Her Kimin Umrundaysa Dikkatine

Day 1,273, 19:03 Published in Turkey Turkey by Sade_vatandas

Bir mücadeledir sürüp gidiyor, her iki taraf da anlaşılamamaktan yakınıyor. Kime sorsanız haklı, o zaman kim haksız?

Fake hesaplar bizim aylardır yıllardır "en büyük" sorunumuz. Bir türlü gitmiyorlar başımızdan. Neden gitmediklerini de anlayabilmiş değil kimse. Peki kaç kişi fake hesaplarla mücadele etmeye çalıştı acaba? Ticket yollamayı bile bilmeyen insanlar var, olabilir, bilmemek ayıp değil tabi ki... Daha da vahim olan ise fakelerle mücadele edilmesini umursamayanlar var ya da TR'dekilerden bana ne diğer ülkelerdekiler banlansın diyenler... Kimse iğneyi kendine batırmıyor, çuvaldızı ise savuruyor maşallah. Hükümet ise fake ile mücadele etmek için bir yol bulmak bir yana onlardan nemalanmanın peşinde. Bunu yaparken göz ardı ettiği ise fake hesaplardan en çok canı yanan halk. Bir yanlışlık var, hükümet halkı mı temsil ediyor yoksa fake hesapları mı? Fake çalıştırarak ucuz üretenlerden herkes şikayetçi ama devletin umurunda değil, benim görevim değil diyor. Halkın feryadlarına aldırış etmiyor ama fake hesaplardan yararlanmak için yasa çıkartıyor. Bu ne kadar doğru bir davranış? Fake hesapları kabullenmiş desek, bu durum fake karşıtı olmak için engel değil. Fake hesaplarla mücadele edilebilir. Fake avcıları teşvik edilebilir. Demek ki hükümet fakeleri kabullenmekle kalmamış, onları bağrına basmış. Peki neden?

Piyasadan TRY çekmek gerekliymiş, hükümetin planı bu. Kasada ne kadar çok TRY olursa piyasadan o kadar eksilmiş olacak, böylece TRY değerlenecek diye düşünüyorlar. Vergiyle çektiğin 1 TRY için oyuncular bot aracılığı ile piyasaya 9 TRY sokuyorlar. Bunu nereden biliyoruz, çünkü KDV %10. Demek ki devlet bot alımlarından 100k TRY piyasadan çekmiş olsa 900K TRY bot tarafından pompalanacak içeriye. Bot ile alış-veriş yapmayanlardan çekilen TRYlerin ekonomiye katkısı ne kadar peki? Hiç. Bunu nereden biliyoruz, çünkü zaten zamanında oyuncular tarafından stoklanan TRYler var. Sen ne kadar çeksen de piyasadan, zamanında ucuz stoklamış olanlar TRY azıcık değerlendiği anda tekrar darbe vuracaklar. Land alınsa, MPP yapılsa, TRY ile şirket de açılsa botun piyasaya pompaladığı TRYleri piyasadan yok etmenin imkanı YOK.

Piyasaya müdahale etmek olanaksız. Ama diyelim ki devletin gelire ihtiyacı olduğu için para çekilmesi lazım. Zaten 1 hafta gibi kısa bir sürede bütün MPPleri rahatlıkla yenileyecek kadar vergi geliri oluyor. Devletin başka ne gibi bir ihtiyacı var ki? Orduya kaynak lazım diyelim. FiRatrak'a devletin para karşılığı ekmekleri (orduda kullanılmak üzere) komünden satın almasını ve komünü marketle uğraştırmamasını teklif ettiğimde bana "ordu özerk, bizimle alakası yok" demişti. Ama birkaç gün sonra devlet kasasından tank alımları yapıldığına şahit oldum. Hatta orglarda problem var deniyordu, org dedikleri devlet orgu. Biz deyince özerk olan ordu ne çabuk devletin parçası oldu acaba? Bu saatten sonra da aynı şekilde suyunuza gitmem. Ben elimi uzattığımda yalanla geri çevrildim.

Komünlerinden başka hiç bir güvenceleri olmayan oyuncuların karşı duruşlarına aldırmaksızın, tamamen yardımlaşma ve iyi niyet üzerine kurulu temiz düzenlerine çomak sokmayı bilenler lütfen fake hesaplarla döndürülmeye çalışılan çarklara alet olmayı bıraksınlar. "Devletin gelire ihtiyacı var, para çekmeye ihtiyacı var" gibi kimsenin yemediği bahanelerin ardına sığınanlar en başta ülke başkanının gereksiz yere cephelerde şov amaçlı yaktığı altınlara yansınlar. Sizler hero tabelalarında boy gösterip reklamlarınızı yaparken, biz diğer tarafta 2 ekmek daha fazla nasıl paylaşırız diye kafa yoruyoruz. Siz "vurmayın" deyip en önde cephelere atlarken düşünmediğiniz halkın ihtiyaçlarını biz o komünlerde emek vererek çıkarmaya çalışıyoruz. Devletle alakası yok dediğiniz orduyu kendi siyasi rant kapınız haline getirmeye çalıştığınızın farkında olmadığımızı mı sanıyorsunuz? Özerk diye kurulan orduyu siyasi emelleriniz uğruna paravan olarak kullanıp, millete dağıttığınız ekmek silahlarla güvenlerini satın almaya çalışmaktan vazgeçin.

Bu yasaya sırf hükümete şirin gözükmek için hayır oyu veren vekiller varsa onlara da yazıklar olsun diyorum. Bu zamana kadar mevki için, para için, güç için vs. bu hakereketleri yapan çok adamlar geldi geçti. Şimdi ise hiçbiri yok, çünkü bu geçici hevesler sizi mutlu etmeyecek. Şu pek de gerekli olmayan oyuna devam etmeyi gerektirecek tek şey muhabbet, biz bunu komünlerle başardıysak bizim suçumuz ne? Sizler "madem komünler bu şekilde işleyemiyorsa kapansın bana ne" deme basitliğini gösteriyor olabilirsiniz. Ancak bizim muhabbetimiz size de yeter, biz sizi ne dışlıyoruz ne de gözardı ediyoruz. Para için, mevki için, birilerine yaranmak için komün işletmiyoruz. Keyif almak için yardımlaşıyoruz, paylaşıyoruz, muhabbet ediyoruz. Sizin bir çoğunuz gibileri gelip geçti buradan, belki siz de yarın burada olmayacaksınız ama eğlenmeye çalışanlara engel olmanız hiç de hoş karşılanacak bir durum değil. Oyunun basit bir parçası olan tıklamalarınız, insanların keyfini kaçıracak düzeye ulaştığında durmayı bilin. Sonra yine "ah bir babyboom olsa ne güzel olur" diye yolunu gözlediğimiz oyuncular bırakıp gittiklerinde çok geç olacak.

Özellikle TürKo ile ilgili belirtmem gerekir ki sizin "Komünlerin zararını karşılıyoruz" diyerek bizi parazit yerine koymaya çalışmanıza mı yanayım yoksa zararımızın asıl sebebini zaten ortadan kaldırmadığınıza mı? Siz sanıyorsunuz ki Komün olmanın gerektirdiklerini sağlamak için vergiyi iade etmek yeterli. Komün adını verdiğimiz yapılar para kullanmadan, marketle ilgilenmeden işleyişlerini sürdüren oluşumlardır. Min maaşın 7 lira olduğu bir ortamda (diyelim ki) 1 liralık vergiyi iade etmek Komünün markete mal sürme zorunluluğunu ortadan kaldırmaz. Bu durumu söz konusu şartlar altında telafi etmek olanaksızken nasıl olur da "Komünlerin zararını karşılıyoruz" deme rahatlığı içerisine girersiniz? Hangi zararı karşılıyorsunuz? Verdiğiniz zararı kim karşılayacak?

Özet: Kaş yaparken göz çıkarsanız "en azından kaşımız sağlam" diyeceğiz de ne kaş kaldı ne göz.

Not: Daha önce "Yazmayacam" dedim, çok da direndim ama sözümde duramadım. Bunun için mahçubum.