Bölüm 14: Kargaların İntikamı

Day 2,042, 00:43 Published in Turkey Spain by onurd34
***Makaleler biraz sarktı, farkındayım. Bu makaleyi Sarıkamış’ta değil, İstanbul’da yazdım. Doğal olarak bir kesin dönüş ve ertesinde meşguliyet vardı…

28 Ekim’de çıktık mecburen dönüş yolculuğuna. Sarıkamış’a geldik, fakat minibüs gelmediği için öğretmenevinin yolunu tuttuk. Ertesi gün minibüs geldi, tüm öğretmenler doluştuk ve yola düştük. Köye ulaştığımda, öğleden sonrayı bulmuştu. Çocuklardan birkaçı hemen hoş geldiniz diye geldiler okula kadar. Törenin yapılacağı saati söyledim, geldiler, şiirleri okuduk ve töreni yapmış olduk.

Minibüse binmek için tırmandığım tepe, okul ağaçların olduğu yerde...


Köyde pek bir değişiklik yoktu, beş günlük arada. Fakat biraz uzaklarda, büyük bir değişiklik vardı. 3433 m yüksekliğindeki dağ; beni zirvesindeki karlarla karşılamıştı. Bir anlamda, “Kış geliyor!” diyordu bana… Artık iyiden iyiye hazırlanmam lazımdı. Minibüs tek yolcu ben olduğumda köye gelmiyordu, ben okulun arkasındaki tepeye çıkıyordum. Kışın kar var diye inmezse, o tepeyi nasıl çıkacaktım? Çeşmeye her gittiğimde, kışın nasıl geçeceğini daha da kuvvetli bir şekilde düşünmeye başlamıştım…

Döndüğümde karşıdaki dağ böyleydi...


Lojmanda bambaşka sorunlarım vardı. Altı yıldır kullandıkları lojmandan attığım kargalar, sürekli lojmanın camlarına vuruyorlardı gagalarıyla. Yuva hâline getirdikleri yere çaktığımız tenekeyi biraz delmeye çalışmışlar, fakat başaramamışlar. Onun hırsıyla her cama vurmaya başlamışlar. Bir gece bir gümbürtüyle camlardan biri kırıldı. Çıkıp baktığımda, banyonun camını vura vura düşürdüklerini gördüm. Gecenin bir yarısı, pek bir şey de bulamadım orayı kapatacak. Açık bıraksam da, gece orayı da yuva yapacaklardı hemen. Aldığım fırının kutusu geldi aklıma. Biraz büyük geldiği için, üstten birazını eğip büküp, cam yerine sıkıştırmayı başardım. Fakat onu da delik deşik ettiler…

Bir iki günde kutuyu delip, oraya da dal parçalarını koyup yuva yapmaya başlamışlardı. Yaptıkları gürültünün haddi hesabı yoktu, ne uyuyabiliyordunuz gürültülerinden ne de kafa dinleyebiliyorsunuz. Sonunda oraya da bir teneke ayarladık ve bu sorunu da kökten çözdük.

O günlerde, banyoda yine bir fare gördüm. Depo olarak kullanılan odayla banyonun arasındaki duvarda sanırım küçük bir delik vardı. Çünkü geçen fare küçüktü ve geri kaçtı oraya. Bari banyodan çıkamasın diye, banyonun eşiğine fare yapıştırıcısını daha da kuvvetli bir şekilde sürdüm. Ertesi gün, iki tane daha da küçük farenin oraya yapıştığını gördüm. İlk avlarım olmuştu kendileri… Ama duvarın arkasında delikten geçemeyen büyük ihtimalle annelerinin öyle bir sesi vardı ki; cidden çok etkilendim. Uzunca bir süre, diğer odadan bağırdı durdu.

10 Kasım’dan sonraki hafta sonu bacaları temizleyip, hem okulun hem de lojmanın sobasını kurduk. Aynı zamanda, dersliğin içini ve okulun girişini de boyadık. Fakat sobaları kurmamıza rağmen, kömürümüzü getiremediğimiz için yakamıyorduk. Kömür yakın bir köye bırakılmıştı ve orada alınması gerekiyordu. Köyde iki-üç traktör vardı ve işlerinin olduğu söylüyorlardı. Aynı zamanda, okulun arkasındaki ev de, okulun kömürlüğünü köpeği için kullanıyordu. Ben köpeği çıkarın, orayı temizleyin dedim, adamlar o günlerde ölen ineklerini de oraya taşıdılar…

Lojmanda geçen senden kalma kömür vardı birkaç çuval. Tezek, odun ve kömürle yaktık birkaç gün. Yıllar sonra soba yakacaktım ve yakacağım şey hiç görmediğim tezekti. Nasıl yakacağımı köylülerden öğrendim tabii ki tezeği. En alta geven denilen, çam benzeri dikenli kısa bir bitkiyi koyuyorduk. Onun üstüne tezeği yerleştiriyordum, en üste de kömürü. Gevenin tutuşturduğu tezek, müthiş bir alev topuna dönüp kömürü kolayca tutuşturuyordu. Kömürler bir kere tutuştuktan sonra ise, yapılacak tek şey; sobayı unutmayıp arada bir kömür atmaktı...

Yakacaklarımız


Destek Verenler
K.Cagatay Arslan size 15 Q7 Weapons gönderdi.
N4rgaL size 33 Q7 Weapons gönderdi.
Ibrahim Cengiz'den 500.00 TRY kabul ettiniz.
okaldey'den 1.00 Gold kabul ettiniz.
Mehmet D58 size 150 Q1 Food gönderdi.
The Kirei size 20 Q5 Food gönderdi.

Shout Metni:
14. Bölüm Yayında!
V-S hatta shout'larınızı esirgemeyiniz... 🙂
http://www.erepublik.com/tr/article/2280556/1/20