Kursad TURK ile Röportaj... [Şubat 2016 Dönemi Üzerine]

Day 3,030, 06:52 Published in Turkey Turkey by aLmiLamm
Merhaba dostlar.

Şubat 2016 dönemi eTürkiye başkanı Kursad TURK ile dönemi değerlendirmek üzere bir röportaj yaptık. Öncelikle kendisine verdiği cevaplar ve samimi üslubundan ötürü teşekkürlerimi sunuyorum.

İşte Kursad TURK'un gözünden Şubat 2016 eTürkiye'si...





1- Dönem başını ve dönem sonunu göz önüne getirdiğinizde, 1 aylık süreci nasıl yorumlarsınız? Hakkıyla bu görevi yerine getirdiğinizi düşünüyor musunuz?

İlk sorunun cevabını yazmadan önce, beni röportaja uygun gördüğün için sana teşekkür ederim. Dediğim gibi başkanlık bitiminde bir makale yazmayı düşünmüyordum ama madem bu röportaj var bu da bitiş makalesi olarak düşünülebilir.

Dönem başı ve sonunu değerlendirdiğimizde 3000.gün savaşlarının da etkisiyle başlayan orijinal bölgelerimizi geri alma işi, benim dönem başladığında bitmişti. Yanlış hatırlamıyorsam ülke tamamen orijinal bölgelerini almıştı ben CP olduğumda. Sonrasında ise İran ile karşılıklı sonuçsuz bir savaş devam etti bir süre. Dönem sonu itibariyle de silinik durumda olduğumuza göre pek de başarılı geçtiği söylenemez benim dönemimin. Görevi yerine hakkıyla yerine getirip getirmediğime de karar verecek olan ben değilim. eTR vatandaşları bu hususu daha iyi değerlendirecektir. Ben kendi nam ve hesabıma diyebilirim ki, yeri geldiğinde uykumdan ve gerçek hayatımdan feragat ederek çalıştım. Yine kabinede bulunan arkadaşlarım da gecesini gündüzüne katıp çalışmamıza destek verdi ve hatta benim yetişemediğim yerlerde birçok işi yaptılar. Buradan TheBarbaRossa, BalamiRR, Bagaytug, Arslan Tegin, sbhttn, purebending ve Cihan.’a teşekkürlerimi sunuyorum.


2- Dönemin başlarında loglar sızdırıldı ve eTR de büyük tartışmalar cereyan etti. Bu olaylar kabinenizin de dağılmasına yol açtı. Logları sızdıran kişiyi tespit edebildiniz mi? Ve o süreçte yaşanan tansiyon giderilebildi mi?

LOG olayı sonrasında bir dağılma oldu. O sinirle bir arkadaşı haksız yere de suçladım. Sonrasında ise karşılıklı olarak konuştuk. Sızdıran adamı bilen biliyor. Başta bulmak için uğraşacaktım ama sonra hiç uğraşmadım. Yapanın kendi ahlaksızlığıdır. Tabi bu benim CP dönemim açısından büyük bir zarar doğurdu. Haksız suçlamalarla karşı karşıya kaldık.

6 yıldır oynadığım bu oyunda sakladığım 3-4 tane SS vardır ve bunlar da oyun ile ilgili değil. Sızan şeyleri de saklamadım. Hatta mesaj grubu 100 mesajı geçtikçe de sildim. O yüzden aklımda kaldığı kadarıyla yorum yapmak isterim bu konuya. Öncelikle biz İran ile bir NAP vs bir şey konuşmadık. Yönetimde ve kabinede olan bazı arkadaşlar dedi ki, bu İran ne kadar devam ettirecek savaşı, hem onlara zarar hem bize zarar. Keşke ne düşündüklerini bilebilseydik vs. Böyle denilince ben de “O zaman ben görüşeyim, ağız arayalım” dedim. Ve hatta görüşmeye başladık. O zaman da kişilere söz verdiğim gibi, kimlerle kimlerin garantisinde konuştuğumu söylemeyeceğim. eTR başkanı ateşkes için İran’a gitti gibi bir laf çıkmasın diye görüşme gizli oldu.

Sonra MGK grubundan bir arkadaş dedi ki (isim hatırlamıyorum) görüşmeyi başkan yapmasın, bir heyet oluşturulsun. Ona da olur dedik. Burada tekrar hatırlatmak isterim. Görüşme bir NAP görüşmesi değil, karşı tarafın niyetini ve tezlerini anlama görüşmesiydi. Olayın patladığı günden önceki gece saat 02.00’ye kadar mesai yaptım.Yani oyuna giremedim. Cuma gece 2ye kadar cumartesi gece 1e kadar çalışıyordum.

Sbhttn bana telefonla ulaştı ve niyet anlama/anlatma döneminde karşı tarafın geçici bir ara istediğini söyledi. Hatta 1 aylık geçici ateşkes ile görüşelim, savaş ve NE anlaşma masasına oturulmazsa devam eder demişler. Ben 1 ayın çok uzun bir süre olduğunu ve en fazla 20 gün olabileceğini sonrasında, anlaşmak için masaya oturulmayacaksa savaşa devam edebileceğimizi söyledim. Bu görüşmeler illa 20 gün olacak diye bir şey yok. 3 günde olursa 3 gün sonra bile savaş devam eder diye de konuştum.

Neyse, sabah baktım MGK patlamış, oylama açılmış. İran ile ateşkese hayır mı evet mi? Arkadaş, biz ateşkes konuşmuyoruz diyorum. İlla oylama deniyor vs. O arada sbhttn’in bir sözü üzerine de Mosey ile tartışma olmuş, MGK karar organı mı danışma organı mı diye. Ben oylama ne şekilde başladı onu anlamaya çalıştım başta. Eski mesajlar kitap gibi. Okurken arada gördüm ki, Mosey FSM1453’e oylama başlat demiş. O da başlatmış. Hatta bir başka arkadaş da başkan istifa etsin yönetimi FSM’ye devretsin diye oylama başlatmış. Herkes bir yere +1 yazıyor vs.
Sonunda anladık ki MGK’nın başı ile ilgili bir takım sıkıntılar mevcut. Bu konuya diğer soruda değineceğim.

İlk log sızınca herkeste, eTR savaşı bırakmış, karşı taraftan barış dileniyor şeklinde bir algı oluştu. Hâlbuki sızan maddeler niyet anlama/anlama konuşmasına başlamak için bir takım şartlardı. Ha dürüst olalım, ben bu şartları kabul ettim. Çünkü bildiğim ve inandığım kadarıyla MGK bir danışma kurulu idi. Ama kimseden barış dilendiğim, pes ettiğim falan da yoktu. Bir NAP anlaşması da yoktu. Konuşulan ve kabul ettiğim şey niyet anlama sürecinde geçici ateşkes idi. Onlar toparlanacak daha güçlenecekler vs şeklinde bir itiraz hatırlıyorum. Biz de toparlanacaktık o süreçte. Ne müttefik bağlantıları sağlam ne de elde bir stok var, biz elimize keser sapı almışız tanka kafa tutuyoruz. Gördüğüm şey o idi.


3- Tartışmaların başlıca konusu MGK idi. Siz MGK'yı nasıl yorumluyorsunuz? Sizce gerekli bir oluşum mu? Ve size göre hiyerarşik olarak hükümet mi üstte olmalıdır yoksa MGK mı, neden?

MGK Resolute arkadaşımızın çok iyi niyetle hazırladığı makale sonrasında başlatılmış ve dikta döneminde olması gereken bir kurul bence. Başlangıç amacı birilerinin gelip diktayı ele geçirmesini ve kaynakları hortumlamasını önlemek.
MGK, Resolute’nin makalesi ile başlamış ve sonrasında bir düzenlemeye gidilmemiş. Benim gibi kötü niyetli bir hainin başkan olup da bazı kişilerden farklı bir fikir ortaya koyup da bunu takip edeceği kimsenin aklına gelmemiş sanırım 😃
MGK öncelikle yönetim açısından düzenlenmelidir. Meclise alternatif olarak kurulduysa meclis gibi işlemelidir. Meclis yasama organı ise hükümet de yürütme organıdır. Her şey meclisin dediği gibi de yürümez, hükümetin dediği gibi de yürümez.

MGK üyelerinin seçimi ne başkanın eline bırakılmalıdır ne de bir önceki MGK’nın eline bırakılmalıdır. Meclisi kim seçiyorsa MGK’yı da onlar seçmelidir.
Şimdiki MGK grubunda, yeni üyelerin nasıl seçileceği tartışılıyor mesela. Bazı fikirler benim açımdan korkunç. İlk x ordudan x üye sonraki x ordudan y üye almak, MGK uygun görmezse MoD ve MoFA’yı gruba almamak, vs bunlar yanlış düşünceler. Seçilmiş adamı nasıl böyle bir kurul dışında tutuyorsun?

İsmini buraya yazmayacağım, bir arkadaşımız şöyle yazmıştı bir makaleye. Hükümet, ama biz seçildik yeeaa diye ağlıyor/ağlar vs. Hükümet seçilmiştir tabi ki. Elbette hakkını isteyecektir. Seçimler ortalama 500 oyun bölünmesi ile gidiyor. Başkan olanlar 300-320 oy alıyor genellikle. Bu oyları kim veriyor? Yine vatandaşlar veriyor. Ben de bir MU komutanıydım. Kimseye şuna oy verin buna oy verin demedim. Diyen varmış. MU olarak parti gibi davranmak istemişler, onları kararı. Ama sen oyu vermişsin. Bu adamlar kabine yazmış, şunu bunu demiş. Görmüşsün, oy vermişsin. Sonra durumlar gelişmiş, tedbir almak lazım olmuş, bu iş niye böyle oldu diye yaygara kopartmak pek de dürüst değil bence.

MGK zorunludur bu arada. Kimse karşı olduğumu düşünmesin. Ama meclis nasıl davranıyorsa öyle davranmalıdır. Sonuçta eski makalelere baktığınızda x oyuncunun başkanlık döneminden bahseder. Meclisten bahsetmez kimse. Bu haliyle diyebilirim ki MGK bir danışma kurulu olarak kalmalıdır. Orada bir oylama açılacaksa kafasında esen oylamam başlatmamalıdır. Ki meclise en çok gelen eleştiri de budur. Kafasına göre yasa teklifi vermek. MGK da aynı şeyi yapacaksa hiç gereği yok. Ki MGK’nın elinde diktatöre karşı bir ensturman da yoktur dikkatinizi çekerim. Diktayı devirmek için demokrasi savaşı açtın diyelim, başkan olan diktatör olmuş zaten. Meclis yok zaten. Diktayı devirsen de diktatör yine başkan. Değişen bir şey yok. Sadece zarar var.

Buradan yola çıkarak asıl, dikta zorunlu mudur diye düşünmek gerekir. Dikta zor zamanda birileri gelip ülkeyi patlatmasın diye tercih ediliyor. Ama bakın benim dönemimde ne oldu? Diktayı teslim etmişim, temsilen başkan olarak kenarda duruyorum, birileri gelip demokrasi savaşı başlattı. Ne oldu? Hepimiz pür dikkat COUP gününü ve saati bekledik. Savaş için hazırlık yaptık. Kenara para attık, dikta elden gitmesin diye. Yani birinin gelip zor zamanda dikta başlatması gibi, demokrasi savaşı da başlatması muhtemel. Demokrasi gelince meclis olmadığı için bazı yasalar verilemedi. Zor durumda kaldık. Aynı şey demokrasi varken dikta savaşı gelince de olabilirdi bence. Tabi bu benim yorumum. İşin ayrıntısını her şeyi bilen arkadaşlar anlatır cevaplar


4- Kabinenizde tartışmalı isimler yer alıyordu. Neden böyle bir kabine ile yola çıktınız?

Kabineyi hazırlarken bariz bir hatam olduğunu kabul ediyorum. Bu hatamı da sonradan Napan Jr arkadaşımızın ikaz etmesi ile fark ettim. Öncelikle kendisine hatamı düzelttiği için çok teşekkür ederim. Hata şu idi. vMoD grubuna her MU’da bolca adam almak gerekiyordu. Biz Vandals grubunu bir şekilde atladık. Ama bilinmelidir ki bu işte bir art niyetimiz yoktu. Acemiliğimizden kaynaklandı.
Bunun haricinde sormak istediğine gelirsek, MGK’da ilk tartışma purebending üzerine oldu. Birileriyle dalaşmış, birilerini trollemiş vs. Bence purebending bu oyundaki en başarılı MoFA’lardan biridir. İşini de çok iyi yaptı. Feragati üst seviyedeydi. Kendisine buradan sonsuz teşekkürlerimiz sunuyorum.

Sbhttn ise… Bazılarınız bilmez, bazılarınız da benim bu konuda ne bildiğimi bilmez. Sbhttn zamanında eTR için Lazokrasi’yi karşısına alan adamdır. Bana da ben başkan olduğum sürece eTR için çalışacağını söyledi ve çok samimi bir şekilde çalıştı.

Purebending ve sbhttn bu süreçte tüm samimiyetlerini ortay koydular. Onların kabinemde bulunduğu süreçte yaptıkları çalışmalar, işlerin şimdiki popüler eTR tarihinde anlatıldığı gibi olmadığının kanıtıdır bence. Özellikle sbhttn abimi çok üzdüm. Kendisinden de özür dilerim bu konuda. Birilerinin kininin bu kadar aşırı olduğunu bilmiyordum. TheBarbaRossa ve ben bu konuda çok saf duygularla hareket ettik ve cevabımızı aldık.

sbhttn ve purebending yapılan görüşmelerde benim bilgim dahilinde görüşmelere katıldı. Gecenin bir yarısına kadar işinden zaman ayırıp ona buna mesaj attı bu arkadaşlar. Sonunda da küfür ve hakarete maruz kaldılar. Özellikle sbhttn Lazokrat olması sebebiyle linç edilmek istendi.

Neden böyle bir kabine? Ben eTR’den ayrılmış olan Lazokrasi ve MAD grubunun geri dönmesi gerektiğini düşünüyorum. Dışarıda olan herkes geri dönmelidir. Bu kişilerin eTR için bazı eTR vatandaşlarından daha çok çalıştığını düşünüyorum. Geri gelmelerinin eTR açısından büyük fayda sağlayacağını düşünüyorum. Şöyle ki, bir arkadaşımız MGK grubunda sanırım şuna benzer bir şey söylemiş. eTR’nin aylık vergi geliri İran’ın bir savaşta açtığı CO kadar etmiyor. Yıllardır insan öğütme makinesi gibi oyuncuları öğütmüşüz. Bazı önce olan oyunculara karşı geleni tefe koyup çalmışız, canımızı sıkanı memleketten kovmuşuz ya da gitmelerine ses çıkarmamışız. Şimdi gelmiş vergi gelirimizin azlığından bahsediyoruz. Müttefiklerin yetmediğinden, desteklemediğinden bahsediyoruz. Kaba bir tabir olacak, kusuruma bakmayın, elin gâvurundan medet umacağımıza önce kendi milletimizi bir araya toplamak için uğraşalım.

Efelik yapmanın alemi yok. “Kimse eTR’den büyük değildir” diye car car konuşup, Lazokrasi ve MAD dururken Colin’den CO dilenmek büyüklük ise buyurun böylece büyük olun. Ben kenardan izlerim.

Kabine işte bu sebeple böyle kuruldu. Gören gördü. MAD’dan zaten eTR için vuran arkadaşlar vardı. Lazokrasi’den de birçok arkadaş geldi eTR için vurdu. Mamado kritik bir cepheyi çevirdi benim dönemimde. Diyeceksiniz ki karşıdan vuranlar da vardı. Hatta Mamado 400 milyon vurdu karşıdan. Evet, çünkü ben gidip de illa vuracaksınız demedim adamlara. Sadece iyi niyetli olduğumu gösterdim. Gelen geldi. Matematik hesap yaparsak benim dönemde Lazolar karşıdan vurduklarından çok bizden vurdular. Bir de karşıdan vurmadıkları durumlar var. Onlara da ben şahidim. Ama herkes biliyor ki karşıdan vuran bir başkası da oldu. Onun lafını etmeyeceğim şimdi. Ama lafını açan olacaksa da cevabım hazır.


5- Avatarınızda lazokrasi bayrağı taşıyorsunuz. Lazokratlar ile bağınız hala kuvvetli mi? Ve kendinizi hala ''lazokrat'' olarak mı tanımlıyorsunuz?

Lazokrasi ile bağım çok kuvvetli. Whatsapp üzerinden ve gerçek hayatta bolca görüşüyoruz. Hepsini çok seviyorum. Büyüklerim var. Onlara da saygı duyuyorum. Lazokrasi, oyun için bir araya gelmiş ergenler grubu değil. Gerçek hayatta da birbirlerine tutunmuşlar ve birbirlerine yardım ediyorlar. Bir araya gelip yemek yemekten bahsetmiyorum. Gerçek hayatta yardımlaşmaktan bahsediyorum.
Kendimi Lazokrat olarak tanımlıyor muyum? Buna TheBarbaRossa’nın cümlesi ile cevap vereyim. “Sen eTR’de bir Lazokratsın”  Evet, Lazokratım. Bunu da gurur duyarak söylüyorum. Lazokrasi est imperare orbi universo lafı zaten profilimde yazıyor.
Bir de selam: Zappa tektir ama Mamado Reis zappa falan dinlemez.


6- Dönem sonlarına doğru MoFa'nız Cihan.'ın planı doğrultusunda Brezilya bölgeden atılacaktı ve bu arada İran'ın NE si düşürülecekti. Lakin bu plan eSırbistan ve ePeru'nun işin içine girmesiyle fiyaskoyla sonuçlandı. Siz bu planı nasıl yorumluyorsunuz?

Planı Cihan. İle beraber yaptık. Hatta purebending ve diğer arkadaşlar da vardı. Beraberce çalışılıp hesaplanmış güzel bir plandı. İran ile barışa veya ateşkese gidemiyorduk biz de NE düşürelim, Brezilya’yı atıp Gürcü ile beraber İran’a yürüyelim istedik. Bence güzel bir plandı. Sırp ve Peru AS’leri planımızı bozdu. Yapacak bir şey yok.

7- Bu dönemden keyif aldınız mı? İlerde yine kabinelerde yer almayı yahut tekrar başkan adayı olmayı düşünüyor musunuz?

Çok keyif aldım ama çok da eziyet çektim. Oyun bu zamana kadar benim için tek boyutlu bir husus idi. Bu dönemde oyundaki diğer boyutları da öğrendim. İnsan tanıdım.

En büyük tecrübem ise şudur ki, ben bu işe girerken, mazideki ilişkilerimizi de düşünerek kesinlikle destekler diye beklediğim kişilerden tam tersi bir tepki alırken, bundan bir destek gelmez, benim yanımda olmaz diye düşündüğüm birçok arkadaşım gerek maddi gerekse manevi olarak yanımda durdular.

Yine yeri gelmişken, bir önceki cümlem ile bağlı olmamak kaydı ile DaddyCool88, Cihan. Resolute ve Napan Jr arkadaşlarıma teşekkür ederim. Çok çalıştılar ve beni çok bilgilendirdiler. Yine damage yönünden eTR savaşlarında dönemim boyunca hiç geri durmayan Moon Star, Heavy Infantry, MightAndMagic, Eomer Lord arkadaşlara da teşekkürler. Umarım ismini unuttuğum kimse yoktur.

Bir ara kızgınlıkla, oyunu bırakayım, eTR’den gideyim vs şeyler düşündüm aslında ama şimdilerde kaniyim ki eTR’yi kimsenin tekeline bırakmamalı. Biraz dinleneyim, başkan adayı da olacağım, kabinelere de gireceğim. Yine Lazokrasi ve MAD dönsün, birlikte savaşalım diye çalışacağım (birileri buna çok kızsa da çalışacağım)


8- Son olarak, eTürkiye halkına söylemek istediğiniz şeyler var mı?

Var! Aklınızı satmayın, beyninizi kiraya vermeyin. Birilerinin sözü ve trollemesi ile değil de kendi gördüğünüz hususlar üzerinde karar verin lütfen.
Yine senin röportajın vasıtasıyla, seçim döneminde ve sonrasında desteğini esirgemeyen tüm arkadaşlarıma selam ve saygılarımı sunuyorum.




Verilen cevaplar üzerinde imla da dahil olmak üzere hiçbir oynama yapılmamıştır.

Sizlerden istirhamım, yorumlarda lütfen aşağılayıcı, karşı tarafı küçük düşürücü, küfürlü sözlerden kaçınalım. Lütfen bunun bir oyun olduğunu unutmayın.

Sağlıcakla kalın...