hiçbir işte muvaffak olamasınlar, götlerinden çıkan boku bile götlerini kasarak birkaç hamle aracılığıyla tuvaletin deliğine salıversinler. Ömürlerinin büyük kısmı acıyla geçsin ama ağız tadıyla bir adana yiyemesinler.

Şimdi bu da önemli bir konu, benim bildiğim adana dediğin urfa'dan acı olamaz. Urfalılar daha çok acı yiyor. Bir kere isot, abraham sweetvoice a.k.a saver from pimps her çiğ köfte yoğuruşunda kafasına girip çıkan merminin verdiğinden daha acı verici düzeyde biber atıyor içine aq. nasıl adana o zaman daha acı olur? sofistike olsa tamam amk. sonuçta bu adamlar da boş değil, güneşe ateş ediyorlar.

Konumuzdan sapmayalım, temel beslenme kaynaklarını lif ve çorba üzerine şekillendiren basurlular, savaşlara giderken ishal olmaları sebebiyle atın üzerinde sıça sıça giderlermiş. Canları yandıkça inlediklerinden, atlar bunları deh diye algılayıp daha hızlı hareket edermiş ve bam. Ortaya tez giden atın boku seyrek düşermiş sözü çıkmış. Halbuki bok attan değil basurlulardan geliyor ve düşmüyor anam babam düşmüyor. İttiriyorsun, kasıyorsun, kesiyorsun ve bırakıyorsun.

Bu basurlular bu illetten kurtulup rahat bir yaşama, artık bizde yerleşik yaşama adapte olalım demişlerse de olmamış. M.S. 30 yılında isa'nın huzuruna bir elçi gönderen basurlular, kısa süreli çözüme ulaşmışlar. Dokunduğu körü iyileştiren, sakatı ayağa kaldıran isa buna da çözüm bulmuş lakin basurlular kronik basurları sebebiyle 1 yıl gibi bir sürede tekrar hastalıklarıyla cebelleşmişler. Yetmez gibi götlerinden çıkan boku da tutamaz hale gelmişler. İsa bu kadar çok sayıdaki bir grubun hepsini parmaklamayı da kabul etmemiş zaten. Düşündüm de yorucu olur hakikaten.

Neyse bu basurlular yıkılmış ama nasıl? Kahırlarından. Tüm dünyaya veba geldi, çiçek hastalığı geldi, bize gele gele mayasıl geldi diyerek, son bir çare umuduyla götlerine acı kavun sokarak intihar etmişler.

O gün bugündür, nerede bir basurdan muzdarip hasta görsem, basurlular devleti aklıma gelir ve kahrolurum.

Ya basur, bize de düşe düşe acı kavun mu düştü??