Planlamacılar Niçin Kaybetmeye Mahkumdur? - Ekonomi Dersi

Day 1,309, 08:59 Published in Turkey Turkey by Murat Eryanmaz
İyi günler T.rkler ve azınlıklar

Kapitalizmin gelişmemiş olduğu bir ülkeden geldiğimiz için sürekli devletten bir şeyler bekleyen vatandaşlarımız var. Birçoğunun serbest piyasa dinamiklerinden haberi yok. Fiyat kontrolü talep edeni var, TRY'nin değerini arttırmaya çalışan var, ithalat vergisini savunan var. Var oğlu var. Şimdi, mantık terk olmayan arkadaşlara bunların niçin fasa fiso olduğunu anlatmaya çalışacağım.


TRY'yi suni olarak değerlendirmek





Birinci konu örneğimiz bu makale. Arkadaşın dediklerini önce bir özet geçelim:

"Elimizdeki altınları satışa çıkarıp altının değerini düşük tutmaya çalışalım. Piyasadan mümkün olduğunca altın almayalım."

Şimdi, arkadaşın zaten "şuan terk" olması bize zeka kapasitesi hakkında bazı doneler sağlıyor. Ama olsun, yine de ciddiye alıyoruz; çünkü böyle düşünen çok insan var.

Altının ucuz olması kime yarar? Altın almak isteyen kişilerin. Peki kimin işine yaramaz? Oyunun başında olup level altınlarını satarak emtia (silah, ekmek) almak isteyen kişilerin. Altın ne kadar pahalı olursa, emtia fiyatları bu kişi için o kadar düşük olur. Bir altın sattığında yüzlerce lirası olur ve bununla günlük vuruş hakkını doldurur. Kısacası, altının ucuz olması kiminin işine gelir, kiminin gelmez.

Peter Schiff Reyiz'i tekrar etmek gerekirse, ideal olarak Giselle Bundchen'in benimle çıkması gerekir. Ama acaba bu Giselle için ideal olacak mıdır?

Bu bölümü geçelim. Piyasada altının ucuz olması ne demek? Altın satmak isteyenlerin almak isteyenlerden daha fazla olması demek. Tersi de geçerli. Yani ortada bir komplo varmış gibi davranmanın bir lüzumu yok. Altın fiyatı, insanların tercihlerinden başka bir şeyi yansıtmaz. Bu arkadaş altın satın almak istediği için böyle yazıyor, çünkü amacı şirketini genişletmek. Maalesef, kredi sonsuz değildir, tasarrufa bağlıdır. Demek ki son değişikliklerden sonra herkes yatırım yapmak istiyor, altın satmak değil almak istiyor, bu da yatırım maliyetini (yani altın fiyatını) arttırıyor. Altın almayı zorlaştırıyor.

Neyin peşinden koşuyorsunuz arkadaşım? Bu ortamda suni olarak altının değerini düşük tutmanın amacını geçtim, imkanı var mıdır?


İthalat Vergilerini Yüksek Tutmak





Econ101 terk birçok arkadaşımızın savunduğu bir şey. Neymiş, piyasadan altın eksiliyormuş. Peki bedavaya mı eksiliyor o altın? Hayır, adam mal veriyor, onun karşılığında altın çekiyor. Peki bu malı fahiş fiyata mı veriyor? Hayır, tam tersine adam ithalat bariyerine rağmen, yani herkesten fazla vergi vermesine rağmen, listeye girecek kadar ucuza satıyor bu malı. Yani ne oluyor? Altın karşılığı ucuza mal satın alıyoruz. Bunu kim yapmak istemez? Var mı aranızda böyle bir akıl küpü?

Ha, yerine ve zamanına göre yüksek ithalat vergisi savunulabilir de, kardeşim, şu an vakit kıtlık vakti. Tüketim kapasitesi, üretim kapasitesinden fazla. Niye altın karşılığı ucuz mal almayalım? Var mı bir açıklamanız?


Fiyat Kontrolü





Konu örneğimiz tabii ki bu arkadaş. Allah'tan bu sevdadan vazgeçti. Fiyatı niye o belirliyor, nasıl belirliyor belli değil. Sorduğumda, "çok karmaşık hesaplamalar" kullandığını iddia etmişti ama bir açıklama getirmiş değil. Nasıl oluyor da, yüzlerce insanın kendi menfaatlerini düşünürken yaptıkları hesaplamadan daha iyi bir hesaplamayı tek başına yapıyor, bilemiyoruz.

Yapabilse bile, kapitalizmle geç tanışmış, hatta hiç tanışmamış bir ülkenin evlatları olarak, fiyatın ne olduğunu anlayabilmiş değilsiniz sanırım. Fiyat arz ve talebin bir sonucudur. Nasıl mı?

$ Diyelim elimde 100 tane sigara var. Fiyatı 3 lira olarak belirledim. Bir baktım ki 3 liradan satmaya kalktığımda elimde 20 tane sigara kalıyor.

$ Tekrar 100 sigaram var. Bu sefer fiyatı 1 lira olarak belirledim. Bir baktım ki daha akşam olmadan bütün sigaraları satmışım.

$ Tekrar 100 sigaram var. Bu sefer fiyatı 2 lira olarak belirledim. Bir baktım ki akşam tezgahı kapatmama doğru elimde 1-2 sigara kalmış.

Demek ki bu piyasada sigaranın denge fiyatı 2 lira.

Aynısını kendi şirketiniz için de düşünebilirsiniz. Başarılı satış politikası elinizdeki her ürünü bir an önce satmak değildir. Bugün 200 tane tank mı koydunuz piyasaya, o zaman başarılı satış politikası ertesi gün elinizde 3 5 adet tank kalacak kadar, yani neredeyse hepsini satacak kadar bir fiyat belirleyebilmiş olmaktır. Ne hepsini bir an önce satmak (çünkü düşük fiyat koyduğunuzu gösterir), ne de tümümün çakılı kalması (yüksek fiyat koyduğunuzu gösterir) başarıdır. Başarı, hepsine yakın bir miktarı satmış olabilmektir.

Fiyat kontrolleri işe yaramaz, çünkü herkesi kontrol edemezsin. Edebildin diyelim, bu sefer ya kıtlığa (düşük fiyat), ya da çakılı mala (yüksek fiyat) neden olursun. Bırakın herkes doğru fiyatı kendisi bulsun.

Bazıları çok mu fiyat kırıyor? İyi o zaman tüketici kazanır... Konu mankeni arkadaşımızın tek amacı, tüketici artı değerini üreticiye aktarmaktır.


Devletin Tank Üretmesi





Konu mankenimizi önce bir okuyalım.

İddiasına göre devlet 4-5 TRY maliyet ile silah üretebilirmiş. Walpole cevabını vermiş zaten de, diyelim ki hesabı doğru. Devlet gerçekten 4-5 TRY'ye silah üretebiliyor olsun. Bunun sıradan insanlar için maliyeti nedir?

$ Devlet bu şekilde iş piyasasını baltalar. İş gücü havuzundan insan eksilttiği için maaşlar, dolayısıyla da fiyatlar artar.

$ Vergi denen saçmalık devam eder.

$ Devletin ne yaptığından, ne maaş verdiğinden kimsenin haberi olmadığı için parayı çarçur eder. (Ekonomi bakanlığında ilk çalışmaya başladığımda, devlet şirketlerinde zamanın parasıyla 2 altın maaş alan adam vardı. Maaşını düşürünce kızıp gitmişti.)


Özet:

Vergileri düşürün (ithalat da dahil). Fiyat kontrolü, fiyat karteli gibi saçmalıkları talep etmekten vazgeçin. Elinizde milyonlarca TRY var. Tank falan üretmeyin, piyasanın ucuz olduğu anları kollayın ve piyasadan alın. TRY'nin değerini yüksek tutmaya çalışmayın.

Hayırlı bölme işlemleri dilerim,
Meryanmaz