[eCumhuriyet] Kıbrıs Dosyası (Analizli/Röportajlı)

Day 2,099, 04:42 Published in Turkey Turkey by kerutor
Bu makalenin 100 oyu, gerçek okurlarımıza ait değildir. Yalnızca iki günlük bir emeğin heba olmaması için, en azından kendi okurlarımıza ulaşabilmek için 100 oy satın almak durumunda kaldık. Böyle bir şeyi ilk ve SON kez yapıyoruz. Anlayışınıza teşekkürler.


Tarih: XIV.VIII.MMXIII - Bağımsız ve Tarafsız İlkeli Gazetecilik

Merhaba,

Ülkemizde yaşanan durgunluk ve yeterli gündem maddesi bulunamaması sebebiyle daha önce de yaptığımız gibi belli konu üzerine kapsamlı bir araştırma makalesi hazırlayarak süreci halkımıza daha yakından aktarmaya çalıştık.

Kıbrıs Dosyası'nda Kıbrıs süreciyle ilgili temel bilgiler, tarafların son makalaleri, Türkiye Dışişleri Bakanı Lord Vaako ile röportaj ve Kıbrıs Başkanı durito ile röportaj yer alıyor.

Hazırlık çalışmaları ve tamamlanması iki güne yayılan geniş bir çalışmanın ürünü olan bu makaleyi daha çok kişinin okuyabilmesi için oylayınız, ayrıca shout atarak da katkıda bulunmanız oldukça önemli.



Adım Adım Kıbrıs Süreci...

- Kıbrıs, Türkiye ve Yunanistan'ı düşman ilan etmesinin ardından kısa bir süre içinde Türkiye'nin de desteğiyle Yunanistan tarafından haritadan silindi.
- Silindikten sonra uzun süre toparlanamayan Kıbrıs, çoğunluğunu İNCİ üyelerinin oluşturduğu vatandaşlarını ABD gibi ülkelere uğurladı.
- Kıbrıs diasporası Türkiye ve Yunanistan medyalarında yayınladıkları makalelerde "Bağımsız Kıbrıs" propogandası yaptı. Ancak birkaç gün süren bir bağımsızlık haricinde herhangi bir sonuç alamadı.
- Temmuz ayında gerçekleşen başkanlık seçimlerinde adayların çoğu Kıbrıs konusunun çözüme ulaştırılması için çaba göstereceğini vaat etti. Seçimlerin sonunda silniy udar başkan oldu.
- Lord Vaako liderliğindeki Dışişleri ekibi Yunanistan ile Kıbrıs arasında arabuluculuk sağlayarak toplantıları başlattı.
- Görüşmeler takribi 15 gün içinde tıkandı ve hükümetler karşılıklı olarak makalelerle sürecin detaylarını halka açtı.



Taraflar Ne İstedi Neyi Kabul Etmedi?

Kıbrıs ve Yunanistan hükümetlerinin açtığı makaleler karşılıklı olarak talepler konusunda fikirler verdi. Görüşmelerden sonuç alınamayınca iki tarafın da kırmızı çizgileri böylece kamuya mal olmuş oldu.

Yunanistan; Kıbrıs'ın Şili, Makedonya Cumhuriyeti, Bulgaristan gibi ülkelerle ittifak olmasını istemedi. Ayrıca bağımsız olduktan sonra Kıbrıs'ın tüm ittifaklarının Yunanistan'ın ön onayından geçmesi gibi bir talep de oldu. Kıbrıs Balkan ülkeleriyle ittifak olmayacağını kabul ederken Makedonya Cumhuriyeti'nden FYROM olarak bahsetmeyince yeni bir kriz çıktı. MPP konusundaki Yunanistan ön denetimi ise direkt olarak reddedildi.

Yunanistan, Kıbrıs'ın Türkiye ve Yunanistan'a saldırmayacağını beyan etmesini istedi. Kıbrıs bunu kabul ederken, teminat da gösterebileceklerini belirtti. Ancak daha sonra yaşanan tıkanmaların bir sebebi de Kıbrıs'ın karşı taraftan da bir teminat istemesi oldu. Türkiye ve Yunanistan'ın cevabı ise makalenin zaten bir tür teminat olduğu yönündeydi.



Kıbrıs Diasporası ile Türk-Yunan Halklarının Sürece Etkisi

Kıbrıs diasporası sık sık açtığı makalelerle "Bağımsız Kıbrıs" propogandası yaptı. Bu makalelerin içeriği genelde Türk - Yunan ilişkilerini germek ve sona erdirmek üzerine kuruluydu. Hatta Türkiye'nin Yunanistan'ın tahakkümü altında olduğu belirtildi.

Son açılan makalede Türk hükümetine hakarete varan ifadeler kullanılması üzerine makale kaldırıldı. Ancak shoutlar üzerinden tartışmalar yeniden alevlendi.

Türk halkının genel anlamda görüşü ise eCumhuriyet Gazetesi'nin anketinde de ortaya kondu. Halkın büyük çoğunluğu Yunanistan ile olan ilişkilerin Kıbrıs nedeniyle kopmasından yana değil. Ancak Yunanistan ile anlaşılırsa Kıbrıs'ın bağımsız olması isteniyor. Ancak Kıbrıs'ın tamamen bağımsız olmasını isteyenler hatta Türkiye'ye bağlı olmasını isteyenler de mevcut.

Yunan halkında ise Kıbrıs'ın Yunanistan'a bağlı olarak kalması ve karşılıksız olarak sadece bir anlaşmayla bağımsız olmaması yönünde bir eğilim var. Ayrıca Türk düşmanı bir adayın yüksek oranda oy alması da Türk-Yunan ilişkileri için kaygı verici gelişmelerden biri.



RÖPORTAJLAR

Türk hükümetinin ve Kıbrıs hükümetinin meseleye bakışını öğrenmek için bu iki ülkenin temsilcileriyle de birbirinden ayrı röportaj yaptık. Sorularımızı cevapladıkları için iki ülkenin temsilcisine de teşekkür ederiz. Konunun mahiyeti gereği karşı tarafa cevap hakkı doğuracak açıklamalar da yapıldı. İlkeli yayıncılık anlayışımız gereği cevap hakkı doğuran kısımlarla ilgili temsilcilerin talep etmesi halinde bu cevaplar yayınlanacaktır.



TÜRK HÜKÜMETİ CEPHESİNDEN KIBRIS'A BAKIŞ:
DIŞİŞLERİ BAKANI LORD VAAKO İLE RÖPORTAJ

(Röportaj IRC üzerinden karşılıklı sohbet olarak yapılmıştır. Dolayısıyla görüşme daha sonra özüne dokunulmaksızın cümle haline getirilmiştir.)

Kıbrısla ilgili görüşmeler dönemin başında başladı. Bu görüşmeler ne sıklıkla yapıldı ve kimlerle görüşüldü?

Dönemin hemen başında Yunanistan ve Kıbrıs hükümetleriyle uzlaşma zemini hazırlamak üzere çalışmaya başlandı. Kıbrıs hükümetinden durito ve festoz, Yunan hükümetinden asomac ve ekto görüşmelerdeydi. Görüşmeler IRC kanalında yapılan toplantı sonrasında 2-3 günlüğüne bir mesaj grubunda da devam etti, ancak sonuçsuz kaldı ne yazık ki...

"YUNANİSTAN DA ARTIK OLUMLU BAKMIYOR"

Görüşmeler tamamen kesildi mi yani şu an? Devam etmeyecek mi?

Şu an devam etmeyecek gibi gözüküyor. Bugün Yunan hükümetiyle yaptığım görüşmede onların da artık çok olumlu bakmadıklarını gördüm. Seçim öncesi yazdığım makalede belirttiğim gibi biz bu sorunda diyalog kapısını açmak istedik ve bunu yaptık. Yine o makalede belirttiğim üzere sorun esasen Kıbrıs ve Yunanistan arasında; sorunun çözümü de ancak bu iki ülkenin anlaşmasına bağlı.

"YUNANİSTAN GEREKSİZ HASSASİYET GÖSTERDİ, KIBRIS POLİTİK DAVRANMADI"

Görüşmelerin kesilmesinin nedeni Yunanistan tarafından teklif edilen maddelerin Kıbrıslılar tarafından kabul edilmemesi gibi yansıdı dışarıya Yunanistan'ın taleplerini ve Kıbrıs'ın tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Tam olarak öyle değil. Sırayla teklif yapılacak şekilde görüşme olmadı, konu madde madde tartışıldı. Ancak son öneri paketi Kıbrıs'tan geldi ve Yunanistan tarafından kabul edilmedi. Yunanistan MPPlerin denetlenmesi konusunda biraz gereksiz hassasiyet gösterdi ki bu sorun aslında çözülebilirdi. Kıbrıs ise ne yazık ki politik olmayan bir yaklaşım içindeydi. FYROM-Makedonya olayının Yunanistan'da yaratacağı infial ortadayken bence bu tip şeyleri ortaya dökmeye gerek yoktu.

Yani iki tarafın da belli konularda aşırı hassasiyet gösterdiğini düşünüyorsunuz. Kıbrıs ve Yunanistan en çok uzlaşılan konuların hangilerinde zorluk çekti?

Valla temelde uzlaştıkları tek şey teminat gösterilmesiydi. Onda da hiç zorlanmadan uzlaştılar. Diğer konularda anlaşma sağlamaları mümkün olmadı ne yazık ki.

"KIBRIS MECLİS OLUŞTURABİLSİN, YUNANİSTAN İSYANLARLA UĞRAŞMASIN BİZE YETER"

Türkiye açısından hangi koşullarda anlaşma sağlansaydı en ideal çözüme ulaşılmış olurdu?

Türkiye açısından ideal koşullar Kıbrıs'ın meclis çıkartması ve Yunanistan'ın da Kıbrıs isyanlarıyla uğraşmayıp kendi politikasına yönelmesiydi. Bunların haricinde Türkiye'nin bir beklentisi yoktu

Kıbrıs diasporası tarafından Türkiye'de açılan ve desteklenen bir makale vardı, daha sonra oyun yönetimi tarafından silinen bu makale hakkında ne düşünüyorsun?

Küfürden başka birşey yoktu ki. ASP Kıbrıs'ı temsil etmiyor, durito'nun yazdığı daha önemli bizim için. Bu tip olaylarda halk arasındaki insanların tepkileri elbette önemlidir ancak ne yazık ki sadece resmi makamların sözleri kesinlik ifade eder.

"DEPOZİTO KIBRIS İLE YUNANİSTAN ARASINDAKİ BİR MESELEDİR"

Peki o zaman Kıbrıs hükümetinin makalesine gelelim. Kıbrıs hükümetinin son makalesindeki talepler konusunda Türkiye ne düşünüyor? Özellikle Kıbrıs'ın da depozito ya da benzeri bir güvenceyle ilgili talebi konusunda.

Anlaşma öncesi görüşmelerde biz Kıbrıs'tan herhangi bir talepte bulunmamamıza rağmen Kıbrıs kendi önerisi içine bizden garanti istediğini eklemiş bunun nedenini sorduğumda aldığım yanıt ise "Para olmak zorunda değil, başka bir garanti verseniz de olur" oldu. Ben de makalenin zaten garanti özelliği taşıdığını söyledim. Kıbrıs hükümeti ise o zaman biz niye para veriyoruz tarzı bir cevap verdi. Halbuki teminat konusu Yunanistan ile Kıbrıs arasındaydı
Kıbrıs'ın ödemesi sözkonusu olan teminat Türkiyeyle değil Yunanistanla ilgiliydi

"ÇABAMIZ DEVAM EDECEK"

Türkiye'nin Kıbrısla ilgili bundan sonraki yol haritası nedir?

Biz hala çözümle ilgili ne yapabiliriz konusunu tartışıyoruz kendi aramızda. Ancak resmi olmayan kimselerin de ortamı daha da germek için gösterdiği çabalar ortada. Umarız ülkeler tekrar bir araya gelir ve görüşmeler yeniden başlar



KIBRIS HÜKÜMETİ'NİN BAKIŞI:
KIBRIS BAŞKANI DURITO İLE RÖPORTAJ

(Röportaj oyun içi mesajlaşma yoluyla soru-cevap şeklinde yapılmıştır. Bu nedenle yalnızca imla hataları düzeltilmiştir.)

"YUNANİSTAN MPPLERİMİZİ KONTROL EDEMEZ, KARŞI TARAF TEMİNAT GÖSTERMEZSE BİZ DE DEPOZİTO VERMEYİZ!"

Kıbrıs ile Yunanistan Türkiye'nin de arabulucuğuyla görüştü. Bu görüşmede Yunanistan'ın hangi taleplerini rahatsız edici buldunuz?

İlk ve öncelikli rahatsız edici talep Yunanistan'ın Kıbrıs'ın kesin olarak MPP yapamayacağı ülkeleri öne sürmesi (ki zaten görüşmelerden önce bu ülkelerle mpp yapmayacağımızı herhangi bir talep olmadan iletmiştik) ikincisi bunlar dışında Kıbrıs'ın bütün MPPlerinin Yunanistan onayından geçecek olması.

Diğer talep ise anlaşmanın tek tarafından (Kıbrıs) depozito talep edilmesi. Gerekçe olarak Kıbrıs'ın Türkiye ve Yunanistan'a NE vermesini engellemek olduğu öne sürüldü. Haklı bulduk ancak Kıbrıs'a karşı gelecek hükümetlerin ya da meclislerin NE vermeyeceğini garanti eden hiç bir madde olmamasını kabul etmeyeceğimiz ilettik. Sonuçta kimse bir sonraki ay gelecek hükümetler ya da meclis için kişisel garanti veremez. Eğer verebiliyorsa bunun Kıbrıs için de geçerli olması gerektiğini ilettik.

"TEMİNAT ŞEKLİNİ KARŞI TARAFA BIRAKTIK"

Depozito talebi (görüşmelerin sonuçlanması açısından) aslında herhangi bir bedel ödemeksizin bağımsızlığa kavuşacak olan Kıbrıs için büyük bir sorun muydu?

Hayır değildi zaten biz de bu yüzden kabul ettik ancak Yunanistan ve Türkiye'de Kıbrıs'ın silik kalması gerektiğini düşünen sayısı ciddi anlamda oyuncu ve grup var. Bunlar ülke siyasetlerinde de yeterince aktif ve gerektiğinde güç sahibi olabiliyorlar.

Keyfi olarak verebilecekleri NE yasası sonucunda Kıbrıs tekrar silinebilir biz de basitçe buna karşı bi garanti istedik. Bizim talebimiz diğer tarafların da depozito -bir seçenek olmakla beraber- ödemesi değildi. Kendi bulacakları bir formülle anlaşma süresi boyunca Kıbrıs topraklarının özgürlüğünü garanti altına almalarını istedik.

Kabul edilmeyen kısım bu ancak dışarıya böyle yansıtılmadı.

Peki Kıbrıs bu ülkeler tarafından verilecek ne tür bir teminatı kabul edebilirdi?

Bunu Kıbrıs'ın önermesi zor olduğu için karşı tarafa bıraktık zaten. Bizden talep edilen paraydı ancak biz aynı talebi iletmek istemedik. Basit biçimde Kıbrıs'ın 2 ay boyunca topraklarının özgürlüğünü teminat altına alacak teminat istedik. Ne önerebileceklerini bilemediğim için bir şey söylemek zor ancak Kıbrıs bu madde üzerinde uzlaşmaya hazırdı.

"MAKEDONYA'NIN İSMİYLE İLGİLİ TAVRIM KARŞI TARAF İSTEDİĞİ İÇİN DEĞİŞMEZ"

FYROM - Macedonia meselesi de iki ülkenin makalelerinde yer bulmuş durumda. Bu konudaki ısrarın sebebi nedir? Bu konuda taviz verilebilir miydi?

Öncelikle Kıbrıs'ın bu konuyla ilgili resmi bir kararı yok. Kıbrıs'ın mevcut oyuncu yapısı içerisinde de böyle bir karar olması imkansız. Aramızda Makedonya olarak kullananlar, FYROM diyenler ve bu konuyu hiç takmayanlar da var 🙂

Ben kişisel olarak "Makedonya" yı kullanıyorum, gerekçesini de kendi makalemde açıkladım. Bunu sadece anlaşma olması için diğer tarafın baskısıyla değiştirmeyeceğimi de belirttim. Ayrıca bu tutumumu resmi toplantılardan önce yürütülen gayri resmi toplantılarda da ortaya koydum ancak o zaman bu problem yapılmadı ta ki son toplantıya kadar...

Ancak son toplantıda bu sorun haline gelmeye başlayınca anlaşma içerisinde bu ülkelerin adlarını tek tek yazmak yerine kısaca "Balkan ülkeleri" olarak geçirebileceğimiz ilettim, herhangi bir yanıt alamadık.

"TÜRK DIŞİŞLERİ YAPICI BİR TUTUM SERGİLEMEDİ!"

Peki sürecin başından sonuna hükümet olarak Türkiye'nin tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? İNCİ üyesi bir oyuncu tarafından açılan makalede yer alan ifadeler hakkındaki düşünceleriniz neler?

Öncelikle açılan makalede yer alan bazı ifadeler rahatsız ediciydi ben şahsen olayın o taraflara çekilmesine karşıyım.

Ancak görüşmelerin en başından beri (en azından bizim gördüğümüz kısımlar) Türkiye MoFA ekibinin yapıcı bir tutum sergilediğini söyleyemem. Zaman zaman provokasyona varan ve genel olarak Yunanistan hükümetinden daha çok bizim işgal altındaki taraf olduğumuza vurgu yapan ve yukarıda konuştuğumuz maddelerin tarafımızdan kabul edilmesi gerektiğini belirten bir çizgide ilerlediler.

Ancak sıkıntı şu an yapmadığımız ve söylemediğimiz şeyleri sanki olmuşcasına Türkiye halkına aktarmaya çalışmaları. Biz türkiye'ye herhangi bir yerde hakaret etmedik ayrıca yine yukarıda söylediğim gibi doğrudan depozito talebimiz olmadı. Bunların hepsini de ss ler ile gösterdik.

Bazı Yunan oyuncular Türkiye'yi açıkca aşağılarken ve biz buna -hiç görevimiz olmamakla beraber- cevap vermeye çalışırken sanki hakaret eden taraf bizmişiz gibi gösterilmek pek anlayamadığımız bir durum. Türkiye ve Yunanistan ittifak halinde olabilir bu bizim sıkıntımız değil ama ittifak olmak kraldan çok kralcı olmak değil sanırım. yaşadığımız durum biraz böyle...

"YUNAN HÜKÜMETİ SÜRECİ DEVAM ETTİRİRSE DÜŞÜRÜLÜR"

Son olanlardan sonra süreç devam etmeli mi? Türkiye bu süreçte daha fazla yer almalı mı?

Sanmıyourm, Yunan hükümeti impeach tehditi altında. Kıbrıs yukarıda konuştuğumuz maddeler konusunda geri adım atmayacak (mpp lerimizin dahi onların kontrolünden geçmesi gibi) Yunan hükümeti mevcut haliyle bizimle uzlaşamaz, uzlaşırsa impeach yerler. Makedonya meselesini öne sürerek görüşmeleri kesmelerinin sebebi de buydu, içeride kendilerine tekrar destek bulmak istediler.

Ancak biz yine de eşit biçimde yürütülecek bütün görüşmelere açığız.

"İŞGALLER KEYFİ, TÜRKİYE TARAFIMIZI TUTMASIN ADİL OLSUN!"

Eklemek istediğin birşey var mı?

Kıbrıs bugün geçmişte Yunanistan'a vermiş olduğu NE yasasından kaynaklı işgal altında değil. Ki o yasanın bir çok gerekçesi vardı, tarafların karşılıklı hatalı olduğu bir ton mesele var isteyene tekrar Kıbrıs olarak anlatırız. ancak gerekçe o olsa dahi bugün devam eden işgal keyfidir ve Yunanistan içerisinde ciddi anlamda güç sahibi faşist zihniyetli grupların hükümetlere kurdukları baskı sonucunda devam etmektedir.

Geçen aylarda görüşmeler Yunanistan'ın Kıbrıs'ta bulunan bazı oyunculardan hoşlanmaması yüzünden durdu bu ay ben Makedonya dedim diye durdu. Gelecek ay başka bir bahane bulacaklar çünkü mevcut hükümetler içerideki bu gruplara diş geçirebilecek kabiliyette değil.

Biz Türkiye'den bizden taraf olmasını istemiyoruz ancak en azından bu gerçekleri görerek adil davranmalarını istiyoruz.

Yunanistan'da geçen ay seçilirse ilk işinin Türkiye'ye NE vermek olacağını söyleyen başkan adayının 300+ oy aldığını ve ikinci olduğunu ancak Yunanistan tarafında troll aday diyerek geçiştirildiğini ve böyle kabul gördüğünü unutmadan müttefikleri konusunda Türkiye halkının daha objektif değerlendirme yapmalarını diliyoruz.



Redaksiyon ve Renklendirme Çalışmamız Sürüyor

Röportajda karşı tarafça yazılan ifadelerin dil bilgisi kurallarına uygunluğunun denetimi daha zor olduğundan ufak hataları mazur görmenizi diliyoruz. Ayrıca resimlerle ve vurgularla da renklendirme çalışması sürüyor.



DESTEK!

İşbu makale yaklaşık iki güne yayılan emeği olan bir üründür. Bu nedenle:
-Makaleyi oylamanız,
-Shoutlamanız,
-Abone Olmanız rica olunur.

SHOUT METNİ:
eCumhuriyet'ten BÜYÜK KIBRIS KIBRIS DOSYASI!
erepublik.com/en/article/2307629/1/20
Zincir Shout!



Makalenin içeriğinin, görsellerinin kısmen yahut tamamen kaynak gösterilmeksizin ve izin verilmeksizin alınmaması rica olunur.

Oylarınız ve abonelikleriniz için tekrardan teşekkürler.

Saygılarımla,

kerutor | eCumhuriyet Gazetesi