GELİŞMELER VE İLİŞKİLER

Day 2,884, 03:06 Published in Turkey Turkey by deli ormanli

Herkese merhaba,

Bu makalede sizlerle erepte yaşanan bazı gelişmeleri paylaşmak ve belki de düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. İşler resmileştiği takdirde zaten Dış İşleri gerekli bilgilendirmeyi yapacaktır ancak şu an ete kemiğe bürünmemiş bazı gerçekler konuşulmakta. Belkide ülkelerin tutumları ve konumlarını ayrı ayrı incelemek çerçeveyi daha iyi görmemizi sağlayacağından bu şekilde anlatmaya çalışayım.. Oyuncuları oyuna biraz daha bağlamak ümidiyle bakalım erepin son gündemi neymiş..


Bulgaristan ve Fyrom/Sırbistan ve Macarla MPP imzalayacak

Bu iki ülke uzun zamandır ayrılmaz ikili şeklinde hareket etmekteler. Türkiye Yunanistan ile müttefik olduğundan beri de Türkiye’ye karşı açık olmasa da arka planda düşmanlık beslemekteler. MKD zaten TR ile sınır olmadığından ve Yunan ile sürekli savaş halinde olduğundan bize karşı herhangi bir olumsuz girişimde bulunmadı. Ancak Bulgaristan üç ay öncesine kadar MKD’ye mpp desteği sağlamaktayken Yunanın NE yasası ile birlikte aktif savaşa katılmış oldu.

Yunanistan, Bulgaristanın MKD-GR savaşında aktif CO açması nedeniyle bu yasayı vermişti ve bu savaş 2 ay kadar her iki taraf için ciddi zaman ve para kaybına neden oldu. Biraz müttefiklerin ısrarı biraz da kendi algıları bu savaşların anlamsızlığında karar kılınca barış ve saldırmazlık anlaşmaları imzalandı..
Rahatlayan Yunanistan ise bir yandan Almanya topraklarına yerleşirken bir yandan da açtığı CO’larla Macaristanın bonuslarını ve fethettiği toprakları kaybetmesini sağladı.. Buna karşın Bulgaristan ise Hindistan ve Pakistan bölgesine uçtu ve yerleşmeye çalıştı. Ancak Bulgaristanın bu girişimi Hırvatlar tarafından hoş karşılanmadı ve aralarındaki gerginlik tırmandı. Geçtiğimiz haftalarda neredeyse NE yasaları geçmek üzereydi ancak bir şekilde yasalar karşılıklı tedirginlik yarattığından geçmediler.

Bundan 4 ay kadar önce başkanlık dönemimde Bulgarlar Türkiye ile mpp imzalamak istediklerini ısrarcı bir şekilde bana bildirdiler ancak hatırlarsanız o dönemde Sırbistanın Bulgaristan topraklarından ülkemize geçmesine izin verdikleri için bu mpp’nin gerçekleşmeyeceğini kendilerine anlattım. Üstelik Bulgaristan ile imzalanacak bir mpp’nin aynı zamanda Yunan ilişkilerimizi de bozabileceğini malumunuzdur. Bunun yanında Türkiye Eden’e girdiğinde Bulgaristanın bu ittifaktan sırf bizden dolayı ayrıldığını da unutmadık..

Öyle anlaşılıyor ki Bulgaristan ve Makedon, Balkanlarda yalnız kalmış, bonus açısından istediğini elde edememiş ve savaşmak zorunda kaldığı ülkelere karşı baskın bir şekilde başarı elde edememiştir. Bu vesileyle yeni müttefik arayışları içine girmiştir. Eş zamanlı olarak Yunanistanın Macarları pataklaması, Macarları ve büyük abeyleri Sırbistanı çileden çıkarmış sonuç olarak Bulgar-Makedon ikilisi ile mpp yapmaya itmiştir.

Gerek Makedon gerek Sırp dış işleri resmi makaleleri bu ilişkiyi doğrular niteliktedir. Makaleler kendi dillerinde olduğu için pek dikkat çekmemiş olabilir ancak açıklamalar resmidir ve mpp’ler anlaşılacağı üzere yoldadır.

Makalelerin linkleri:
Fyrom dış işleri makalesi
Sırp Dış İşleri makalesi


Sırbistan-Macaristan’ın bu işten çıkarı ne?

Macaristanın Yunan tarafından yediği dayak sonucunda büyük abeyleri Sırbistana giderek ağladığı ortaya çıkıyor. Sırbistan ise yayınladığı dış işleri makalesinde Bulgaristan ve Fyrom ile mpp yapmanın önemine vurgu yapmakta. Makalede Yunanistanın Asteria ülkelerine karşı takındığı düşmanca tavır dikkatimizi çekmiş ve buna karşın Asteria üyesi olmamasına rağmen düşmanımızın düşmanı ile mpp yapmak akıllıca olacaktır ifadeleri kullanılmakadır.

Sırbistan müttefikleriyle birlikte güçlü bir ülke olmasına karşın, genişlemesi halinde toprakları elinde tutamamaktadır. Doğuda Türkiye ve/veya Kıbrıs ile girdiği savaşlarda uzun süreli bir başarı sağlayamamakta bunun yanında batıdaki italya, ispanya topraklarını kaybetmekle yüz yüze gelmektedir. Bunun yanında her genişlemesi müttefiklerine yardımı sekteye uğramaktadır. Bunun da farkında olarak BG-MKD mpp’si onları rahatlatacak gibi görünmekte..

Oysa Asteria karşısında isimsiz ilişkilerin varlığı bazı sıkıntılara yol açmakta…


Arjantinin bu noktada yeri nedir?

Arjantin bu mpp'lerden etkilenecek konumda değil. ancak Sırbistanın Yunanistana karşı tutumu setleştikçe Arjantinin Yunan komşumuz yanında yer alması olası. Uzun süredir çok iyi müttefikler, bunun yanında Arjantin Yunanistan ve Romanya ile birlikte Asteria'ya katılmıştı. O zamanları hatırlayanlar bilir. Bu üç ülke Asteria'ya katılma isteğinden ziyade beraber katılma daha doğrusu birbirinden ayrılmamak için çabalamışlardı. Hatta Türkiye'ye de bu konuda ısrar etmişlerdi. Ne yazık ki Türkiye Sırbistan ile bir araya gelemeyeceği için kendi ittifakımızı kuralım demişti ve bu isteğine karşılık bulamamamıştı.

Arjantinin mpplerden etkilenmeyeceğini söyledik ancak Sırbistan ve Asterai ülkelerinin Yunanistana takınacağı tavır Arjantinin tutumunu da belirleyecektir. kim bilir belki de Yunanistanın yanlız kalmaması adına Asteria'yı terk etmeyi bile düşünebilir..

Bizim açımızdan bu durum sevinçle karşılanacaktır. zaten ayrılığın ilk aylarında Arjanite karşı savaşmadık, hatta aramızda Arjantine karşı savaşmaktansa ülkeden ayrılan oyuncular da oldu. aradan yıl geçmesine rağmen hatta Şili için Arjantine karşı savaşsak da onlara karşı bir düşmanlık hiç beslemedik, karşıdan her vuruşumuz tamamen müttefik için yardım amaçlıydı, hiç bir zaman Arjantini ezip geçme amacı gütmedik. hatta Şili ile Arjantinin arasını bulmak için oldukça efor sarfettik ve ediyoruz.


Şili’nin bu denklemde yeri ve tutumu?

Şili, Bulgaristanın ve Fyrom’un gerçek bir müttefikidir. Neredeyse her savaşta birlikte savaşmaktalar. Buna karşın Şili’nin en iyi diğer iki müttefiki ise Hırvatistan ve Türkiye’dir. Şili’nin en büyük düşmanları ise Asteria içerisinde sırayla Arjantin-Sırbistan ve Sırbistanın kuklalarıdır.

Peki Şili, Bulgar ve Makedonun Sırbistan ile yaptığı mpp’ye nasıl bir tepki verecektir? Her ne kadar MKD ve BG yapılan bu mpp’ler Şili ve müttefiklerimizle (özellikle Endonezya) ilişkilerimizi etkilemeyecektir dese de açılan makaleler ve oyuncuların görüşleri bu yönde değil. Endonezya oyuncuları daha ilk makalede tepkisini gösterdi. Şili ise daha gecikmeli bir tepki sergiledi. Yine de henüz mpp’ler yapılmadığı için şu an diplomasi hararetli bir şekilde sürmekte.
Şili’nin Sırbistan ile geçinemediğini herkes bilir. Hatta bu ihtimalin dahi olamayacağını da bilir (gerçi erep neler gördü 😃 ). Şilinin ileride Sırbistan ile çatışması mümkün iken bu mpp’lere sıcak bakması mümkün değil.

Aklıma hemen şöyle bir soru geliyor: Şili, Türkiye ve Hırvatistan ikilisini Bulgaristan-Fyrom ikilisine tercih eder mi? Evet edebilir ancak bunun için bazı gelişmelerin olması gerekir. Bu ilişkinin en can alıcı noktası Arjantin’dir. Şu an Güney Amerika Kıtası NAP (saldırmazlık anlaşması) yapmış olduklarından ilişkiler eskisine oranla iyi denebilir, ancak hala Şili-Arjantin arası iyi sayılmaz. Şu aşamada aynı tarafta savaşmaları ya da mpp yapmaları mümkün görünmese de bu iki ülkenin arasını yapmak bizim açımızdan çok önemli. Çünkü müttefiklerimiz içinde yani Şili dışında Arjantin ile olası bir mpp’ye hayır diyecek bir ülke yok.


Romanya’nın durumu!

Romanyanın bir süredir Macarlarla arasının iyi olmadığını biliyoruz. Hatta Macarlara sırf Asteria’da olmanın avantajını kaybetmemek için katlandıklarını da biliyoruz. Geçen ay Romen ordularından birinin Macaristan’daki dikta girişimi hala ilişkilerin gergin seyretmesini sağlıyor.

Macaristan ile ilişkiler bu durumdayken bir de ilişkilerinin iyi olmadığı Bulgaristan ile yapılacak mpp eminim bu işin tuzla biberi olacaktır. kişisel olarak bu mpp’lerin Romenlerin Asteria ilişkilerini bozacağını düşünüyorum ancak Romenler tıpkı Macara tahammül ettikleri gibi Bulgarlara da tahammül edebilirler. Tabi ki bu durum bonusları ne kadar önemsediklerine bağlı olarak şekillenecektir.

Romenin kırılma noktası daha da zayıflatılabilir mi? Bu soruya da evet diyebilirim ancak yine bazı gelişmelerin olması gerekir. Arjantin bu noktada yine önemli bir rol oynuyor. Arjantinin Şili ile anlaşarak bize yakınlaşması sağlanabilirse eminim Romanya da hızla bize yaklaşacaktır.
Hatırlarsanız Yunan-Arjantin-Romanya üçlüsü önceleri Türkiye ile iyi ilişkileri olan ülkelerdi. Hatta Asteria’ya katıldıkları zamanlarda bizi de beraber götürmek istediler ancak bizim Sırbistan ile bir arada olamayacağımızı anlayamadılar. Aslında olması gereken en başta yapılması gerekendi. Ne yazık ki Sırbistanın büyük bir güç olması kutuplardan birinin çekim gücünü önemli ölçüde değiştiriyor..


İspanyanın tutumu?

İspanya uzun süredir Sırbistanın ve müttefiki Portekizin istilası altında. Oldukça iyi direndikleri için yakın zamanda Fransa da bu istilaya katılmıştı.
Ne yazık ki İspanya etrafı düşmanla çevrili bir ülke. Asteria’nın etkisi azaldığında ABD ile karşı karşıya kalıyorlar. Başka ülkelere bir müttefik olarak faydası yokmuş gibi görünse de özellikle Asteria güçlerini meşgul etmesi bakımından değerli sayılır.

Bu mpp’lerle Dünya genelinde eski EDEN ve ONE ittifaklarının tekrar dirileceği gibi bir izlenim oluşmuş durumda. Bana sorarsanız eğilim o yönde gibi ancak tam anlamıyla aynı ülkeler aynı tarafta olmayacaktır. Mesela İspanya’nın yine Sırbistan tarafında yer alacağı, yani bizimle müttefik olmayacağı gibi bir izlenim var. Ancak benim gördüğüm İspanya, Sırbistanın nasıl bir müttefik olduğunu anlamış durumda ve Bulgar-Makedon mpp yaptı diye tekrar Sırbistan saflarına geçecek gibi durmuyor.

Zamanında İspanyanın yaptıklarını da unutmadık ama şu aşamada önemli bir müttefik bizler için.

Fyrom, dış işleri makalesinde yapacakları mpp’lerin Şili ve Endonezya ile ilişkilerini bozmayacağını belirtmiş ancak bu iki ülke ismi dışında isim vermemiş. Bu yazıya tepki olarak da İspanya başkanı yorum kısmında sitemde bulunmuş. Özetle “yani İspanyayı sattınız” demek istemiş. Haksız da sayılmaz. Sırbistanın son yıllarda özellikle saldırdığı ülkeler içinde İspanya var. Bu durumda mpplerin düşeceği ve bir taraf seçilmesi gerektiği ortaya çıkar ki bu işin iyi yürümediğini biz zaten deneyimliyoruz.


ABD ne yapıyor?

Abd tam bir karmaşa, hem müttefiklerimizle hem de düşmanlarımızla ilişkileri iyi, hatta bizimle de ilişkileri iyi fena sayılmaz. Buna karşın ezeli düşmanları bizim müttefiklerimiz de sayılır.

Daha net konuşursak, ABD, İspanya, Britanya, Tayland ile savaşıyor. Bunun yanında Sırbistanla yaşadıklarından sonra da iyi anlaştığı söylenemez. Eğer herkes bir ittifaka üye olsaydı bence ABD bir üçüncü ittifakta yer alırdı.
İlişkilerimizi her dönemde iyi tutmaya çalıştık hatta yakınlaşmaya çalıştık ancak pek başarılı olduk denemez. Aslında bu durum bizden ziyade onlardan kaynaklanıyor, çünkü müttefiklerimiz ile ilişkilerimiz gözden geçirmemizi istiyorlar..

Şimdilik benden bukadar.
Umarım ülkemiz için hayırlısı neyse o olur..
İyi oyunlar