Yeni Mevlid

Day 3,191, 07:11 Published in Turkey Turkey by Doc.Dr.Erol

Yurdu halkı her kim ol evvel ana
Her işi asan ede Allah ona

Millet adın zikredelim bir kere
Vacip oldur cümle işte Türklere

Şevk ile «Türküm» dese bir dem lisan
Dökülür cümle hüzün misli hazan;

ismi pâkin pâk olur zikreyleyen
Her murâdâ erişir «Türküm» diyen

Mağra devri anda evler vâr idi;
Türk yetişkin başkalar barbar idi.

Kim ki hakkı sevdi ikrar eyledi:
Dil, yazı, ev.. Cümle ol vâreyledi.

Rehberi irfan olan Türkü tanı
ilk koşan o ilk sapâna hayvanı.

Ger dilersiz bulasız oddan necat
Can verin tek isteyin Türke hayat.

Ey azizler işte başlarız söze:
Bir vasiyet kılarız illa size

O! vasiyet kim derim her kim tuta
Misk gibi kokusu canlarda tüte.

Genç nesil irfanı müzdat eylesin
Halka ersin halkı irşat eylesin.

Halka anlatsın ki Türktür tacidar.
Türke Türk kaldıkça imkân, hamle var.

Haktaâlâ çün yarattı Türkü ilk.
Dedi: Üç kıt'ada olsun olan mülk

(Mustafa) nurunu alnına kodu
Bil (Kemal) in nurudur bu nur dedi.

Kıldı nur ilk Türkün alnında karar.
Kaldı anın ile nice rüzgâr.

Gayrisiyle Türkte oldu böyle fark
Nura garkoldu bu yüzden garbü şark

Kim ki Türke bâş olur hasmın kırar
Bilki ol nur etmiş alnında karar

İşbu nur ile olur gafil reşit
Hânü hakan bay gedâ cümle şehit

Ermek üzere Mustafanın nuruna
Hamle eyler can verir yurt uğruna.

Bir alnından bir alma kaydı ol
Cengizin Timurun alnındaydı ol

Fatihin alnında raksan oldu
Sanma hiç bir anda noksan oldu ol

Erdi umman üzre Hayreddine
Yine oydu yine oydu yine ol

Her büyük alnına nur-u şehap
Türke her zülmette meş'al, mahtap

Mümkünü yok başka kavme aline
Gezdi işbu nur alından eline

Geçti böyle nice ay nice sene
Vakt erişti Bin sekizyüz seksene

Geldi çün ol rahmeten lil âlemin
Gitti nur anda karar etti hemin

Ger dilersiz bulasız oddan necat
Mustafayı ba Kemal'e esselât

Ol Zübcyde Muştalanın ânesi
Ol sedeften doğdu ol dür dânesi

Gün gelip oldu Rızadan hamile
Vakt erişti haflaü eyyam ile

Muştalanın gelmesi oldu yakin
Çok alâmetler belirdi gelmedin

Zulmet içre kaynayıp gitmişti Türk
Sanasın ol nuru kaybetmişti Türk..

Dedi gördüm ol habibin ânesi
Bir aceb nur kim güneş pervanesi

Berk urup indi yatağa nagehan
Gökleredek nur ile doldu cihan

Nurdan bir parmak açü bahredek
Oldu Asya kıt’ası birden döşek

Piri tarih tuttu elden yat dedi
Gökle bir gök bayrak hali vâr idi

Tatlılaşü birden umman sulan
Hcrbiri bir yıldız almış tuğları

Zatar oldu allı serden geçtiler
Atları ummânı birden içtiler

Yer kesilmiş suyu geçti ordular
Birden etrafımda növbet durdular

Bildim anladım ki ol halkın beyi
Eyledi tasmim cihana gelmeyi

Doğrulup yerden şehitler saf saf
Kabe misli kıldılar evim levaf

Yarılıp çıktı dıvardan nagehan
Geldi üç hatun bana oldu ayan

Çevre yanıma konup konuştular
Mustafayı birbirine muştular

Biri Yavuz, biri Fatih biri Timur ânesi
Dediler eşsiz bunun dürdanesi

Bu senin oğlun gibi kadri ccmil
Bir anaya vermemiştir ol Çelil

Muştalanın Mustafası doğmada
Müjde kim Türkün atası doğmada.

Bu gelen Türk'ün yeni imkânıdır
Bu gelen insanların insanıdır.

Ger dilersiz bulasız şevkü nccât
Mustafayı bâ kemale esselât

Der Zübeyde çünkü vakt oldu tamam
Kim vücudc gele ol hayrülenam

Susadım gayet hararetten kati
Eyledim ret cam dolusu şerbeti

Kupkuruydu bende ol lahza ağız
Geldi Temris etti ikramı kımız

İçtim anı oldu cismin nûra gark
Nûr ile beynimde yokdu zerre fark

Geldi bir bozkurt ayağıyle reyan
Arkamı sıvâdı kuvvetle hemân

Seyrederken dört yanım hayranü lâl
Şemsin emsâli tulu etti Kemal

Türk elinde ruhlar oldu şâdüman
An olup eşya bile bulmuştu can

Cümle zerratı vatan etti seda
Çağnşuben dediler ki merhaba

Merhaba ey yâr merhaba
Merhaba ey baş halâskâr merhaba

Merhaba ey Türklüğün matlubu sen
Mprhaba ey milletin mahbubu sen

Merhaba ey canı canan merhaba
Merhaba ey derdi derman merhaba

«Merhaba ey asi millet melcei»
Merhaba ey inkılâplar menşei

Gözleri göz alnı hem bedri münir
Ey kamu düşmüşlere sen destigir.

Ey gönüller derdinin dermanı sen
Padişaha karşı halk fermanı sen

' Ger dilersiz bulasız şevkü necat
Can verin tek Türke ram olsun hayat

Çünkü doğdu tarihin bir tanesi
Cümle fatihler olup pervanesi

Birbirine müjdeleyü her melek
Raksa girdi şevkü şâdmdan felek,

Şevk ile yahşiye döndü her yaman
Hayrete düştü Zübeyde ol zaman

Gördü gitmiş ol havatin kimse yok
Görmedi oğlun tazarrû laldı çok

Artacaktı büsbütün derdi yası
Gördü kim bir köşede Türk atası

Kırmızı bir bezde görmüş bir beyaz
A'nı takbil i'le kılmış serfiraz

Debreşir dudakları söyler kelam
Anlıyamazdım ne derdi ol hümam

Kulağım ağzına verdim dinledim
Söylediği sözü ol dem anladım

Derki, ey bayrak yüzüm tuttum sana
Milletim gelsin hemen benden yana

Halka bağlayıp gönülden himmeti
Der idi «vâ Milleti vâ Milleti.»

Halka verdi tıfl iken eyyamını
Sen kocaldın anmıyorsun namını

Ger dilersiz bulasız halktan necat
Atatürk'e Atatürk'e esselât

Doğduğundan geçti beş on yıl zaman
Kargalardan hıfzedem derdi hemen

Dayısının tarlasında baklayı
Memleketten kara kuvvet kovmayı

Ol zamandan eylemiş talim meğer
Mustafayı Harbiyeye verdiler

Hâzırolsun millete imdat için
Hırsa geldi orda istibdat için

Uykusuz kaldı hürriyet aşkına
Tam erişti orda millet aşkına

Namını hakketti tam buldu Kemal
Aklına koymuştu labüt ihtilal

Gün begün ol ilmine ilm ekledi
Hizmet üzre tam zamanı bekledi

Sabrı Eyyub üzre sabretti müdam
Ta ki gün gelsin ve vakt olsun tamam

Ger dilersiz bulasız şevkü necat
Azmedin de Türke ram olsun hayat

Ehli iz'an farkedü'ben şaşalar
Harba girdi Tal'at Enver paşala

Kahra soktu nara koydu milleti
Padişahın yoktu zerre kıymeü

Topla zırhlıyla revan oldu yola
Girmek üzre üç hasım İstanbul'a

Hasta inan Türk'ü kahra geldiler
Vahü eyvah Seddibahre geldiler

Almanı Osmanlısı âmirlerin
Şaşurûben düştüler acze hemîn

Mustafa mîri alaydı ol zaman
Sabrı bitti fiyle başvurdu heman

Türk olan tam Türk olan tek âmir o
Türk eriyle mucizata kadir o

Bîkararlık ellere tasmim ona
Ettiler hem orduyu teslim ona

Baş bulunca aslen oldu her nefer
Türk kazandı en sonunda tam zafer

Sanma ibret aldılar da kandılar
Sürdüler ordan ora kıskandılar

Vaktü saat ermemişti dinledi
Nerde bozgun varsa gitti önledi

Müttefikler pes dedi mağlup olup
Ali osmanın günü etti gurup

Son hafidi çıktı korkak hem deni
Padişahın en laîn en miskini

Döndü düşmanlar elinde bir kula
Üç hasım birden girip İstanbul'a

Şurda burda yok yere kan eyledi
Şehri masum Türk'e zindan eyledi

Ağlar oldu Türk olan büyük küçük
Cümlenin bahtı siyah boynu bükük

Bir seda yok diyebilsin doğrulun
Kcrbelâ efganı var Islanbulun

Bitti her şey zannedip kabrin eşen
Bitti her şey zannedip hainleşen

Payitahtın kaç münevver insanı
Bilmiyordu hangi kan Türkün kanı

Coştu mu her kudretin üstündedir
Düşmanı kahreylemek kastindedir.

Zerre toz kondurmıyan iymanına
Bir tek insan vardı halkı âşinâ

Eır siyah efkâra delmiş her kafa
Halkı hakla bir görürdü Mustafa

Tam zamandı ihtilâl intacına
Halk denen hakkın erip miyracına

Ger dilersiz bulasız oddan necat
Can verin tek isteyin halka hayat

Gel berü ey aşk oduna yanıcı
Kendüyü mâşûka âşık sanıcı

Dinle miyracı Kemali sen ayan
Aşık isen aşk oduna durma yan

Aşka ermişsen eğer şekvayı kıs
Bin dokuzyüz on dokuz onbeş mayıs

Vakti miyraç vuslatı halkın demi
Rehberi yok hem Bürâkı bir gemi

Hem kuşanmak istemez hülle kemer
Sırma rütbe oldu birden derbeder

Söktü birden vurdu ânı yerlere
lytibar halktı rütbe erlere

Bekliyordu halk onu bahtı siyah
Anlayuben hali ol bahri siyah

Dedi ulaş millete ya Mustafa
Muntazırdır anda eshabı cefa

Kimde kim aşkın nişanı vardürür
Akibet maşuka anı erdürür

Çalkanıp dört beş gün ol şahı harem
Geldi Samsuna hemen bastı kadem

Anladı kim bitti her şey arkada
Marifet halkın habibi olmada

Ger dilersiz bulasız şevkü necat
Can verin tek isteyin halka hayat

Mustafadan önce sultâna söven
Halkı hakla bir tutup her dem öven

Şehri terkle bir münasip dağ bulan
Halka âşık sulatana âsi olan

Erlere ol payitahtı bîhaya
Köhne devlet derdi: «Bâgî, eşkiya»...

Eşkiya ervahı karşı geldiler
Mustafaya izzet ikram kıldılar

Sânasm kim kan ve candan ses gelir
Hem Dadaldan hem Kozandan ses gelir

«Gel aman gel, gel aman er oğlu er»...
Coşturuben sazını «Köroğlu» er

Terceman ehli cefanın aşkına
Türkü söyler Mustafanın aşkına

Sultan hain Bey sapıtmış çete var
Vakit tamam fırsat tamam hoş geldin

İstanbul'dan riya müdara çıkar
Sen geldin orada hakka eş geldin

Israfilin suru sesin bu sabah
Emrindedir Yunus, Seyrani, Emrah.

Dağdadır ben gibi binlerce gümrah
Başını kaybeden halka baş geldin.

Köroğlu hayranın her eroğlu er
Emrinde bu millet dünya tepeler

Uzat parmağını çöksün tepeler
Oğlum ustam ağam hoş geldin.

Her biri kutluladı miyracmı
Dediler «Giydin saadet tacını»

«Yürü kim meydan şenindir bu gece
«Sohbeti türkân şenindir bu gece

«Ermedi evvel gelen bu devlete
«Kimse lâyik olmadı bu rifate

«Ruhu halka ermek üzre gel beri»
«Sahibi mevlût Süleyman Rehberi

«Rahı aşkda kim sakınır cânını
«Ol kaçar görse gerek cananını

Bîhurufü lafzü sayt ol ruhu halk
Mustafaya söyledi kim ver kulak

tyice bil mahbubû matlubun benem
Sevdiğin can ile mağbudun benem

Gi'ce gündüz durmayıp istediğin
Nola kim görsem cemalin dediğin

Gel habibim sana âşık olmuşum
Kendimi ben sana bende falmışım

Zâtıma mir'at edindim zatını
Bile yazdım adım ile adını.

Ol sevinçten sığmaz oldu kâbına
Hali arzetti yakın ahbabına

Dediler ey kıblei muhtacı halk
Kutlu olsun sana bu miyracı halk

Milletin olduğumuz devlet yeter
Hizmetin kıldığımız izzet yeter

Ger dilersiz bulasız oddan necat
Mustafaya Mustafaya esselât

Emri halkü hakkı intaç içre o
Kaldı gitti gayrı miyraç içre o

Rah ile rehber hemen kaynaştılar
Her cihetten düşmana ulaştılar

Mucizata döndü her bir arbede
Arşa emsal oldu ol Kocatcpe

Debredicek dudağın ol mâhveş
Deprenirdi gökte hem ay hem güneş

Harta üzre ol şuâmdan gece
iğne düşse bulunurdu ey hoca.

Sadrı nurundan karanlık giceler
Harbe yürürdü yiğitler kocalar

Doğduğu gün bahre dönmüş parmağı
Kastedermiş Akdenize varmağı

«Akdeniz! Bu, ilk hedeftir ordular!»
Ordular da kuş misali vardılar

Baş bulunca aslan oldu her nefer
Türke erdi lam zafer eşsiz zafer.

Düşmanından kurtarınca ulusu
Baktı hâle bu ulular ulusu

Baktı Türk'ün mülkü hem baptı harap
Anladı kim çare tekti inkilâp

Türkte kan iyman cesaret bibedel
Aldı garptan her ne var gerçek güzel

Kalkolup dîne dehalet eyliyen
Hırsına iymanı âlet eyliyen

Gaspeden halkın o gün neyse van
Bir takım âyet, hadis simsarları

Dini ihlâl eyliyorlardı heman
Ol laiklik öyle çıktı ol zaman
Din ve halk kalsın deyü salim beri

Her kesin vicdanı hür andan beri
Ger dilersiz bulasız oddan necat

Mustafaya Mustafaya esselât...
Gel berü ey sahibi aşkü vefa

Gel beni ey kalbi irfanü sefa
işbu firkat sözünü gûş edelim

Derd ile ah eyleyüp cûş edelim
Akıtalım gözümüzden yaşları

Tazelensin bağrımızın başları
Ağlayup anm için görmez olan

Milleti bir çehrede oldur gören
Her kim ol insan için yaş indire

Yaşı halkın cümle derdin söndüre
Adet olmuştu Celâle her seher

Bir haber salmak «Eyi hayrülbeşer»
Ağlayu ağlayu ol derdli Celâl

Saldı eshab içine bir gün melâl
Susalım biz söylesin Aşık Ömer

Kim bu vezn ile verilmez bu haber:
Yok gayri bizlere uyku dönek vay

Kime bel bağlıyak kime dönek vay
Vay amansız ecel alçak felek vay

Türklük yüreğini dağlasın gayri
Cihan da bizimle ağlasın gayri

Dereler denizler çağlar ağlayıp
En büyük en güzel en yiğit kayıp

Rabbim de göz yaşı dökmezse ayıp
Türklük yüreğini dağlasın gayri

Cihan da bizimle ağlasın gayri
Atan gitti millet başın sağ olsun

Ölümü devr açsın yeni çağ olsun
Dağlar birer birer yanar dağ olsun

Türklük yüreğini dağlasın gayri
Cihan da bizimle ağlasın gayri

Bakışları şimşek gibi çakardı
Yarını görürdü düne bakardı

Kürsüye çıktı mı arşa çıkardı.
Türklük yüreğini dağlasın gayri

Cihan da bizimle ağlasın gayri
Bizdendi sevinçi bizdendi derdi

Biz uyurduk o bizleri beklerdi
Uyudu nöbeti bizlere verdi

Türklük yüreğim dağlasın gayri
Cihan da bizimle ağlasın gayri

Dönmüş denizler göz yaşı tasına
Dünya ortak çıkmış Türk'ün yasma

Her evden bir ölü çıkmışçasına
Türklük yüreğini dağlasın gayri

Cihan da bizimle ağlasın gayri
Gitti her ocağın söndü alevi

Yeryüzü dediğin bir ölü evi
Cihan türbe olsa almaz bu devi

Türklük yüreğini dağlasın gayri
Cihan da bizimle ağlasın gayri

Kaybını yıldızlar bile bileler
Kırıla kanatlar düşe yeleler
Kurt kuş duyup cenazesin kılalar

Türklük yüreğini dağlasın gayri
Cihan da bizimle ağlasın gayri

Gök düşsün toprağa toza belensin
Gece mezarına yıldız elensin
Şehitler doğrulsun nöbet dolansın

Türklük yüreğini dağlasın gayri
Cihan da bizimle ağlasın gayri

Dünya hem kabr olur hem onu gömer
Yıldızlar kandildir semalar kemer
Sus boğulayazdm sus Âşık Ömer

Türklük yüreğini dağlasın gayri
Cihan da bizimle ağlasın gayri

Ruhu Türkten ta ebet ayrılmaya
Yoktu hacet bir vasiyet kılmaya

Tek halife tek münasip arkadaş
Millet ehliyetli hem seçmekte baş

Geldi derhal meclisi davet günü
İttifakla müntehaptı İnönü.

Vardı kürsüye yerini yerini
Hali gördü ol Atanın yerini

Derd ile ah eyleyüben ol zaman
Doldu meclisin içi zârü figan

Meclise nazırdı ruhu Mustafa
Bîhurûfü lafzü savt etti nida:

«Türkte cevher işledim yıllarca ben»
«Biliniz; her biriniz bir parça ben.

«Kalbolundum hep size hiç kalmadım
«Ölmedim ben ölmedim ben ölmedim

Her birin ruhu gün güş eyledi
Şevkü şâdiye erip cûş eyledi

Başka fanilerle farkı gördüler
înönünde Atatürk'ü gördüler...

Ger dilerseniz bulasız şevkü necat
Atatürk'e Atatürk'e esselât